Uyanış (Asuriel | Archon | Esther | Theo)

Locked
User avatar
GM - Dimensio
Game Master
Game Master
Posts: 1852
Joined: 31 Jan 2022, 13:20

14 Sep 2022, 13:23

Hep birlikte Uphin’in arkasına takılmak istediğiniz esnada, Archon’dan gelen soru üzerine Uphin bir an duraksıyor. Adımlarını atmayı kesen Uphin omuzları üstünde bakışlarını bir anda çevirdiğinde, gözlerinin içindeki keskin çıldırmışlığı ve bunun hazzını görebiliyorsun. Uphin kocaman açılan ağzıyla gülümseye başlarken sanki şeytani bir fısıltıyla “Bilmem, hep birlikte göreceğiz.” diyor. Uphin’in bu cevabında samimi olduğunu her biriniz hissedebiliyorsunuz. Bunun anlamı da başka bir bilinmezliğe sürüklenmekte olduğunuz gerçeği oluyor. Ancak Uphin bu gerçeklikten maksimum düzeyde haz aldığını hiç çekinmeden sizlerin gözüne sokabiliyor. Bu nedenle, nasıl bir olayın içine düştüğünüz ve nasıl hissetmeniz gerektiği konusunda kafanızdaki taşların çatırdadığını hissedebiliyorsunuz. Lakin daha ilginç olan şey ise, içinize dolan bir sıcaklığın size her şeyin iyi olacağını fısıldaması oluyor. Bu fısıltının size veya zihninize ait olmadığını anlayabiliyor, ancak bunu adlandırmakta çaresiz kalıyorsunuz.

Uphin’in odadan çıkmasının ardından her biriniz onu takip etmeye başlıyorsunuz. Uphin, yer yer sekerek attığı adımlarla merdivenlere yöneliyor ve basamakları ikişer ikişer inmeyi seçiyor. Bunun bir acelecilik olarak adlandırmak da sizin açınızdan zor oluyor. Zira Uphin her zamankinden hızlı hareket etmeden bunu gerçekleştiriyor. Bu haliyle de, Uphin’in bu hareketinin bir rutin veya takıntı olduğunu anlayabiliyorsunuz. Merdivenleri her inişinizde yeni bir kata ulaşıyorsunuz ve esasen, birbirinin aynısı gibi duran koridorlarda, ufak tefek ince farklılıklar dikkatinizi çekiyor, ancak şu aşamada bunlara kafa yorma niyetinde olmuyorsunuz. Beş kat aşağıya inmenizin ardından girdiğiniz bir koridorda, bu kez yine aynı şekilde odaların bulunduğunu, ancak bu kez odalarının arasının daha geniş mesafelerde olduğunu görüyorsunuz. Uphin’in eşliğinde koridorda yavaşça ilerlemeye başlarken kulaklarınız odalardan gelen seslerde oluyor. Yanından geçtiğiniz birkaç odanın içinde insanların konuşmalarına dair sesler gelse bile, konuşmaların içeriğini pek anlayamıyorsunuz. Ancak duyduğunuz sesler, en azından bu koridorda yalnız olmadığınızı ve başkaca insanların da burada bulunduğunu size anlatıyor. Uphin bu koridorda biraz ilerledikten sonra solda kalan ve ahşap bir kapısı olan odanın önünde duruyor ve kapıyı iki kere tıklattıktan sonra “KI~~TATH~~! SEVGİLİ DOSTUN UP~HIN~~ GEL~~Dİ~~!” diye bağırıyor. Neredeyse koridoru inleten bu seslenmenin ardından Uphin kapıya sağ kulağı dayıyor ve “İÇERİDE OLDUĞUNU Bİ~~Lİ~~YO~~RUM~~!” diyor. Ancak kısa bir sessizliğin ardından içeriye tıkırtı bile gelmediğinde, Uphin sanki aşkına karşılık bulamamış gibi üzgün bir ifadeyle bakışlarını size çeviriyor ve “Galiba yok.” diyebiliyor zar zor. Tüm heyecanını kaybetmiş gibi kapıya hafif hafif vurmaya devam eden Uphin’in, sanki dökülmek üzere olan göz yaşlarını engellemek için kapıya vurduğunu düşünmeye başlıyorsunuz.

Tam bu esnada, Uphin tamamen umutsuz bir halde duruyorken, kapısında bulunduğunuz odanın hemen yanındaki odanın kapısı bir hışımla açılıyor ve kapıdan rastalı saçları olan, yataktan yeni kalkmış gibi duran ve yüzünde yastık izi bulunan esmer, 20’li yaşlarına merdiven dayamış, 170 santim boylarında bir kişi açıyor. Doğrudan Uphin’e bakan ve adeta sizi gördüğünden bile şüpheli olduğunuz kişi “Uphin! Sana bir daha beni böyle rahatsız edersen kafanı koparacağımı söylememiş miydim?” diyor sert bir şekilde. Uphin ise, sanki bu sözleri hiç duymamış gibi parlayan gözleriyle adama doğru hayran hayran bakarken Melades! Kalbimin sahibi!” diye haykırıyor!



Melades
Image


Uphin bu sözleriyle adeta deliye dönen ve ismini Melades olduğunu öğrendiğiniz kişi hışımla kafasını daha da koridora doğru çıkarırken “Erkek olduğumu kaç kere söylemem lazım, ilgilenmiyorum!” diyor. Uphin ise hınzır bir şekilde gülümserken “Ben erkek olduğumu söylediğimi hatırlamıyorum!” diyor. Melades, başına büyük bir bela almış gibi sinirden köpürmeye başladığı esnada ise Uphin bir anda bakışlarını size çeviriyor ve “Bak Melades sevgilim! Bunlar Archon, Esther ve Aspendos! Hadi onları iblis diyarına gönderelim!” diyor heyecanlı ve oldukça normal bir şey dile getirir gibi. Uphin’in sözleriyle sanki sizi ilk kez görmüş olan Melades hafifçe başını sallarken hemen ardından Uphin’e tekrar dönüyor ve “Tabi canım, hazır gitmişken 3-5 iblis de avlarız. Süper fikir!” diyor. Ancak Uphin bir anda parlayan gözleriyle Melades’e doğru ilerlemeye başlarken “Canım mı? CA~~NIM DE~~DİN~~!” diyor. Uphin iki yana açtığı kollarıyla Melades’e sarılıp onu öpecek gibi ilerlemeye başladığında ise Melades sağ kolunu havaya kaldırıp yumruğunu Uphin’e doğrulturken “Bir adım daha at da suratını tanınmaz hale getireyim!” diyor. Melades’in sözleri üzerine olduğu yerde duran Uphin “Tamam bi’tanem, nasıl istersen!” diyor, ancak hemen ardından “Gidiyor muyuz?” diye soruyor.

Yaklaşık bir dakika içinde yaşadığı saçmalıklardan iflahı kesilmiş gibi nefes veren Melades “Ne saçmalıyorsun? Kafama estikçe kapı açabileceğimi mi sanıyorsun? Bunun için izin alma…” diyerek konuşmasını sürdürmek istiyor. Ancak tam bu esnada Uphin konuşmaya başlıyor ve “Tamam anlıyorum ama durum acil. Bu arkadaşlar epey özel ve Komutan benim ilgilenmemi istedi. Şimdi Komutan’ı bulmak, izin almak, geri dönmek, seni bulmak, ikna etmek… Çok U~~ZUN~~ iş, öyle değil mi?” diyor. Melades tam konuşmak için ağzını açtığında ise Uphin “Aşağı ineceğiz, orada işimizi halledip geri geleceğiz, hepsi bu! Biliyorsun, Komutan’a gittiğimde yanlışlıkla bir şeyleri ağzımdan kaçırmaktan oldukça korkuyorum!” diyor imalı bir şekilde. Uphin’in bu sözleriyle gözleri alev alev parlayan Melades “Bana şantaj mı yapıyorsun piç kurusu?” dediğinde Uphin “Ne kadar kabasın sevgilim! Bu şantaj değil, birbirimizi anlamak!” diyor. Hemen ardından ise tek gözünü kırptıktan sonra “Gidiyoruz, değil mi?” diyor. Melades ise hiçbir şey söylemeden sertçe kapattığı kapıyla koridoru inleterek cevabını veriyor. Ne var ki, Uphin tüm rahatlığını korumaya devam ederken size dönüyor ve “Birazdan içeriden çıkar.” diyor kendinden emin bir şekilde. Sözlerinin ardından ıslık çalmaya başlayan Uphin kısa bir süre sonra ıslığı kestikten sonra “3… 2… 1… TA~~DAAAAM!” diyor ve kapı birden açılıp Melades koridora doğru adımlıyor. Uphin ise, gösterisinden oldukça memnun bir şekilde, takdir edilmeyi bekler bakışlarıyla size kendini övdürtmek ister gibi duruyor.

