Uyanın Sizi Beş Para Etmez Çöp Parçaları!

Locked
User avatar
GM - Dimensio
Game Master
Game Master
Posts: 1852
Joined: 31 Jan 2022, 13:20

28 Feb 2024, 17:56

Gözleriniz açıldığı anda etrafınızı saran karanlık, ilginç bir şekilde size hiçbir şekilde yabancı gelmiyor. Gözlerinizi en son uykuya dalmak için kapattığınıza emin olsanız bile, bu karanlığı içinize sindirmeniz pek de güç olmuyor. Nitekim, daha önce defalarca maruz kaldığınız bu karanlık, bir şekilde içinizde huzurun doğmasına ve ruhunuzun özgür kalmasına neden oluyor. Fakat bu kez, etrafta dalgalanan herhangi bir şey olmaması, diğer bir tabirle zifiri karanlık, size olması gerekenden farklı bir görüntü sunuyor. Bu haliyle gözlerinizi hafifçe ovuşturup yerden kalktığınızda, taş zemini çıplak ayaklarınızda hissedebiliyorsunuz. Ancak içinize bir ürperti doğmasıyla birlikte, esasen tüm vücudunuzun çırılçıplak olması sizi adeta şoka uğratıyor! İstemsizce vücudunuzda eksik bir uzuv veya organ olup olmadığını el yordamıyla kontrol ediyor ve vücudunuzun tastamam olmasına rağmen en son giydiğiniz kıyafetlerin neden üzerinizde olmadığını düşünmeye başlıyorsunuz. Gözleriniz, zifiri karanlığın içinde hiçbir şey göremezken, bir anda kulağınıza dolmaya başlayan garip cızırtılar, bulunduğunuz ortamın yankılı bir yer olduğunu size anlatıyor.

Cızırtılar birkaç saniye sürerken, daha önce duymadığınız bu sesin ne olabileceğini düşünmeye başlıyorsunuz. Düzensiz ve yükselip azalan cızırtılar, daha önce gördüğünüz iblislerin çıkardığı seslerle hiçbir ilgisi olmayan türden oluyor. Giderek güçlenmeye başlayan cızırtılar, kendinizi çıplak bir şekilde daha güvensiz bir ortamda hissetmenize neden olurken, ilk kez cızırtıların arasında “Neler oluyor?” şeklinde bir erkek sesini az çok duyabiliyorsunuz. Cızırtılar giderek azalmaya ve başlarken, bu kez nefes alıp verme sesinin içinde bulunduğunuz yere yayılmaya başladığını fark ediyorsunuz. Bakışlarınız karanlığın içinde sesin geldiği noktayı tam olarak tespit etmeye çalışsa bile, bulunduğunuz yerin yankılı bir ortam olması bunu imkansız kılıyor. Tam bu anda cızırtılar kesilip bir erkeğin boğaz temizleme sesini duyuyorsunuz.


“Ahheem… Ehhee… Oldu mu? Duyuluyor mu?”

“Evet, duyulabilir olmalı…”

“Ses kontrol… Bidibitbit! Oldu gibi, ha?”

“Bir-ki, üç… Se-ah-çe! Olmuş bence!”

“Ah, çoktan ses gidiyor gibi?”

“Sanırım."

İki erkeğin kendi aralarındaki konuşmalarına şahitlik etmiş olsanız bile, sizin nazarınızda anlamsız bu konuşmalara kendinizce tepkiler veriyor ve bu sözler üzerine düşünmeye başlıyorsunuz. Kulaklarınız hala hafifçe gelen nefes alıp verme seslerine odaklanmışken, bu seslerin ardındaki derin sessizlik, sanki konuşan iki kişinin bir kabahat işlemiş gibi birbirlerine baktıkları izlenimi yaratıyor zihninizde. Bakışlarınız hala sesin kaynağını arasa bile, bir anda nefes alıp verme sesleri kesiliyor ve ilk konuşan erkek bir kez daha söze giriyor.


