Sözlerine karşı yüzündeki vahşi ve alaycı gülümsemeyi koruyan Alvoid, Raldrin’in dünyaya teşrifini sağlayacak cümleleri dinlerken bu gülümsemesini bir nebze azaltıyor. Raldrin, kendine has parıldamalarıyla hemen önünde fiziksel olarak var olurken, bu kez ne bir umursamama ne de önemsememe durumunu taşıyor. Bakışlarını hafifçe sana çevirip varlığının burada olduğunu göstermesinin ardından, odağını Alvoid üzerinde tutmayı sürdürüyor. Alvoid, Raldrin’in gelişinin ardından birkaç saniye sessiz kalmış olsa bile, sonunda giderek sinir bozucu olmaya başlayan gülümsemesi ile sessizliğini bozuyor. Alvoid “Ne!? BU GERÇEK Mİ!?” diyerek kendine has ikilemli ses tonuyla ilk tepkisini ortaya koyduktan sonra “Sahip olduğun gerçekten bu sümsük iblisten mi ibaret!?” diyor. Alvoid’in bu sözleri üzerine Raldrin buz kesmiş nefesini sertçe dışarıya verirken “Beni hakaret duymak için çağırmadın, değil mi Diniel?” diyor. Raldrin’in bu sözlerinin sana karşı bir sitem olmadığını rahatlıkla anlayabiliyorsun. Bununla beraber Raldrin’e cevap vermek istediğin esnada Alvoid bir anda araya girerek “Aaaa! Dişlerini gösteriyor ve konuşuyor! Xurax da ne zamandır böylesine bir oyuncak arıyordu!” diyor. İsminin geçmesiyle birlikte tehdit dolu bakışları dışında bu ana kadar sessizliğe gömülmüş Xurax’ın hırıltıları kulağına ilişirken Alvoid “Xurax’ı geçebilirsen, sana bir şans vereceğim insan!” diyor. Bu sözlerinin ardından Xurax yerinden hareketlenip Raldrin’e doğru ilerlemeye başlarken, Alvoid de gözlerini senden ve Raldrin’den ayırmadan geriye doğru adımlamaya başlıyor.
Xurax size doğru adımlamaya başladıkça, yaydığı auranın da dalgalanmaya başladığını hissedebiliyorsun. Bu, bir iblisin aurasındaki değişkenlikten ziyade birkaç iblisin aurasının birbirleriyle çarpışması şeklinde bir tat bırakıyor. Tam bu esnada ise, sanki ruhun içinden çekiliyor ve kulaklarına onlarca iblisin sesi ilişmeye başlıyor.
Kulaklarına dolan varlıklarını bile hissetmekte güçlük çektiğin iblislerin sesleri, bir anlığına seni şaşkınlığa uğratıyor. Bu zamana kadar pek tecrübe etmediğin bu husus karşısında algılarını sonuna kadar açtığında, bir anda zihninin karanlığında yankılanan Raldrin’in sesini duyuyorsun. Raldrin “Bunlar Xurax’ın bünyesinde barındırdığı iblisler olmalı Diniel… Mevcudiyetin karşısında varlığını inkar edemiyorlar… Xurax’ın iblisleri sömüren bir gücü var gibi duruyor! Eğer bunu yapabiliyorsa, sömürdüğü onca iblisi, onların enerjisini veya kudretini bir şekilde kullanabilir olmalı… Ve tabi, bu sömürme olayının başımıza gelmemesi için dikkatli olmalıyız.” diyor. Bu cümlelerinden sonra derin bir iç çeken Raldrin “Alvoid’e ulaşmak sanırım kolay olmayacak… Ne zaman kolay oldu ki? Oysa biraz daha kestirmek isterdim sadece!” diyerek cümlelerini sonlandırıyor ve bundan sonraki aşamaları tamamen sana bırakmış gibi görünüyor.
Xurax size doğru adımlamaya başladıkça, yaydığı auranın da dalgalanmaya başladığını hissedebiliyorsun. Bu, bir iblisin aurasındaki değişkenlikten ziyade birkaç iblisin aurasının birbirleriyle çarpışması şeklinde bir tat bırakıyor. Tam bu esnada ise, sanki ruhun içinden çekiliyor ve kulaklarına onlarca iblisin sesi ilişmeye başlıyor.
“Adı Diniel’miş…”
“İblis Raldrin’miş…”
“Onları yok etmeliyiz…”
“Varlığını rahatlıkla seziyorum…”
“Alvoid’i bırak, Xurax’a bile denk değil gibi…”
“Yanılıyorsun… Varlığı bizi bile etkiliyorsa, o kadar emin olmamak lazım…”
“Bizi ilk anda fark edemedi bile…”
“Bu onun zayıf olduğu anlamına gelmiyor…”
“Bana kalırsa yeni bir dostumuz olacak…”
“Xurax bize ihtiyaç duyabilir, dikkatli olun!”
“Diniel demek… Bu ismi kolay kolay unutmayacağız gibi geliyor!”
“İblis Raldrin’miş…”
“Onları yok etmeliyiz…”
“Varlığını rahatlıkla seziyorum…”
“Alvoid’i bırak, Xurax’a bile denk değil gibi…”
“Yanılıyorsun… Varlığı bizi bile etkiliyorsa, o kadar emin olmamak lazım…”
“Bizi ilk anda fark edemedi bile…”
“Bu onun zayıf olduğu anlamına gelmiyor…”
“Bana kalırsa yeni bir dostumuz olacak…”
“Xurax bize ihtiyaç duyabilir, dikkatli olun!”
“Diniel demek… Bu ismi kolay kolay unutmayacağız gibi geliyor!”
Kulaklarına dolan varlıklarını bile hissetmekte güçlük çektiğin iblislerin sesleri, bir anlığına seni şaşkınlığa uğratıyor. Bu zamana kadar pek tecrübe etmediğin bu husus karşısında algılarını sonuna kadar açtığında, bir anda zihninin karanlığında yankılanan Raldrin’in sesini duyuyorsun. Raldrin “Bunlar Xurax’ın bünyesinde barındırdığı iblisler olmalı Diniel… Mevcudiyetin karşısında varlığını inkar edemiyorlar… Xurax’ın iblisleri sömüren bir gücü var gibi duruyor! Eğer bunu yapabiliyorsa, sömürdüğü onca iblisi, onların enerjisini veya kudretini bir şekilde kullanabilir olmalı… Ve tabi, bu sömürme olayının başımıza gelmemesi için dikkatli olmalıyız.” diyor. Bu cümlelerinden sonra derin bir iç çeken Raldrin “Alvoid’e ulaşmak sanırım kolay olmayacak… Ne zaman kolay oldu ki? Oysa biraz daha kestirmek isterdim sadece!” diyerek cümlelerini sonlandırıyor ve bundan sonraki aşamaları tamamen sana bırakmış gibi görünüyor.




