"Lyure... Kulağa güzel geliyor." Aithen tiyatro yapmaya devam etse de içten içe az da olsa mutlu oluyor ve bunu gülümsemesine katıyor. İsimlerini paylaşan ikili karanlığın parça parça yok oluşunu izliyorlar. Lyure'nin bedeninin etrafında beliren kırmızı ışık bir süre sonra yüz ifadelerinin de gözükmesini engelliyor ve kendisini tamamen kaplıyor. Aithen'in gördüğü kızıl ışık bir anda kalbine işlemeye başlıyor. Hissettiği sıcaklığa odaklanıyor ve sürekli olarak Lyure'nin son simasını düşünüyor. Hemen ardından önce dizlerinin üstüne, sonra da sırtüstü olacak şekilde yere kapaklanıyor ve Lyure'nin, başından beri onu sinir hastası eden bücürün alaycı sesine odaklanıyor. Kendisi de neden bilmiyor ama bu ses artık çok daha barışçıl ve pozitif geliyor kulağa. Az önce sinirden feleği şaşan Aithen'in vücudunu bir huzur kaplıyor. Lyure'nin son cümlesini duyduktan sonra ağzından klişe ama bir o kadar da içten bir cümle çıkıyor.
"Teşekkür ederim Lyure."
"Teşekkür ederim Lyure."