Melades koridora çıktıktan sonra Uphin’e doğru geliyor ve “Senin ipinle hiçbir kuyuya inmem. O yüzden işi bu arkadaşlar bırakacağım.” diyor. Hemen ardından ise sanki Uphin hiç var olmamışçasına size dönen Melades “Sorunlu tanışma faslı için üzgünüm. Ben Melades.” dedikten sonra her birinizi süzüyor ve ardından “Sizin için neden iblis diyarına kapı açmalıyım?” diyor net bir tavırla. Ancak hemen ardından Uphin’e dönen Melades “Ağzını açarsan anlaşma falan olmaz!” diyerek uyarısını yapıyor. Uphin ise sağ eliyle ağzının fermuarını çektiğini gösteriyor, üstüne bir anahtarla kilitliyor ve ardından varsayımsal anahtarı size doğru uzatıyor.
Bu hesaba atılan özel mesajlar kontrol edilmemektedir.
User avatar
Esther
Aclanian Aludir
Aclanian Aludir
Posts: 251
Joined: 17 May 2022, 16:06

18 Sep 2022, 15:44

Denek olarak kullanılmak her ne kadar Esther'in hoşuna gitmiyordu ve bunu belli etmekten çekinmiyordu. Suratına bakan herhangi birisi, Uphin'in davranışlarından haz etmediğini gayet net bir şekilde anlayabilirdi. Tiksindiği bir nesneye bakarcasına onun gözlerindeki parıltıyı izleyen Esther, çatlak adamın neler düşündüğünü anlamaya çalıştı fakat pekte başarılı olamadı. Kendisinin bir insan sarrafı olduğunu söylemek oldukça güç olmasının yanı sıra karşısındaki kişi de oldukça benzersiz bir kişilikti... Uphin'in muallakta bıraktığı konunun cevabını kendi içinde buldu. İblis diyarına gittiklerinde iyi olacaklarını, nasıl olduğunu bilmese de, içten içe biliyordu. Belki de vücudunun içerisine işlemiş olan ışık buna vesile oluyordu. Onun gibi rasyonelliğe inanan, hisleriyle pek fazla hareket etmeyen birisi olarak bilincini kazandığı andan itibaren hislerine güvenmek zorunda olması oldukça ironik. Esther'in bildiği şey varsa o da bilinmezliğin ortasındayken hislerine güvenmesi gerektiğiydi. Meraklı bir insan olmasına rağmen aceleci değil, plancı birisi olmasına rağmen durağan değildi, aradığı soruların bazılarının cevaplarını harekete geçmeden alamayacağının gayet net farkındaydı. İblis diyarına girişinde ne olacağını, oraya adımını atmadan öğrenemeyeceğinin bilincinde olduğundan ötürü tereddüt etmeden harekete geçti.

Grup, Uphin'in peşinden birkaç kat aşağıya indi. Yol boyunca çeşitli insanların seslerini duymaları, içerisinde bulundukları binada yalnız olmadıklarını anlamalarına vesile oldu. Diğerleri de kendileri gibi miydi? Acaba herkese aynı şeyleri söyleyerek insanlar üzerinde deney mi yapıyorlar? Ya bunca zamandır bize söylenen her şey yalansa? Aklından bu sorular geçmesine rağmen Esther duruşunu bozmayarak ilerlemeye devam etti. Grup, ahşap bir kapının bulunduğu odanın önünde durduğunda sıcak fakat bir o kadar da soğuk bir anla karşılaştı. Uphin'in hoşlandığı, Melades alındaki huysuz, siyah saçlı bir adam bulunuyordu içeride. Uphin'e kapıyı açmamaya oldukça kararlı olan Melades, Komutan kelimesinin ağza alınmasıyla birlikte tavrını değiştirdi. Kapıyı açtıktan sonra gruba dönen Melades sorusunu sordu.

Esther her zaman yaptığı gibi hiç düşünmeden aklındaki sözcükleri, buz gibi sesiyle birlikte sıralamaya başladı. "Adım Esther. İblisimle anlaşmak için tekrardan oraya girmem gerekiyor." Esther daha fazla kelam etmedi, zira söyleyecek farklı bir şeyi yoktu. Neler yaşadığını detaylıca anlatmasına da gerek yoktu çünkü ettiği sözcükler az ama özdü. Başından geçen hemen hemen her şeyi, kaba bir taslak halinde anlatması için yeterliydi fakat Melades için bu yeterli miydi?
Image

KÜNYE
İsim: Esther
Cinsiyet: Kadın
Yaş: 22
Boy: 178
Kilo: 54
Sınıflar: Etkileyici - Defansif - Elementalist
Mevcut GP/AGP/İGP: 0/40/0
Mevcut Para: 8000
İtibar: 7

PROFİL
Güç: 10
Dayanıklılık: 10
Çeviklik: 9
İrade: 20
Zeka: 10

ALUDİR STATLARI
Görü: 5
Hakimiyet: 10
Mevcudiyet: 13

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar

---------------------------------------------------

Image

KÜNYE
İsim: Dia (Masum kişi/kişiler anlamına gelmektedir)
Cinsiyet: Kadın
Boy: 1.02
Kilo: 20
Tür: Peri
Seviye: Razguk

PROFİL
Varlık: 8
Güç: 5
Dayanıklılık: 6
Çeviklik: 6
Arun: 9
Duren: 6
İrade: 10

YETENEKLER
Tatlı Tebessüm

TEKNİKLER
Peri Dokunuşu (5. Düzey)
Peri Salınımı
Rüzgarlı Gün (5. Düzey)
Mutlak Olan (Karakteristik Teknik) (2. Düzey)
Peri Kabusu


İblisin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
-
User avatar
Archon
Posts: 57
Joined: 16 May 2022, 02:03

19 Sep 2022, 19:07

Sorduğu soruya aldığı yanıt onu pek tatmin etmemişti. Yine de, bu cevaba tutunacaktı. Muhtemelen öleceksiniz tarzı bir cevap almamasının rahatlaması dolarken içine, Uphin'in adımlarını takip ederek önce koridora, ardından bir alt kata inen merdivenlere yönelmişlerdi. Adımlar birbirini takip ederken, içine dolan bir sıcaklık her şeyin iyi olacağına işaret eder gibiydi. Ya da ölüp, cehennemde yanacağı sıcaklığı hissetmeye başlamıştı şimdiden. Emin olamıyordu. Tek emin olduğu şey, o karanlık dünyaya tekrar dönecekleriydi. Bunu istiyor muydu gerçekten? O karanlık diyara dönüp, bütün yaşadığı o ızdırapları tekrar yaşamak istiyor muydu? Kendi kendine sorduğu bu soruya cevap vermek için biraz düşünmesi gerekmişti. Gerçekten orası bir cehennem gibiydi. İçinde bulunduğu insan diyarının tadına baktıktan sonra, iblis diyarına gerçekten dönmek istediğinden emin değildi. Tek bir iblis ile anlaşıp, o iblis ile gidip başka iblisleri ya da insanları dövmek şu an için çok çekici gelmiyordu. Tabi, iblisler hakkında bir şeyler öğrenmek ilgisini çekiyordu. Lakin sırf bir şeyler öğrenmek için o karanlık diyara tekrar dönme fikri çok uçuk geliyordu. Yine de, Uphin'in fikrini şimdi değiştiremezdi. Bunun için uğraşmak istemiyordu. Diğerleri gitmek istiyorsa o da dönebilirdi. En kötü ihtimalle ölürdü. Bu da daha önce tatmadığı bir şey değildi en nihayetinde.

