Doğmuşlardan Kaçanı (Xaphan)

[Xaphan]

Kendisine kalkan dilleri, sikleri umursamıyordu. Kendi yarattığı beşik başını döndürüyor, baş dönmesini mide bulantısı takip ediyordu. Buradan kurtulma arzusu ve bu arzudan hala çok uzak oluşuna tepki veriyordu vücudu. Kendi çapında geçirdiği krize bir de beyninin zonklaması eklenince gözlerini kapadı. Ve o an beynine dolmaya başladı anılar. Damarlarından fışkıran güç, ardındakini korumak için sırtını dayadığı devasa kapı, karşısında durma hevesini kaybetmiş sayısız insan, kara bulutlardan inen Tanrı eli değmiş güzellikte savaşçılar, savaşçıların onu selamlaması ve sayısız bezgin düşmanı yok etmeleri... Evet, böyle bir rüya görmüştü. Bu yüzden geri düşmüştü uyandığı anda. Ve şimdi tekrar yaşıyordu bu rüyayı. Ama artık hikayenin anlatıcısı da buradaydı.

Sadece tebessümünü hissedebildiği ışık insan silueti kalbinde hiç yeşermemiş ve belki de bundan sonra hiç yeşermeyecek duygulara bahar oluyordu. Artık ne kimseden üstünde ne de kimseden alçak. Ne ise O'ydu ve karşısındaki sadece varlığıyla O'na ne olduğunu hissettirmişti. Kim olduğunu ona söyleyecek olan da O idi.

Kendisine uzanan ele uzanıp tutmak için yanıp tutuşuyordu. Arzunun fazlası da azı gibi insanı hareketsiz kılabiliyordu ve kılmıştı. Heyecanına üstün gelemeden omzuna değen el, nurunu O'nunla paylaşmıştı. Omzundan başlayan ışık tüm vücuduna yayılmış, şu ana kadar karanlık olan çevresini güneş gibi aydınlatmıştı. Savaşçıları taşıyan kara bulutlar dağılmış, savaşçılar da memnuniyetle ışığına ışık katmışlardı. Doğumunu selamlıyorlardı!

Xaphan!

Durumun sonsuza kadar sürmesini istemek ise boşunaydı. Kim olduğunu O'na hatırlatarak nurunu paylaşan ışıktan siluet, kendi ışığını kaybetmiş gibi kaybolmuş, karanlığa karışmıştı. Belki de artık Xaphan'ın ışığında yaşıyordu. Tüm bunlar olurken savaşçılar da adını haykırmaya devam ediyorlardı. Belli ki ışığın kendisi olunca ışık göz kamaştırmıyordu. Ama savaşçılar için göz kamaştırıcı olduğuna emindi. Doğumunu selamlayanların hepsini başıyla selamlayacak, selamlarını onlara iade edecekti. Onunla paylaşılan ışığı paylaşırken aç gözlü olmak şu an zihninin derinliklerinde bile değildi.

Aynı şekilde zamanı geldiğinde nurunu, ismini et parçasıyla paylaşmaktan da çekinmeyecekti. "Adım Xaphan, Ibe Anu." Bu seferde olmazsa anasını avradını...

[GM - Dimensio]

Gözlerini açtığın anda Ibe Anu’nun dillerinin bedenine birkaç santim uzaklıkta kaldığını görüyorsun. Dillerin vücuduna temasını engellemek için kendinden bile beklenmeyecek bir kıvraklıkta sağa doğru yuvarlanarak kendini kurtarıyorsun. Yerden yavaşça doğrulup kalkmaya yeltendiğin sırada, Ibe Anu’nun senin dilleyememiş olmasından dolayı büyük bir hüzün duyduğunu hissedebiliyorsun. Birkaç saniyelik bakışmanın ardından ise doğru zamanın geldiğine inanarak Ibe Anu’ya ismini söylüyorsun.

İsmini öğrenen Ibe Anu’nun bir süre düşünceli bir şekilde durduğunu görüyorsun. Sadece ismini söylemiş olman karşısında Ibe Anu’nun neden bu kadar durgunlaştığına tam olarak anlam veremesen bile, bu ana kadar geçirdiğiniz vakti göz önüne aldığında az çok neyle karşılaşabileceğini tahmin edebiliyorsun. Bir süre sessiz kalan Ibe Anu en sonunda “Xaphan demek… Vadleno kadar boktan değil ama idare eder. A’cık karizmatik gibi ama a’cık da yarak gibi… Tam bilemedim.” diyor. Hemen ardından ise dillerini ve penislerini yere doğru indirerek “Bana da bahşettiğin isim Ibe Anu!” diyor gurur ve alaycılık arasında.

