Genç adam karşısındaki ilginç iblis ile karşılaşması sonucu başka birine dönüşmekten korkuyordu. Korktuğu kişi, bir başkasının asla anlamayacağı duygular ile alay edip üstünlüğünü dile getirmeye çalışacak kişiydi. Her ne kadar karşısındaki varlığın tutumu gülünç olsa bile bu durumda kendini sadece onu gaza getirmekten, onu dik durmaya iten tavırlardan başka alaycı bir duyguya sahip değildi. Nitekim bu tutumlar, iblisin üzerinde gerçekten bir gelişme yaratmıştı. Düşündüğü şey belki de kişisel gelişim değildi ama ikili arasında olan iletişimin ve iblisin söylediği şeyler, fiziki olarak iletişime girmesi de bir gelişme olarak nitelendirilebilirdi.
Kendisinin dikkatli bir şekilde dinlendiğinden emin olan adam, konuşmasına keskin cümleler ile devam etmeyi tercih etti. Kısa bir süre sessizlikten sonra genç adamı adeta eliyle itmişçesine cevaplamıştı konuşmasını. İlerleyişin aksine attığı kahkaha genç adamı şaşkına çevirmişti. Bu zamana kadar onunla oynuyor muydu? Yoksa, can evinden vurduğu için mi onun içindeki "o" kişi dışarı çıkmaya başlamıştı? Genç adama hiçbir şey bilmediğini ve her şeyi çok iyi bildiğini düşünmesinin insan olmasından ötürü olduğunu söyledikten sonra, arkasını dönüp yürümeye başlamıştı. Genç adam bu duruma çok şaşırmıştı zira az önceki kişi ile şu an ki kişi, oldukça farklı gelmişti gözüne. En azından bazı şeyleri yapabilecek cesareti vardı şu an ki kişinin.
Genç adam öfkeli bir şekilde konuşmaya başladı:
"OLDUĞUN YERDE KAL! Her zaman yaptığın şeyi yapıp, cesaretin olmadığı için, korktuğun için uzaklaşabileceğin ve kaçabileceğini mi düşünüyorsun? Üzgünüm, bugün öyle bir gün değil! Bu sefer gerçekleri arkanda bırakıp saklanamayacaksın! Her şeyi yapabilecek ne kudrete sahibim ne de bilgiye fakat her şeyi yapabilecek arzu ve değerlere sahibim! Bu yüzden SENİ, bu karanlığın içerisinden çıkartıp birlikte, korktuğun ne varsa yüzleşmen için buradan götürmek istiyorum! Çünkü her yaşamın bir değeri; her hayatın bir anlamı vardır! Korktuğun için bu anlamdan uzak kalmanı ve yaşayamamanı kabullenemiyorum. Çünkü bize değer katan şeyler yaşadıklarımızdır, İBLİS!"
diyordu.
Daha sonrasında ayağa kalkıp dikelmişti. Kollarını birbirine bağlayıp, arkasına bakmadan gitmeye başlayan iblise gözlerini dikmişti. Eğer geri dönerse, bağdaştırdığı kollarını ayırıp ona elini uzatacak ve tekrar tanışmak, buradan çıkmak için onunla samimiyet kuracaktı.
Kendisinin dikkatli bir şekilde dinlendiğinden emin olan adam, konuşmasına keskin cümleler ile devam etmeyi tercih etti. Kısa bir süre sessizlikten sonra genç adamı adeta eliyle itmişçesine cevaplamıştı konuşmasını. İlerleyişin aksine attığı kahkaha genç adamı şaşkına çevirmişti. Bu zamana kadar onunla oynuyor muydu? Yoksa, can evinden vurduğu için mi onun içindeki "o" kişi dışarı çıkmaya başlamıştı? Genç adama hiçbir şey bilmediğini ve her şeyi çok iyi bildiğini düşünmesinin insan olmasından ötürü olduğunu söyledikten sonra, arkasını dönüp yürümeye başlamıştı. Genç adam bu duruma çok şaşırmıştı zira az önceki kişi ile şu an ki kişi, oldukça farklı gelmişti gözüne. En azından bazı şeyleri yapabilecek cesareti vardı şu an ki kişinin.
Genç adam öfkeli bir şekilde konuşmaya başladı:
"OLDUĞUN YERDE KAL! Her zaman yaptığın şeyi yapıp, cesaretin olmadığı için, korktuğun için uzaklaşabileceğin ve kaçabileceğini mi düşünüyorsun? Üzgünüm, bugün öyle bir gün değil! Bu sefer gerçekleri arkanda bırakıp saklanamayacaksın! Her şeyi yapabilecek ne kudrete sahibim ne de bilgiye fakat her şeyi yapabilecek arzu ve değerlere sahibim! Bu yüzden SENİ, bu karanlığın içerisinden çıkartıp birlikte, korktuğun ne varsa yüzleşmen için buradan götürmek istiyorum! Çünkü her yaşamın bir değeri; her hayatın bir anlamı vardır! Korktuğun için bu anlamdan uzak kalmanı ve yaşayamamanı kabullenemiyorum. Çünkü bize değer katan şeyler yaşadıklarımızdır, İBLİS!"
diyordu.
Daha sonrasında ayağa kalkıp dikelmişti. Kollarını birbirine bağlayıp, arkasına bakmadan gitmeye başlayan iblise gözlerini dikmişti. Eğer geri dönerse, bağdaştırdığı kollarını ayırıp ona elini uzatacak ve tekrar tanışmak, buradan çıkmak için onunla samimiyet kuracaktı.