Uphin bir odanın önünde durup biraz bağırdıktan sonra, hemen yan tarafındaki odadan saçı rastalı bir erkek çıkmıştı. Uphin'in bağırınmasına uyanmış olacaktı ki, yüzündeki yastık izi ve uyku mahmurluğunu henüz atıyordu. Adının Melades olduğunu öğrendiği adam Uphin'e bağırırken, Uphin'de o adama yürümeye başlamıştı. Aslında yürümekten çok koşuyordu. Baya baya asılıyordu. Bir erkek başka bir erkeğe. İçinde uyanan hafif bir iğrenme duygusu sonrası, tercihler diye düşünerek çok umursamadı aralarında geçen diyaloğu.

Uphin'in sonuçsuz kalan asılmasının ardından konu iblis diyarına ulaşıma gelmişti. Melades, kapı açmak için izin alması gerektiğini söylerken Uphin başta uzun bir bahaneler sıralaması yapmıştı. Bu bahanelerini ufak bir şantaj ile süsleyerek sonlandırmıştı. Rasta adam, bu şantaj karşısında sinirlense de, konuşmanın devamında yavaş yavaş bu durumu kabullenmesi gerektiğini anlamış olacaktı ki, sözü karşısında eblek eblek ikilinin konuşmasını izlemekte olan gruba yöneltmişti. Ya da sadece Archon eblek eblek bakıyordu. Pek emin değildi. Yine de, konuşma sırası gruba geldiğinde ilk söze atlayan Esther olmuştu. Başta ismini söyleyip, devamında iblisi ile anlaşmak için tekrardan iblis diyarına gitmesi gerektiğini söylemişti. Eğer anlaşamadıysa, onun iblisi olduğunu vurgulaması saçmaydı Archon'a göre. Döndüklerinde aynı iblisler ile karşılaşacaklarının garantisi yoktu sonuçta. Esther'in konuşmasından sonra bir kaç saniye Melades'in cevap vermesini bekleyecekti. Hemen ardından boğazını temizleyip kendisi söze girecekti. "Archon. Oraya dönmek için can atmasam da, kendime bir iblis edinmem gerekiyor. Uğraştırıcı bir iş. Ama yapılması gerek." diyerek kafasından geçen düşünceleri Melades'e aktaracaktı.
KÜNYE
İsim: Archon
Cinsiyet: Erkek
Yaş: 22
Boy: 184
Kilo: 80
Sınıflar: Sezici - Saldırgan - Elementalist
Mevcut GP/AGP/İGP: 0
Mevcut Para: 15000

PROFİL
Güç: 1
Dayanıklılık: 1
Çeviklik: 3
İrade: 3
Zeka: 5

Aludir Statları
Görü: 1
Hakimiyet: 3
Mevcudiyet: 1

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar

1 adet ücretsiz D veya C veyahut B-Seviye Teknik Yaratımı
KÜNYE
İsim: Nylzrinth(Nilzrinth || Ateşin Hanımı)
Cinsiyet: Dişi
Boy: 165
Kilo: 64
Tür: Ejderha
Seviye: Razguk

PROFİL
Varlık: 3
Güç: 4
Dayanıklılık: 3
Çeviklik: 4
Arun: 8
Duren: 7
İrade: 6

YETENEKLER

Mucizevi Yürek

TEKNİKLER

İBLİSİN ÜZERİNDE TAŞIDIĞI EKİPMANLAR/EŞYALAR
User avatar
Theo
Posts: 161
Joined: 15 May 2022, 21:39

19 Sep 2022, 20:40

Tam dışarıya çıkacakken Archon sorusuyla hızımız kesildi. Açıkçası bende ikinci kez girildiğinde neler olacağını merak ediyorum ama Uphin'in bu soruya cevap vereceğini sanmıyorum. Bizimle bu kadar ilgilenmesi ve yaptığımız basit şeylere bile verdiği abartılı tepkiden anlaşıldığı üzere daha önce bizim durumumuzda olan kimseyle karşılaşmadığı belli oluyor. Bizi bu kadar hevesle ve aşkla şevkle incelemesinin sebebi onun için ilk olmamız. Buradaki herkes neden bize yardım etmek istiyor hala anlamadım ama elbet bir bildikleri vardır. Belki de iblis ile anlaşma yaptıktan sonra bu topraklar için savaşmamızı isterler. Neyse cevaplar hakkında çok düşünmeye gerek yok. Eninde sonunda burada neler döndüğünü anlayacağımı düşünüyorum. Sadece biraz daha beklememiz lazım.

Uphin beklediğim gibi sorulan sorulara bilmediğini söyleyerek kaldığı yerden yürümeye devam etti. Bizde onu takip ederek odadan dışarıya çıktık. Uzun bir yolculuğun ardından insan daha doğrusu canlı popülasyonunun daha yoğun olduğu bir yere geldik. Ancak etrafta sesler olduğunu duysam bile hala daha kimseyi görmüyorum. Uphin yeni geldiğimiz bu yerde bir kapıyı kendine has şekilde tıklattıktan sonra beklemeye başladık. Kapıyı kimse açmadığı için Uphin'in suratı tam düşmeye başlamışken kapı bir hışımla açıldı. İçeriden Uphin'i tanıdığı belli olan yeni bir yüz çıktı. İkili bizi yok sayarak kendi arasında biraz sohbet ettikten sonra bize neden bizim için iblis diyarına kapı açması gerektiğini sordu. Soruyu sorduktan sonra kopya vermemesi için Uphin'i de güzel bir şekilde uyardı. Bu soruya nasıl bir cevap vermem gerekiyor bilmiyorum. Uphin'in de eli kolu bağlı olduğu için mecbur bizimkilerden kopya çekmem gerekiyor.

İki yakın arkadaşım kısa ve öz bir şekilde neden iblis diyarına gitmek istediklerini söylediler. Bende onlara ayak uydurarak kendimden emin bir şekilde "Yarım kalmış bir hesabı kapatmam gerekiyor." diyeceğim. Umarım hiçbirimizi o yere bir daha geri göndermez. Önceden başarısız olduğumuz zaman ne olacağını bilmiyorduk ama şimdi bizden öncekilere neler olduğunu öğrendik. İblisler ilk seferde acemilik yaptılar veya başka bir sebepten bize zarar vermediler. Ancak ikinci seferde bizi yemeden geri dönmemize izin vereceklerinin garantisi yok. Aspendos olarak yeni maceralara çıkacakken bu kadar erken ölümle bir araya gelmek istemiyorum.
Image
Karakter
KÜNYE
İsim: Theo
Cinsiyet: Erkek
Yaş: 22
Boy: 1.80
Kilo: 80
Sınıflar: Elemantalist – Defansif- Toplayıcı
Mevcut GP/AGP/İGP: 0/5/90
Mevcut Para: 7000

PROFİL
Güç: 4
Dayanıklılık: 4
Çeviklik: 4
İrade: 6
Zeka: 8

Aludir Statları
Görü: 3
Hakimiyet: 3
Mevcudiyet: 6

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
İblis
Image
KÜNYE
İsim: Ghozza
Cinsiyet: Cinsiyetsiz
Boy: 1.20
Kilo: 20
Tür: Ruhani
Seviye: Razguk

