Urilirn'in ölüm haberini almasının ardından duygularını daha çok gösterir hale gelmişti. Ölü birisine borçlu kalmanın verdiği öfkenin ateşi her ne kadar yatışmış gibi gözükse de hala kalbinin derinliklerinde harlanmaya devam ediyordu. Dolayısıyla Vamaldir ile olan konuşması esnasında daha keskin ve talepkar cümleler kurmuştu. Karşısında Vamaldir değil de kendisi gibi kibirli bir kişi olsaydı belki de kellesinin gitmesine neden olacak sözlerdi bunlar. Açıkçası söylediklerinden pişman değildi, geçmişe gitme fırsatı olsa tekrardan aynı cümleleri kurardı. Bu sayede Vamaldir ve Aledesleri daha iyi tanıma fırsatı yakalamıştı. Azahil ve diğerleri Vamaldir'e hürmet etmiyor, ona saygı duyuyorlardı. Her ne kadar buraya gelene kadar Azahil'in hareketleri bunu doğrulamış olsa da bizzat Vamaldir'den duyması bu konuda emin olmasına vesile olmuştu.
Vamaldir konuşmasını bitirdikten sonra Esther tam anlamıyla sakinleşmeyi başarmıştı. "Benim için bu kadar yararlı bir anlaşmayı reddedecek kadar aptal değilim... Fikirlerimin değişeceğini düşünmüyorum fakat bana seçme özgürlüğü sunduğun için en içten teşekkürlerimi sunarım." Esther'in konuşması her ne kadar bitmiş gibi gözükse de hiç ara vermeden devam etti. "Kısıtlı vaktini daha fazla çalmak istemiyorum fakat fazla iyi kalpli birisi gibi gözüküyorsun. Her ne kadar aynı türden olsak da tanımadığın beni bu kadar önemsemen garip geliyor. Maruzatı yoksa neden bu kadar koruma altında kalmam gerektiğini açıklayabilir misin? Merakımı cezbeden tek şey bu, en azından şimdilik." Esther konuşması esnasında öncesine nazaran daha da saygılı olmasına rağmen konuşma biçimi hala değişmemişti. Üstten bakarcasına ettiği kelamlar, sakin ve duygusuz bakışları Vamaldir'i adeta delip geçiyor gibiydi.
Esther sorusuna cevap aldıktan sonra konuşmayı daha fazla uzatmayı planlamıyordu. Vamaldir'in acelesi olduğunun ve daha sonra onunla konuşabilecek bolca vakti olacağının da bilincindeydi. Normalde herhangi bir şey sormayı da planlamıyordu fakat kendisine karşı bu kadar korumacı yaklaşması içten içte şüphelenmesine vesile olmuştu.
Vamaldir konuşmasını bitirdikten sonra Esther tam anlamıyla sakinleşmeyi başarmıştı. "Benim için bu kadar yararlı bir anlaşmayı reddedecek kadar aptal değilim... Fikirlerimin değişeceğini düşünmüyorum fakat bana seçme özgürlüğü sunduğun için en içten teşekkürlerimi sunarım." Esther'in konuşması her ne kadar bitmiş gibi gözükse de hiç ara vermeden devam etti. "Kısıtlı vaktini daha fazla çalmak istemiyorum fakat fazla iyi kalpli birisi gibi gözüküyorsun. Her ne kadar aynı türden olsak da tanımadığın beni bu kadar önemsemen garip geliyor. Maruzatı yoksa neden bu kadar koruma altında kalmam gerektiğini açıklayabilir misin? Merakımı cezbeden tek şey bu, en azından şimdilik." Esther konuşması esnasında öncesine nazaran daha da saygılı olmasına rağmen konuşma biçimi hala değişmemişti. Üstten bakarcasına ettiği kelamlar, sakin ve duygusuz bakışları Vamaldir'i adeta delip geçiyor gibiydi.
Esther sorusuna cevap aldıktan sonra konuşmayı daha fazla uzatmayı planlamıyordu. Vamaldir'in acelesi olduğunun ve daha sonra onunla konuşabilecek bolca vakti olacağının da bilincindeydi. Normalde herhangi bir şey sormayı da planlamıyordu fakat kendisine karşı bu kadar korumacı yaklaşması içten içte şüphelenmesine vesile olmuştu.