Ibe Anu’nun ismini söylemesiyle birlikte, bir anda beliren siyahımsı bir ışık Ibe Anu’nun bedenini çevrelemeye başlıyor. Her ikiniz de bu olana pek bir mana verebilmiş gibi durmuyorsunuz. Ancak ışık giderek belirginleşmeye başlarken, bir yandan da ziftimsi bir yapıya bürünmeye başlıyor. Sanki Ibe Anu’nun bedeni dört bir yandan çekilip dağılıyormuş gibi oluşan bu görüntü karşısında, Ibe Anu’nun huzursuz bir şaşkınlık yaşadığını hissedebiliyorsun. Ziftimsi görüntü giderek Ibe Anu’nun tüm vücudunu kaplarken, Ibe Anu’nun sahip olduğu uzuvlarını kullanarak bundan kurtulmaya çalışıyor gibi görünüyor. Ancak bir şekilde, içinde oluşan olumlu hava tüm bu olan bitenin hayra alamet olduğunu söylüyor. Diğer yandan da içten içe Ibe Anu’nun çaresizliği hoşuna gidiyor gibi de geliyor. Bu yüzden olduğun yerde hareketsiz bir şekilde olan biteni izlerken, ziftimsi bir yapıya sahip ışığın giderek formsuz bir hal aldığını görüyorsun. Bir anda Ibe Anu’nun tüm silueti silinip ziftimsi yapıya sahip ışık huzmesi etrafında dönmeye başlıyor. Etrafında birkaç tur atmasının ardından ise, bir anda ışık arkanda yoğunlaşıyor ve birden arka deliğinden girer gibi vücuduna hücum ediyor! Herhangi bir fiziki hissiyatı olmasa bile, ışık tüm vücuduna arkandan dolmaya başlarken, bir kurtuluş hissini de yaşıyorsun. Birkaç saniye içinde tüm ziftimsi yapıdaki ışığın içini doldurduğunu hissettiğinde ise, vücudun ansızın bitkinleşmiş gibi kendini yere salıyor. Önce dizlerinin üstüne çöküyorsun ve ardından kendini geriye doğru bırakarak sırt üstü yatar pozisyona geçiyorsun. İçine dolan sıcaklığın herhangi bir cinsel faaliyetten kaynaklanmadığı konusunda kendini ikna etmeye başlarken göz kapaklarının kapanmaya başladığını hissediyorsun. Kendini bu ana bırakırken de gözlerin kapanıyor ve zihninin içinde Ibe Anu’nun sesinin yankılandığını duyuyorsun.

“Götten girmiş gibi olduk, kusura bakma.”

Off Topic

Son bir RP daha alalım senden, sonrasında konuyu sonlandırabiliriz.

[Xaphan]

Xaphan kendi iç aydınlanmasını yaşayadursun, et parçası da kendi kafasındaki planı gerçekleştirmek için harekete geçmişti. Girdiği trans halinden çıkmasıyla fark ettiği ilk şey et parçasının birkaç santim uzağındaki dilleriydi. Kompakt yapıdaki vücudu enerji israf etmeden bu dillerden kaçmak için biçilmiş kaftandı. Sağa doğru küçük bir takla hiç istemediği şeylerin gerçekleşmesini engellemek için yetmişti. Kambur adamın sırtı dik, iblis hayal kırıklığı içindeydi. Birkaç saniyelik kendini toparlama molasından fazlasına ihtiyaç duymayarak ismini paylaştı et parçasıyla. Xaphan!

İblisi et parçasından et parçacıklarına çevirmek için hazırken beklediğinden daha iyi bir tepki almıştı adı için. Şükredip sesini çıkarmadı. İblisin kendi adını paylaşmasını da sükunet ve aynı muğlaklıkla dinledi. Kendinden utanacağı için bilincinin derinlerinde bir yere ittirilmişti çoktan bir çocuğa benzediğinin farkındalığı. Olan şey her neyse onu güçlü hissettirmişti, sıkışıp kaldığı bu karanlıktan da çıkışın anahtarı olmuştu. Ibe Anu onu deli etse ve itiraf etmese de aralarında bir bağ oluşmaya başlamıştı ve şimdi buradan beraber kurtulacaklardı. Gururunu alaycılıkla maskelemese çok ciddi bir iş başardığını sanan bir velede benzeyecekti. Mutlu olduğu belli olacaktı, duygularını göstermiş olacaktı. Bunlar için fazla yaşlıydı Xaphan. Maskelerin ardında yaşamak ihtiyaç statüsünden tüm karakterini özetlemeye terfi etmişken açık açık mutlu ve gururlu olamazdı. Kontrol edemediği kadar taşkınsa duyguları alay gibi şeylerle hem kendine hem de diğerlerine gerçek olmadığını ispatlamayı hedeflerdi iç güdüsel olarak. Gerçek duygularını göstermek onun zayıf olarak algılanmasına sebep olurdu, bir çocuk kadar zayıf ve güçsüz.

et parçası iğrenç olduğu için olsa gerek ışık bile onu kabul etmemiş, zifte çevirmeyi daha uygun bulmuştu. "Boğul amına kodumun adamı, geber!" Xaphan içinden bunları derken zift tamamen formunu kaybetmişti artık. et parçası kendini aşarak kıyma olmuştu adeta. Kıyma, insanlığın insan olmadığının en büyük kanıtı. Sırf gebertilmek için doğmuş farklı hayvanların etlerinin formu kalmayana kadar öğütülerek her türlü kas, sinir, yağ dokusundan ve biriciklikten azat edilmesi. Ibe Anu salam, bu canlılığa küfür iğrençlikten oluşmuş bir et obeliski, olmaya karar vermişti Xaphan'a arkadan penetrasyon etme tercihiyle. Şaşırtıcı olmayan bir şekilde de, herhalde değildir yani, dizlerinin bağı çözüldü Xaphan'ın, yorgun hissetti. Kendini yere bıraktı. Olan şey ruhsal bir birleşme olsa da Ibe Anu kendinden beklenmeyecek şekilde bir alegori üstadıydı. Tüm bu olanlar da son sözlerini söylemesi içindi. "Senin ben belanı sikicem, bekle sen. Milletle karşılaşırsan dediklerimi unutma ha! Beni rezil rüsva etme milletin önünde. Belandan başlar sefanı cefanı kafiyeli neler varsa hepsini sikerim!" İçinden söylediklerini duyacak mı diye de bir deneme yapmıştı durumu fırsat bilerek.

[GM - Dimensio]

Off Topic

Konu sonlanmıştır.

Konu Sonu Ödülü

• İblis Ibe Anu