PROFİL
Varlık: 3
Güç: 2
Dayanıklılık: 3
Çeviklik: 3
Arun: 7
Duren: 7
İrade: 5

YETENEKLER
Dehşetin Gülüşü

TEKNİKLER

İBLİSİN ÜZERİNDE TAŞIDIĞI EKİPMANLAR/EŞYALAR

Image
User avatar
GM - Dimensio
Game Master
Game Master
Posts: 1852
Joined: 31 Jan 2022, 13:20

20 Sep 2022, 12:18

Melades sizin vereceğiniz cevapları duymak için beklemeye koyulduğunda, ilk konuşan kişi Esther oluyor. Esther’in kendinden emin ve net cümleleri karşısında Melades hafifçe gözlerini kısarak Esther’e baksa da, aldığı cevaptan pek de etkilenmiş gibi durmuyor. Esther’in ardından söze Archon’un girmesiyle bakışlarını ona yönelten Melades, yüzünde herhangi bir ifade değişimi olmaksızın Archon’un sözlerini dinliyor. Archon’un da benzer mahiyetteki sözlerinin ardından Melades’in yüzünde belirgin bir memnuniyetsizlik sezebiliyorsun. Melades bu memnuniyetsizliğini isteksiz bakışlarıyla birleştirip Theo’ya döndüğünde, onun da kısa bir cevap vermesiyle bıkkın bir nefes veriyor. Her birinize çok kısa bir bakış atmasının ardından Uphin’e dönen Melades “Ruh yok.” diyor isteksiz bir ses tonuyla. Uphin ise, üzerindeki enerjik tavırları ve yüzündeki kocaman gülümsemeyi hiç silmeden Melades’e bakarken, bir yandan da ağzını gösteriyor ve sanki konuşma izni istiyor. Uphin’in küçük bir çocuğu andıran bu davranışıyla birlikte hayal kırıklığı kat sayısı arttığı belli olan Melades “Saçma sapan davranmayı kes ve ne diyeceksen de.” diyor. Uphin ise varsayımsal olarak size uzattığı anahtarı tekrar kavrayıp ağzına vurduğu kilidi açmasının ardından, çektiği fermuarı da tersine açıyor ve “OHH~~!” diyerek ilk tepkisini veriyor. Uphin’in tavırları karşısında sağ gözü seğirmeye başlayan Melades donuk bir şekilde Uphin’e bakmaya devam ederken Uphin hınzır bir şekilde bakışlarını size yöneltiyor ve “Sanırım bana olan hislerin düşünmeni engellemiş sevgilim. Ne dediklerini doğru düzgün dinlediğine emin misin?” diyor. Melades ise giderek hırçınlaşmaya başlayan bakışlarıyla Uphin’in sorusuna cevap verirken Uphin yüzündeki tüm gülümsemeyi bir anda kesiyor, bakışlarını keskin bir hale getiriyor ve bu ana kadar görmediğiniz bir ciddiyette bakışlarını Melades’e yöneltirken “Tekrar oraya girmem… Oraya dönmek… Yarım kalmış hesap…” diyor neredeyse hırıltılı bir şekilde. Uphin’in beklenmedik derecede karizmatik bu söyleminin ardından ise Melades’in zihni sanki bir anda boşluğa düşmüş gibi gözleri sonuna kadar açılıyor!

Uphin’in sözleri ve Melades’in büyüyen bakışları, ortamın havasını bir anda lehinize çevirirken Uphin tavrını hiç bozmadan ve Melades’e bakarak “Archon, Esther ve Aspendos… Onlar çoktan iblis diyarına gidip, herhangi bir iblis ile anlaşamadan geri dönmeyi başarmış istisnalar! Sana onların özel olduğunu söylemiştim, hatırladın mı?” diyor. Melades ise kocaman bakışlarını size yöneltirken nutku tutulmuş gibi sessizliğe gömülmüş bir halde öylece durabiliyor sadece. Uphin ise, sanki ustaca hazırladığı cümlelerinin her birini Melades’e tam zamanında saplamak için hazırda bekliyor ve doğru an geldiğinde “Şimdi söyle bakalım sevgilim… İblis diyarından bir iblisle anlaşamadan çıkabilme fenomenini gerçekleştirmiş kişilerin tekrar iblis diyarına adım atmaları halinde neler olabileceğini gözlerinle görmek istemiyor musun gerçekten? NE~~ YA~~ZIK~~!” diyor. Melades, kalbine inen bir hançeri sonuna kadar hissederek Uphin’in cümlelerine karşı yüzüne yerleşen şaşkınlıkla cevap vermeye hazırlanırken sadece “Be-be-ben-…” diyebiliyor. Uphin bu anda birden duruşunu dikleştirerek Melades’in üstünde hüküm kurar gibi durmaya başlıyor ve “Şaşkınlığın merakına engel mi oluyor yoksa merakın her şeyin üstünde olmak için seni hareketsiz mi kılıyor sevgilim?” diyor. Tüm iplerin elinde olduğunu hisseden ve bunları bırakmaya hiç niyeti olmadığı belli olan Uphin iki kolunu yana açarak rahatlığını hoyratça sergilerken “Senin kararın sevgilim… Tek çarem değilsin!” diyor. Bu sözlerinin ardından ise son darbesini vurmak ister gibi bakışlarını keskinleştiren Uphin hafifçe ve sinsice gülümseyerek “Hiç de olmadın!” diyor. Melades ise bu sözlerden sonra, kalbine saplanan hançerin çevrilmeye başlandığını hisseder gibi ve bunun bir son olduğunu anlamış şekilde boş bakışlarını önüne düşürüyor. Omuzları da bir anda çöken Melades, mağlubiyetin ağırlığıyla olduğu yerde kalakalıyor.

Uphin, tartışmasız zaferini taçlandırmak için Melades’e yüklediği önemsizliği vurgulamak istercesine sizlere “Gidiyoruz.” diyor. Ardından hiç tereddüt etmeyen adımlarını koridorun diğer ucuna doğru yönlendirirken sizler de Uphin’in takip etmek için hareketlenmeye başlıyorsunuz. Ancak tam bu anda, Melades “Dur bakalım piç kurusu!” diyor sadece sizlerin duyabileceği bir ses tonuyla. Melades’in bu sözleriyle beraber Uphin yavaşça arkasını dönerken yüzündeki kocaman gülümsemeyi görebiliyorsunuz. Melades sinirli bir şekilde Uphin’e bakarken “Ters bir şey olursa tüm sorumluluk sana ait!” diyor. Uphin ise bu durumdan son derece memnun bir şekilde kollarını yana doğru açarken “HA~~Rİ~~KA~~!!” diyerek anlaşmanın tamamlandığını duyuruyor.

Uphin ve Melades arasında tamamlanan anlaşmanın ardından Uphin o eski haline dönerek sizlere “Hadi gidelim!” diyor. Bu kez ekibinize dahil olan Melades ile birlikte merdivenleri inmeye başlıyorsunuz. Melades özellikle Uphin ile konuşmaktan kaçınır gibi sessiz sedasız bir şekilde ilerlerken, Uphin de durumu zorlaştırmamak adına sessizliğini koruyor. Ancak Uphin arada sizlere attığı kaçamak bakışlarla durumdan duyduğu memnuniyeti göstermeden edemiyor. Bu şekilde taş ve temiz merdiven basamaklarını birer birer iniyorsun. Bu esnada geçtiğiniz katlarda gördüğünüz koridorlar, bir önceki katların hemen hemen benzerleri gibi duruyor. Bu şekilde 4-5 kat veya belki de daha fazla iniyorsunuz ve sonunda, iki tarafında da merdiven bulunan oldukça geniş bir hole varıyorsunuz. Asma kat gibi duran kattan aşağı inmenizle bu geniş hole ulaşmanız mümkün görünüyor. Kafanızı hafifçe yukarıya kaldırdığınızda ise, dev bir avizenin tavana takılı olduğunu görüyorsunuz. Avize, son derece şık ve pahalı bir görüntü çiziyor. Ayrıca, merdivenlere serilmiş olan parlak kırmızı renkte bir halı bulunuyor. Halının kenarlarında altın rengi işlemeler, halının da epey pahalı olduğunu açık açık bağırıyor. Yüzlerce kişiyi içinde barındırabilecek genişlikte holde ise ortada bulunan yuvarlak ve koyu bir yeşil ağırlıklı halıyı görebiliyorsunuz. Bunun yanında, holün ortasındaki uzun kolonlardaki işlemeler de, bu yerin özellikle bu şekilde dizayn edildiğini ve bir hayli emek ve para harcandığını gösteriyor. Duvarlarda ise neredeyse yere kadar inen pencereler, odanın bir hayli aydınlık olmasını sağlıyor. Ancak pencerelerin kenarlarına toplanmış uzun perdeler de, holdeki tüm şatafata üstün bir şekilde tamamlıyor gibi görünüyor.

