Rugorim’in tekmesini indirmeye yeltendiği sırada konuşmaya başlaman, Rugorim’in bir anlık duraksamasına neden oluyor. Öfkeli bakışlarının altında yatan haz duygusuyla birlikte adeta yalvarışlarını dinleyen Rugorim’in yüzünde tüm cümlelerin bittiğinde sadistçe bir tebessüm beliriyor. Kafasını bir kez daha biraz sağa yatıran Rugorim “Hiçbir şey anlamıyorsun, öyle değil mi insan?” diyor. Ardından havada asılı kalan tekmesinin hızlıca ve sertçe sırtına indirerek kırılmamış birkaç kemiğinin kırılmasını ve akmamış birkaç damla kalan kanının akmasını sağlıyor. Ancak bu kez bir diğer tekme için hamle yapmayan Rugorim, ayağını olduğu yerde bastırmayı sürdürürken “Kova da, bardak da, su da benim! Bunun için ne sana ne de senin gibi birine ihtiyacım var! Şimdi burada, diğerleri gibi geberip git ve ne kadar değersiz olduğunu anla!” diyor. Bu sözlerinin ardından ayağını üstünden çekiyor ve yavaşça arkasını dönüp ilerlemek için hareketleniyor.
Olduğun yerde yığılıp kalmış bir vaziyette, herhangi bir uzvunu dahi kıpırdatacak gücü kendinde bulamıyorsun. Bugüne kadar nasıl acılar çektiğini bilemiyor olsan bile, şu anda fiziksel olarak yaşayabilecek en ağır acıya maruz kaldığını düşünüyorsun. Bacaklarının yavaş yavaş uyuşmaya başlaması, sırtındaki zararın sadece kemik kırılmasıyla sınırlı olmadığını işaret ediyor. Bununla birlikte, vücudunda yavaş yavaş hissettiğin şişkinlik hissi, muhtemelen iç organlarının parçalandığını ve vücuduna kan dolmaya başladığını sana anlatıyor. Tüm bu durum içerisinde de, tek bir an dışında başkaca bir şeyinin olmadığını hissedebiliyorsun. Bulanıklaşan görüşünde kaybolmaya yüz tutmuş Rugorim’e son bir kelamı savuracak vaktin kaldığını anlayabiliyorsun.
Olduğun yerde yığılıp kalmış bir vaziyette, herhangi bir uzvunu dahi kıpırdatacak gücü kendinde bulamıyorsun. Bugüne kadar nasıl acılar çektiğini bilemiyor olsan bile, şu anda fiziksel olarak yaşayabilecek en ağır acıya maruz kaldığını düşünüyorsun. Bacaklarının yavaş yavaş uyuşmaya başlaması, sırtındaki zararın sadece kemik kırılmasıyla sınırlı olmadığını işaret ediyor. Bununla birlikte, vücudunda yavaş yavaş hissettiğin şişkinlik hissi, muhtemelen iç organlarının parçalandığını ve vücuduna kan dolmaya başladığını sana anlatıyor. Tüm bu durum içerisinde de, tek bir an dışında başkaca bir şeyinin olmadığını hissedebiliyorsun. Bulanıklaşan görüşünde kaybolmaya yüz tutmuş Rugorim’e son bir kelamı savuracak vaktin kaldığını anlayabiliyorsun.

