Organizasyonuna dahil olmanın üzerinden birkaç gün geçiyor sadece. Bu birkaç gün içerisinde, normal hayata ve Aludirlerin yaşamına dair bilgileri edinmeye devam ediyorsun. Ancak bir yandan da, Bristran’ın son sözleri sürekli aklında çınlıyor. Bir an önce, Bristran’ın bahsettiği “işin” gelmesini arzulayan ruhun, bir gece vakti kapının çalınmasıyla tekrar hareketleniyor. Kapına gelen bir görevlinin Bristran’ın seni görmeyi istediğini belirtmesiyle birlikte, bahsedilen zamanın geldiğini anlayarak içindeki enerji bir anda çalkalanmaya başlıyor. Ancak durum bununla sınırlı kalmıyor ve gelen görevli, varsa buradaki tüm eşyalarını da toplamanı sana söylüyor. Bu sözlerle birlikte, buradan ayrılmanın vaktinin geldiğini anlıyorsun.
Üzerindekiler ile üste kaldığın süre zarfında kullandığın ve kendine ait olan kıyafetleri toparlamanın ardından, görevli nezdinde tanıdık koridorları geçmeye başlıyorsun. Üssün içinde birkaç kat aşağı inip yine koridorları arşınlamanızın ardından, bir odanın kapısının önüne geliyor ve görevli Bristran’ın içeride seni beklediğini söylüyor. Kapıyı tıklattığın anda Bristran tok sesiyle “Gel Zenahpuryu.” dediğini duyuyor ve kendini odanın içerisinde atıyorsun.
Odanın içerisinde girdiğin anda, Bristran’ın büyükçe bir masanın arkasında oturduğunu görüyorsun. Küçük sayılabilecek odayı neredeyse duvardan duvara dolduran masanın üzerindeki kağıtların yanında, odayı aydınlatan üç mum ilk dikkatini çeken şey oluyor. Mum ışığında yüz hatları pek de belli olmayan Bristran, yine de yorgun bir ifadeyle seni karşılarken, eliyle masanın hemen önünde duran iki sandalyeyi göstererek oturmanı istiyor senden. Sandalyelerden birini seçip oturmanın ardından Bristran önündeki bir kağıtların içerisinden birini çıkartıyor ve hızlı bir şekilde tekrar okuduktan sonra sana dönüyor. Bristran “Tenerin Şehrinde bulunan merkezimizden bir haber aldım. İblis diyarının bir bölgesinde, olağanın dışında bir hareketlilik sezilmiş. Bu husus bildirildiğinde, organizasyonumuzun durumu incelemesi için Hükümdarımızdan onay aldım. Tenerin’de bu görev için bir grup oluşturuldu, ancak ben senin de bu grup içerisinde yer almanı istiyorum.” diyor. Bu açıklamalarından sonra kağıdı masaya koyan Bristran “Bu ilk görevin olacağı için, yanlış anlamanı istemem ancak, senden bir beklentim bulunmuyor. Sadece görevlerin ve organizasyonumuzun nasıl işlediğini gözlemlemeni istiyorum. Durumun ciddiyeti endişe boyutunda değil, lakin konu iblisler olunca herhangi bir şeyin garantisi de yok. Bu yüzden, öncelikle kendine dikkat edeceksin. Anlaşıldı mı?” diyerek sözlerini tamamlıyor.
Üzerindekiler ile üste kaldığın süre zarfında kullandığın ve kendine ait olan kıyafetleri toparlamanın ardından, görevli nezdinde tanıdık koridorları geçmeye başlıyorsun. Üssün içinde birkaç kat aşağı inip yine koridorları arşınlamanızın ardından, bir odanın kapısının önüne geliyor ve görevli Bristran’ın içeride seni beklediğini söylüyor. Kapıyı tıklattığın anda Bristran tok sesiyle “Gel Zenahpuryu.” dediğini duyuyor ve kendini odanın içerisinde atıyorsun.
Odanın içerisinde girdiğin anda, Bristran’ın büyükçe bir masanın arkasında oturduğunu görüyorsun. Küçük sayılabilecek odayı neredeyse duvardan duvara dolduran masanın üzerindeki kağıtların yanında, odayı aydınlatan üç mum ilk dikkatini çeken şey oluyor. Mum ışığında yüz hatları pek de belli olmayan Bristran, yine de yorgun bir ifadeyle seni karşılarken, eliyle masanın hemen önünde duran iki sandalyeyi göstererek oturmanı istiyor senden. Sandalyelerden birini seçip oturmanın ardından Bristran önündeki bir kağıtların içerisinden birini çıkartıyor ve hızlı bir şekilde tekrar okuduktan sonra sana dönüyor. Bristran “Tenerin Şehrinde bulunan merkezimizden bir haber aldım. İblis diyarının bir bölgesinde, olağanın dışında bir hareketlilik sezilmiş. Bu husus bildirildiğinde, organizasyonumuzun durumu incelemesi için Hükümdarımızdan onay aldım. Tenerin’de bu görev için bir grup oluşturuldu, ancak ben senin de bu grup içerisinde yer almanı istiyorum.” diyor. Bu açıklamalarından sonra kağıdı masaya koyan Bristran “Bu ilk görevin olacağı için, yanlış anlamanı istemem ancak, senden bir beklentim bulunmuyor. Sadece görevlerin ve organizasyonumuzun nasıl işlediğini gözlemlemeni istiyorum. Durumun ciddiyeti endişe boyutunda değil, lakin konu iblisler olunca herhangi bir şeyin garantisi de yok. Bu yüzden, öncelikle kendine dikkat edeceksin. Anlaşıldı mı?” diyerek sözlerini tamamlıyor.
Off Topic
Konuda geçici bir süreliğine pasiflik sınırı bulunmamaktadır.
Bu konuda Geri Sarım Kartı kullanılabilir.
Bu konuda Geri Sarım Kartı kullanılabilir.