Tam bu esnada, holün ucunda görebildiğiniz büyük kapının önünde duran biri yaşlı, ikisi kadın ve biri erkek dört kişi, Uphin ve Melades’in adımlarını bir anda kesmenize neden oluyor. Melades ve Uphin, hızlı bir şekilde kendilerini koridor duvarına atarken, ikisi birden sizi kenara doğru çekiyorlar. Yüzlerine yerleşen ansız endişe duygusuyla birlikte, suratlarını bile göremediğiniz kişi veya kişilerden çekindikleri belli olan Uphin ve Melades hafifçe soluklandıktan sonra ilk konuşan Melades oluyor. Bakışlarını sinirli bir hal alan Melades “Komutan’ın burada ne işi var?” diye soruyor. Uphin ise iki omzunu yukarı aşağı kaldırarak durumdan haberdar olmadığını belli ederken, sizler de yarım yamalak görebildiğiniz yaşlı adamın Komutan olduğunu anlayabiliyorsunuz. Bu ana kadar gördüğünüz Uphin’in mimikleri, kafasından bir şeyler geçirmeye başladığını size söylerken, Melades de yavaşça dişlerini gıcırdatmaya başlıyor. Hemen ardından da “Uphin… Hazır Komutan buradayken izin alalım. Bak seni bütün dertlerinden ve zahmetinde de kurtarmış oluruz!” diyor. Bu sözlerinden sonra bulunduğu yerden çıkmak için adımlayan Melades’i sırtından yakalayan Uphin “Bekle biraz canım… Görüyorsun, önemli bir mevzu var. Araya girmek hoş olmaz.” diyor. Uphin’in bu sözleriyle ikna olmuş gibi görünmeyen Melades başkaca bir açıklama bekler gibi dururken Uphin “Ayrıca arkadaşların durumunu tam çözemeden Komutan’a gidersem benim hakkımda ne düşünür? Elbette izin almalıyız, ama aşağıya inen herkes de izin almıyor ya!” diyor. Melades ise “Önceden izinler hazır olduğu için olmasın sakın!” diyor. Melades’in bu sözleri Uphin’i biraz çaresiz bırakmış gibi görünürken kısa bir anlığına düşüncelere dalan Uphin “Tamam o zaman, şöyle yapalım.” diyerek lafa giriyor. Duruşunu dikleştiren Uphin “Elimde herhangi bir izin yok… Aslına bakarsan bu arkadaşlarla yaptığım şeyler konusunda da hiçbir iznim yok. Komutan’ın bana verdiği talimat sadece konuşmak ve onları sonrasında orada bırakmaktı. Durumlarının ne olduğu bilmediğimiz için, sorgulama ve araştırma birliğinin birlikte hareket etmesini istemişti. Fakat sorgulama birliğini bilirsin…” diyor gözlerini devirerek. Uphin’in bu anda birden parlamaya başlayan gözleri ve Melades’in hafifçe asılan suratı, Uphin’in bir şeyler çevirdiğini gösterirken Uphin “Bilirsin değil mi? Çok uzun zaman önce değildi sanırım, öyle değil mi?” diyor. Melades ise bir anda asılan suratını toparlamaya çalışır gibi dururken “Kes şunu.” demekle yetiniyor. Uphin, bir kez daha yukarıda yaşananlar gibi üstün konuma geçtiğinin verdiği özgüvenle konuşmaya başlıyor ve “Bu arkadaşları o barbarların eline verme niyetim yok. O yüzden Melades sevgilim… Buradan birlikte çıkacağız. Aşağıya ineceğiz ve sonrasında tüm sonuçlarla birlikte Komutan’a gideceğim. Eğer iş sorgulama birliğine kalırsa, o zaman işin tüm heyecanını elimizden alacaklar ve merakımızla öylece kalakalacağız!” diyor. Uphin’in sözleri Melades’i memnun etmiş gibi durmasa da, sözlerinin aksini savunacak bir tarafı da bulunmuyor. Uphin bir kez daha galibiyet almanın verdiği hazla gözlerini size devirirken “Size nasıl büyük bir iyilik yaptığımı bilemezsin. Ama şimdilik bekleyelim, tamam mı?” diye soruyor. Uphin'in bu sözleri, size bir dayatma değil tamamen tercihlerinize saygı duyma olarak geliyor. Diğer bir deyişle, burada bekleme veya harekete geçme konusunda size herhangi bir baskı yapma veya dayatmada bulunmaya istediği yok gibi duruyor. Nitekim sözlerinden sonra size odaklanmak yerine, tekrar kapı tarafına bakarak az önce gördüğünüz kişilerin hala orada olup olmadıklarını teyit etmeye çalışıyor.
Bu hesaba atılan özel mesajlar kontrol edilmemektedir.
User avatar
Archon
Posts: 57
Joined: 16 May 2022, 02:03

22 Sep 2022, 16:39

Cumartesi akşamı yazacağım muhtemelen.
KÜNYE
İsim: Archon
Cinsiyet: Erkek
Yaş: 22
Boy: 184
Kilo: 80
Sınıflar: Sezici - Saldırgan - Elementalist
Mevcut GP/AGP/İGP: 0
Mevcut Para: 15000

PROFİL
Güç: 1
Dayanıklılık: 1
Çeviklik: 3
İrade: 3
Zeka: 5

Aludir Statları
Görü: 1
Hakimiyet: 3
Mevcudiyet: 1

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar

1 adet ücretsiz D veya C veyahut B-Seviye Teknik Yaratımı
KÜNYE
İsim: Nylzrinth(Nilzrinth || Ateşin Hanımı)
Cinsiyet: Dişi
Boy: 165
Kilo: 64
Tür: Ejderha
Seviye: Razguk

PROFİL
Varlık: 3
Güç: 4
Dayanıklılık: 3
Çeviklik: 4
Arun: 8
Duren: 7
İrade: 6

YETENEKLER

Mucizevi Yürek

TEKNİKLER

İBLİSİN ÜZERİNDE TAŞIDIĞI EKİPMANLAR/EŞYALAR
User avatar
Esther
Aclanian Aludir
Aclanian Aludir
Posts: 251
Joined: 17 May 2022, 16:06

22 Sep 2022, 22:08

Kurulan cümlelerin asıl manalarını anlayamayan Melades, Esther'in hayal kırıklığına uğramasına vesile olmuştu. Hayal kırıklığına uğramış olmasının nedeni karşısındakinin zeka geriliği değildi, gözleri üzerinde olmasına rağmen kendisini dinlememesiydi. Archon ve Aspendos'ta oldukça kısa ama öz açıklamalar yapmıştı fakat Melades, bu kadar bilgiye rağmen neler olduğunu anlayamamıştı. Yine de üstelemedi, zira Uphin'in durumu açıklayacağından emindi... Uphin, grubun sözcüklerinin altındaki anlamı açıklamaya başladığında Melades'in gözleri fal taşı gibi açıldı. Yuvalarından çıkmak için can atan gözler bir kez daha Esther'in üzerine dönerken, aynı duygusuz surat ifadesiyle bakmaya devam etti. O anda ne Uphin, ne Melades, ne Archon, ne de Aspendos umurundaydı. Karşılaştığı minik iblisten farklı bir şey düşünemiyordu. Elbette çevresindekileri analiz ediyor, neler yaşandığına dikkat ediyordu fakat tam dikkatini veremiyordu bir türlü. Belki o iblisi bu kadar kafasına takmasının nedeni tatlılığı, belki de hissettiği başarısızlık hissiydi. Bu gibi duyguları pek önemseyen birisi olmamasına rağmen ne pahasına olursa olsun o iblisle tekrar karşılaşması gerektiğini hissediyordu. O olmadan bir parçasının eksik olacağından adı gibi emindi.

Uphin olanları sevgilisi Melades'e açıklarken, Melades şaşkınlıktan donup kalmıştı. Daha yaşananları idrak edemeden Uphin'in önceden hazırlanmış, ağır saldırılarına maruz kalan Melades kısa bir süre sonra pes etti. Yenilgiyi kabul edercesine bunca zamandır dik bulunan omuzlarını çökertti. Galibiyetin sevinciyle birlikte Uphin koridorun sonunda bulunan merdivenlere doğru hareket etmeye başladı. Sadece birkaç adım attıktan sonra ise Melades tekrardan ona seslenerek, bütün sorumluluğun Uphin'e ait olduğunu yineledi.

Sessiz bir şekilde binanın zemin katına inen Esther, karşılaştığı manzara karşısında birazda olsa etkilenmeden edemedi. Altın rengi işlemelere sahip halılar, şatafatlı avize, yüzlerce kişiyi içerisine alabilecek olan holün kolonlarında bulunan özenli işlemeler daha önce karşılaşmadığı türden bir güzellikti. Hayal aleminden bir süreliğine uzaklaştı ve çevresini incelemeye başladı. Holün diğer ucunda bulunan dört kişiyi gördüğünde ise omzuna yapışan bir el kendisini duvara yapıştırdı. Melades ve Uphin oldukça stresli bir şekilde aralarında karar vermeye çalıştığı bu anlarda, Esther bir çok bilgi edinmeyi başardı. Öncelikle burasının, "Komutan" adı verilen bir kişi tarafından yönetildiğini öğrendi. Bu kişinin tam olarak nasıl yetkileri olduğunu veya neler yapabildiğini bilmiyordu fakat bir şeyler yapılmadan önce ondan izin alınması gerekiyordu. Hatta Uphin'i yanına gönderen kişi de kendisiymiş.

Aludirlerin içerisinde birden fazla birimin olduğunu da öğrendi. Aludir Araştırma Bölümü ve Sorgulama Birliği, şimdilik varlığını öğrenebildiği iki birlik olmuştu. Bunlar gibi onlarca birliğin daha olduğunu da düşünüyordu Esther fakat bir varsayımda bulunmak istemiyordu, zira pek ilgisini çekmiyordu.

Uphin seçimi kendilerine bıraktığı anda hiç tereddüt etmeden kafasıyla onu onayladı, "Seninleyim.". Esther için zor bir seçim olmamıştı, zira tek istediği şey tekrardan iblis diyarına adım atmaktı. Uphin ve Melades kendisine bunu vaat ediyordu. Hal böyle olunca doğal olarak yapılacak tek bir şey vardı, bu ikiliyi takip etmek.
Image

KÜNYE
İsim: Esther
Cinsiyet: Kadın
Yaş: 22
Boy: 178
Kilo: 54
Sınıflar: Etkileyici - Defansif - Elementalist
Mevcut GP/AGP/İGP: 0/40/0
Mevcut Para: 8000
İtibar: 7

PROFİL
Güç: 10
Dayanıklılık: 10
Çeviklik: 9
İrade: 20
Zeka: 10

ALUDİR STATLARI
Görü: 5
Hakimiyet: 10
Mevcudiyet: 13

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar

---------------------------------------------------

Image

KÜNYE
İsim: Dia (Masum kişi/kişiler anlamına gelmektedir)
Cinsiyet: Kadın
Boy: 1.02
Kilo: 20
Tür: Peri
Seviye: Razguk

PROFİL
Varlık: 8
Güç: 5
Dayanıklılık: 6
Çeviklik: 6
Arun: 9
Duren: 6
İrade: 10

YETENEKLER
Tatlı Tebessüm

TEKNİKLER
Peri Dokunuşu (5. Düzey)
Peri Salınımı
Rüzgarlı Gün (5. Düzey)
Mutlak Olan (Karakteristik Teknik) (2. Düzey)
Peri Kabusu


İblisin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
-
User avatar
Theo
Posts: 161
Joined: 15 May 2022, 21:39

24 Sep 2022, 19:24

İlk başta yeni arkadaşımız cevaplarımızı beğenmese de Uphin sayesinde sonunda bize yardım etmeyi kabul etti. Yardımı kabul etmesinin tek sebebi bize ne olacağını merak etmesiydi. Uphin defalarda dediği gibi daha önce bizim gibi kimse olmadığı için galiba ister istemez herkes bize neler olacağını merak ediyor. Bu merak sayesinde iblis dünyasına yeniden ziyaret edeceğiz gibi gözüküyor. Hala başka bir ziyaret yapmak konusunda çok hevesli değilim ama bölgeyi ve kendimi doğru dürüst tanımadığım için kendimi akışa bırakmayı planlıyorum.

İkilinin konuşmaları eşliğinde peşlerinden başka bir yere gittik. Yol boyunca anladığım kadarıyla Melades bize neler olacağını merak etmesine rağmen başına bir şeyler geleceğinden korktuğu için sorumluluk almak istemiyor. Uphin de ise durum farklı bize neler olacağını görebilmek için her şeyi yapabileceğini düşünüyorum. Gözünü kırpmadan tüm sorumluluğu üstleneceğini bile söyledi. Ne olursa olsun geri adım atacak gibi gözükmüyor. Hatta belli bir noktadan sonra biz istemesek bile en azından içimizden birini devam etmesi için zorlayacağını düşünüyorum. Bu kadar ilerlemişken bir anda fikir değiştirmemizi kaldırabileceğini sanmıyorum.

Sessiz ilerleyişimiz sorunsuz bir şekilde devam ederken bir anda rehberlerimiz telaş içinde bizi durdurmasıyla ara vermek zorunda kaldık. Çünkü rehberlerimiz önümüzdeki dört kişiyi gördükten sonra bir anda tavırları değişti. Önce kısa süreli bir panik yaşadılar sonra yavaş yavaş toparlanmaya başladılar. Ne yapacakları konusunda kafaları karışmıştı. Kendi aralarında tartışırlarken önümüzdekilerden yaşlı adamın komutan olduğunu söylediler. Şu ana kadar iş birliğinde bulunan Melades komutanı gördükten sonra ne yapacağı konusunda tereddüde düştü. İlk başta komutanın yanına giderek iblis diyarına gitmekten kaçmayı düşünsem de Uphin'in Melades'i ikna etmek için söylediği sözlerden sonra vazgeçtim. Bahsettiği sorgu takımı Melades'e ne yaptı bilmiyorum ama onlarla tanışmayı istemiyorum. Hiçbir şey hatırlamazken sorgu takımının eline düşmek başıma gelebilecek en kötü şey olur.

Esther'den sonra bende "Hadi vakit kaybetmeyelim." diyerek harekete hazır olduğumu belli edeceğim. Sorgu takımının eline düşmemek için hızlı olmamız lazım. Burada kaybedecek bir dakikamız bile yok.
Image
Karakter
KÜNYE
İsim: Theo
Cinsiyet: Erkek
Yaş: 22
Boy: 1.80
Kilo: 80
Sınıflar: Elemantalist – Defansif- Toplayıcı
Mevcut GP/AGP/İGP: 0/5/90
Mevcut Para: 7000

PROFİL
Güç: 4
Dayanıklılık: 4
Çeviklik: 4
İrade: 6
Zeka: 8

Aludir Statları
Görü: 3
Hakimiyet: 3
Mevcudiyet: 6

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
İblis
Image
KÜNYE
İsim: Ghozza
Cinsiyet: Cinsiyetsiz
Boy: 1.20
Kilo: 20
Tür: Ruhani
Seviye: Razguk

PROFİL
Varlık: 3
Güç: 2
Dayanıklılık: 3
Çeviklik: 3
Arun: 7
Duren: 7
İrade: 5

YETENEKLER
Dehşetin Gülüşü

TEKNİKLER

İBLİSİN ÜZERİNDE TAŞIDIĞI EKİPMANLAR/EŞYALAR

Image
User avatar
Archon
Posts: 57
Joined: 16 May 2022, 02:03

25 Sep 2022, 20:04

Bütün konuşmalar bittiğinde Melades memnuniyetsiz bir şekilde tepkisini göstermişti. Ne cevap bekliyordu ki hafızasını kaybetmiş, ismini bile daha yeni öğrenmiş bir grup Aludir adayından. Tabi, devamında Uphin'in olaya açıklık getirmesi ile işler tersine dönmüştü. Daha önce iblis diyarına girip, canlı bir şekilde döndüklerinden haberi yoktu Melades'in. Bu fenomen'i öğrendikten sonra şaşkınlıkla gözlerini fal taşı gibi açmasından başka bir şey yapamamıştı. Archon'da zaten bir tebrik, ya da başka bir kutlama beklemiyordu yaşadığı olayın nadirliğinden. Sadece bir açıklama istiyordu bütün yaşadıklarına. Tabi bir de mümkün mertebe bir iblis ile anlaşabilmek. Bunun olmaması durumunda yapabileceği bir şey yoktu. İkinci denemelerinde bile başlarına neler geleceğinden habersizdiler. İçinde bulundukları bilinmezlikte, eğer ikinci gidişlerinde bir iblis ile anlaşamazsa tekrardan üçüncü kez şansı olup olmayacağını bilemiyordu. Elinden de bir şey gelmiyordu bu konuda. Zira bir iblisle anlaşamadığında ikinci bir iblis ile konuşma fırsatı olmamıştı. Tekrar aynı şey olacağını düşünüyordu bu durumda da. Eğer karşılaşacağı iblis ile anlaşamazsa tekrar bayılacak, ya da o tarz bir şey olacaktı. Belki ikinci karşılaşmanın ardından ölebilirdi de. Diğer herkese olduğu gibi. Ama bu durum onu yıldırabilecek bir etmen değildi.

Uphin ile Melades'in arasındaki diyalog Uphin'in tartışmasız baskısı altında devam ederken, Uphin vurucu hamlesini yaparak gideceklerini söylemişti. Archon ise pek fazla düşünmeden Uphin'in peşine takılmıştı. Şu an için seçenekleri arasında daha iyi bir opsiyonu yoktu. İnsan ya da iblis diyarında daha iyi bir opsiyon bulabilecek kadar vakit geçirmemişti. Farklı opsiyonlar için bilgisi de çok kısıtlıydı. Bu kadar kısıtlı bilgi birikimi ile de tek başına kararlar almasını mantıklı bulmuyordu. Uphin'i takip etme amacı da buradan geliyordu zaten. Neyse ki bir an sonra Melades onlar için tekrar iblis diyarına kapı açacağını belirtmişti. Başka insanlarla daha vakit kaybetmeden direkt olarak iblis diyarına gidebileceklerdi, muhtemelen.

Melades'in de katılması ile beş kişi olan grup hızlıca merdivenlerden aşağıya doğru inmeye başlamıştı. Bir kaç kat indikten sonra büyükçe bir hole gelmişlerdi. Bir bodrum katından ziyade sanki bir kralın taht odası gibi her tarafından şatafat akan hole girmek için koridorda ilerlerken holün bir ucundaki kapının önünde farklı bir grup insanı fark etmişlerdi. İkinci grubu fark ettikleri anda Uphin ve Melades koridor duvarına yapıştırmıştı kendilerini. O esnada grubun içindeki bilgisiz üç kişiyi de kendileri ile birlikte koridor duvarına doğru çekmişlerdi. Bu hareketten ikinci gruba görülmemeleri gerektiğini anlamıştı. Bir an sonra ise Melades'in konuşması ile grubun içindeki bir kişinin komutan olduğunu anlamıştı. Bu ikilinin bu kadar korkmasından da komutan dedikleri kişinin gerçekten önemli biri olduğunu anlamıştı. Melades'in sorusunun ardından Uphin bilmediğini belli etmişti. Hemen ardından ikili kendi içlerinde ufak bir istişareye girmişti. Uphin konuşmasına devam ederken şu an yaptıkları iş için herhangi bir izni olmadığını dile getirmişti. Archon'u, Esther'i ve Aspendos'u tekrar iblis diyarına göndermek gibi bir izni yoktu. Aslında konuşmaktan başka herhangi bir şey için izni yoktu. Uphin'in bir şeyler öğrenme çabaları sonucunda daha Aludir olmadan bir emri çiğnemiş olmaları muhtemeldi. Tabi bu durumda bütün sorumluluk Uphin'in üzerindeydi. Bilmedikleri bir şey için yargılanmayacaklarını düşünse de, bunun kesin olduğunu söyleyemiyordu. Yine de, biraz önce verdiği karardan dönmeyecekti. İblis diyarına dönüp, bir iblis ile anlaşma sağlayacaktı.

Uphin ve Melades arasındaki istişare bittikten sonra Uphin tercihi gruptaki üçlüye bırakmıştı. İşte tam olarak burada, Uphin kendi üstündeki sorumluluğu gruba bölerek, olası bir yakalanma ve yargılanma durumunda gruptaki üçlünün de yargılanmasını kesinleştiriyordu. Bir an için holün ucundaki dörtlüye gidip olayı açıklama gereği duymuştu. Mantıklı bir açıklama sonrasında komutan dedikleri kişinin onlara hak verebileceğini düşünüyordu. Sonuçta hepsi bunu istiyordu şu an. Ve daha önce bilmedikleri bir şeyi öğrenmek komutan için mantıklı bir güç olabilirdi. Yaşamaları ve iblis ile anlaşmaları durumunda emri altına üç aludir daha girecekti. Ölmeleri durumunda ise pek bir kayıp yaşanacağı söylenemezdi. Bu durumda ise kazanç çok ağır basıyordu. Aksi durumda ise komutan emrine karşı gelindiği için hepsini azarlayabilir, hapse atabilir, ya da daha kötüsünü yapabilirdi. Bu riski almaya değer miydi emin olamıyordu. Bu denklemde, Archon için çok fazla bilinmezlik vardı. Bu sebeple şimdilik grubun kalanının kararına uyacaktı.

Sırasıyla Esther ve Aspendos sözlerini söyledikten sonra sıra Archon'a gelmişti. Herhangi bir söz söylemeden sadece kafasıyla onaylamakla yetinmişti Uphin'i. Şimdilik Uphin'i takip edecek, onun kararlarına uyacaktı.
KÜNYE
İsim: Archon
Cinsiyet: Erkek
Yaş: 22
Boy: 184
Kilo: 80
Sınıflar: Sezici - Saldırgan - Elementalist
Mevcut GP/AGP/İGP: 0
Mevcut Para: 15000

PROFİL
Güç: 1
Dayanıklılık: 1
Çeviklik: 3
İrade: 3
Zeka: 5

Aludir Statları
Görü: 1
Hakimiyet: 3
Mevcudiyet: 1

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar

1 adet ücretsiz D veya C veyahut B-Seviye Teknik Yaratımı
KÜNYE
İsim: Nylzrinth(Nilzrinth || Ateşin Hanımı)
Cinsiyet: Dişi
Boy: 165
Kilo: 64
Tür: Ejderha
Seviye: Razguk

PROFİL
Varlık: 3
Güç: 4
Dayanıklılık: 3
Çeviklik: 4
Arun: 8
Duren: 7
İrade: 6

YETENEKLER

Mucizevi Yürek

TEKNİKLER

İBLİSİN ÜZERİNDE TAŞIDIĞI EKİPMANLAR/EŞYALAR
User avatar
GM - Dimensio
Game Master
Game Master
Posts: 1852
Joined: 31 Jan 2022, 13:20

26 Sep 2022, 09:31

Her biriniz olduğunuz yerde kalmayı kabul ettiğinizde, Uphin’in yüzünde haklı bir tebessüm görüyorsunuz. Bu şekilde beklemeye başladığınızda, az çok olayları da gözlemleyebiliyorsunuz. Komutan denilen kişinin karşısındaki adamla konuşmasını sürdürürken, bulunduğunuz merdivenin diğer tarafından siyahlar içinde bir adamın ilerlemeye başladığınız görüyorsunuz. Kirli sakalları olan, nispeten kirli, yağlı, dalgalı ve uzun saçları bulunan, üzerinde kırışık siyah kıyafetlerden başka bir şey giymemiş 190 cm boylarında ve boyuna uygun sayılabilecek kiloda olan adamın pek de aceleci olmayan adımlarla size doğru gelmesiyle birlikte, planın sıkıntıya düşebileceğini hissediyorsunuz. Tıpkı sizin gibi Uphin ve Melades de bu gelen adamı fark etmeleriyle birlikte şaşkınlık ve çaresizlik dolu bakışlarla adamın geldiğini yöne bakmaya başlıyor. Uphin’in fıldır fıldır dönen gözleri bir çözüm yolu aradığını apaçık ortaya koyarken Melades’in düşen omuzları, hikayenin sonlandığını size hissettiriyor. Karşıdan gelen adamla göz göze gelmenize rağmen, adamdan herhangi bir belirgin tepki alamamanız, sonuca yönelik herhangi bir çıkarım yapamamanıza neden oluyor.

Zihninizde olabileceklere dair türlü senaryoların geçtiği anda, Uphin karşınızdan gelen adama karşı sağ elinin işaret parmağını kaldırıp sus işareti yapmasıyla birlikte, adamın omuzlarını silkip adımlarını diğer taraftaki merdivene yönlendirmesi, üzerinizdeki büyük bir baskıyı da kaldırıyor. Her biriniz tuttuğunuz nefesi olabildiğince sessiz ve derin bir şekilde verirken, içinizde en çok rahatlamış görünen de Uphin oluyor. Adamın merdivenden inmeye başlamasıyla birlikte Uphin “Bu gelen Gyugnal değil de başkası olsaydı, sıçmış olabilirdik.” diyor gülümseyerek. Melades ise içine girdiği stresin izlerini taşıyarak sessiz kalmayı tercih ediyor.

İsminin Gyugnal olduğunu öğrendiğiniz adam merdivenin başında durmaya başladığı sırada, Komutan denilen kişi ile önündeki adam arasındaki konuşma devam ediyor ve bir şekilde konu Gyugnal denilen adama geliyor. Konuşma Gyugnal ve Komutan arasında dönmeye başladıktan sonra ise, Komutan’ın arkasındaki iki kadınla ortamdan ayrılışı sizi rahatlatıyor. Her ne kadar Komutan’ın konuştuğu adam Gyugnal’a doğru gelip merdivende oturmaya başlasa da, Gyugnal’ın göstermiş olduğu tavır sizin ilerleyişinizi ırgalamayacağı için Uphin olduğu yerden çıkıyor ve koridor boyunca ilerlemeye başlıyor sessizce.

Koridor boyunca ilerlemenizin ardından, koridorun sonuna geldiğinizde karşınıza başka bir merdiven çıkıyor. Sanki acil durumlar için tasarlanmış gibi duran bu merdivenden hızlıca aşağı inmenizle birlikte, sağ tarafınızda iki kişinin geçebileceği büyüklükte bir kapı buluyorsunuz. İçinde bulunduğunuz üssün dışına çıkmanızı sağlayacak gibi duran bu kapıyı es geçen Uphin, aşağıya doğru inen merdivenleri takip ediyor ve sonunda, bir kat daha aşağıya inerek bodrum gibi bir yere varıyorsunuz. Yukarı katlara nispeten daha karanlık olan bu katta düzensiz bir şekilde sağa ve sola dizilmiş odalar görüyorsunuz. Uphin, önüne gelen odaların her birinin kapılarını zorluyor, ancak bunların kilitli olduğunu görünce bir diğerine geçiyor. Birkaç denemenin sonunda ise kilitli olmayan bir kapıyı bulduğunda, yeni bir keşif yapmışçasına seviniyor ve kapıyı açıp hızlıca içeri geçmenizi söylüyor.

Uphin’in önderliğinde odaya girmenizle birlikte, karşınıza oldukça küçük bir oda çıkıyor. Odanın duvarlarında bulunan raflar, bu odanın kiler veya depo olarak kullanıldığı izlenimi verse de, raflarda hiçbir tüketim malzemesi bulunmuyor. Odanın nispeten tozlu oluşu da, bu odanın bir süredir kullanılmadığını size anlatıyor. Odanın için beş kişi bulunmanızın yanında, rafların da varlığı biraz sıkışık ortam yaratsa da, Uphin’in kafasından geçenler için yeterli gibi görünüyor. Uphin kapıyı kapatarak kapının arkasında durmaya başladığı sıralarda da Melades’e bir baş işareti yapıyor. Melades ise sizlere kenara çekilmenizi söylüyor.

Her biriniz rafların önüne geçip Melades için açık bir alan yaratıyorsunuz. Melades iki elini göğüs hizasında avuç içleri birbirine gelecek şekilde birleştiriyor ve kafasını hafifçe öne eğiyor. Bir süre bu pozisyonda kalan Melades ardından iki elini de sanki önünde beliren görünmez bir kapıya yapıştırıyor. Melades’in ellerini bu şekilde koymasının ardından, ellerinden başlayan sisli bir karanlığın yayılmaya başladığını görüyorsunuz. Düzensiz bir şekilde hareket eder gibi duran siyah dalgalanmalar size girdiğiniz iblis diyarını hatırlatırken Melades’in ellerini yavaşça ittirmeye başladığını görebiliyorsunuz. Her ne kadar ellerini ileriye doğru hareket etmese bile, Melades’in belli bir güç uyguladığını fark edebiliyorsunuz. Melades’in ellerinden yayılan karanlık bir insanın geçebileceği kadar büyük bir daireye dönüşüyor ve Melades derin bir nefes ellerini hızlıca ileriye doğru ittiriyor. Melades’in bu hamlesinden sonra karanlık dairenin hızla büyüyerek neredeyse tüm odayı kapsar şekilde genişlediğine şahitlik ediyorsunuz. Gözlerinizin önünde beliren kocaman karanlık daireden yayılan bir aura bu esnada sizi sarmalamaya başlarken, içinizden bir şeylerin de kıpırdanmaya başladığını hissediyorsunuz. Sanki size ait olmayan bir şeylerin harekete geçtiğine dair bu hislerinizin ne anlama geldiği konusunda ise hiçbir fikriniz olamıyor. Bu esnada kollarını yavaşça aşağıya indiren Melades hemen önündeki karanlık dalgalanmalara bakarken, Uphin olduğu yerden hareketleniyor ve hevesli bir şekilde “Hadi iblis diyarına girelim!” diyor. Sesindeki titreklik ve gözlerindeki parıltı Uphin’in duyduğu heyecanı ayan beyan ortaya koyuyor ve sizden gelecek bir cevabı beklemeden, adeta koşar adımlarla kendisini karanlığın içine bırakıyor. Melades ise, sizlerin iblis diyarına geçişini bekler gibi duruyor.
Bu hesaba atılan özel mesajlar kontrol edilmemektedir.
Locked

Return to “Aludir Üssü”