“Merhaba! Ben, ismini şimdilik bilmenize gerek olmayan kişi. Ve sanırım fark etmiş olacağınız üzere, yanımda ismini bilmenize gerek olmayan bir diğer kişi daha var! Ama merak etmeyin, bizler dostuz!”

“Tamam… Kafanız karışık olabilir veya burada ne aradığınızı düşünüyor olabilirsiniz. Ama düşünmeyin. Çünkü bunu bulamayacaksınız. Gerçi biz de neler olup bittiğinden tam emin değiliz!”

“Öyle demesene! Dostlarımıza güven aşılamazsak bize nasıl yardımcı olacaklar?”

“Ah, doğru! Bize güvenin dostlarımız, çünkü bizler- … Bir saniye… Kıyafetleri yok?”

“Teknik bir sıkıntı, sorun değil! Bunca yıl kıyafetli gezmelerinin bir faydasını görmüşler midir dersin?”

“Yine de kıyafetli olmalarını tercih ederdim. En azından şu erkek olanların… Şununkine baksana!”

“SANSÜR! Eksik parça bu olabilir! Ya da bilerek eksik bırakılmış parça.”

“Ehhe… Konuya gelirsek… Konu… Konu… Ha! Tabi! Açıklasana!”

“Dostlarım… Burada bizimle olduğunuz için gerçekten çok mutluyuz. Eminim ileride burada olduğunuz için sizler de çok mutlu olacaksınız. Ancak şimdilik ba~~zı sıkıntılarla karşılaşabilirsiniz. Ama merak etmeyin, bu sıkıntılar sonraki ba~~zı sıkıntıların hiç var olmamasını sağlayacak. Böylece ba~~zı sıkıntısız ortamlar yaratıp sıkıntısız yaşamlar oluşturabiliriz. Karışık mı oldu?”

“Sanırım. Neyse… Ne derler bilirsin-”

“Evet bilirim! Şimdi gözlerinizi koruyun, çünkü~~ Üç… İki… Bir… Ve~~ Işık!”

Bir anda içinde bulunduğunuz yer aydınlığa kavuşurken, ilk defa sarı taş duvarlar arasında olduğunuzu fark ediyorsunuz. Işığın kaynağı hiçbir şekilde kendini belli etmese bile, dört duvar arasında sıkışmış bir halde olduğunuzu görüyorsunuz. Kiminizin geniş, kiminizin dar olmasına rağmen, her biriniz etrafı tamamen kapalı duvarlar içinde buluyorsunuz kendinizi. Tam bu esnada ise, sesi bir kez duyuyorsunuz kulaklarınızda.


“Şimdi şöyle yapıyoruz. Sizler, önce üstünüze bir şeyler giyin. Sonra da açılan kapılardan devam edin. Bakalım her şey yolunda gidecek mi!?”

“Demek başlıyoruz, ha? Sence her şey yolunda olacak mı?”

“Yayındayız, yayında! Hiçbir sorun olmayacak, güven bana! Şu kıyafetleri yolla, hadi!”

“Tamam, hallediyorum.”

Sesler kesildiği anda, tam önünüzde bir anda beliren parlak sandık kendiliğinden açılıyor ve içinden üzerinize uygun ve kendinizi bildiğiniz kıyafetler bulunuyor. Bu kıyafetleri almanızın ardından ise, bir anda var olan sandık ışıklara kavuşarak yok oluveriyor! Tüm bu anlamsızlıklar içerisinde kıyafetlerinizi giymeye başladığınız esnada ses bir kez daha duyuluyor.


“Bir sorun var…”

“Ne oldu ki?”

“Şu kızıl ve mavi saçlı kız… Aynı yere düşmüş gibiler!”

“Nasıl? Bir bakayım…”

“…”

“…”

“…”

“Evet, neyse… Bu da ayrı bir tecrübe olur.”

“Hadi başlayım artık. Heyecanlandım!”

“Sorma ya, ben de! Şunu kapat da, sesimiz gitmesin.”

“Tamam.”

Bir anda sesler sanki bıçakla kesilmiş gibi yok olurken, dört duvarın arasında sıkışmış bir halde ve kafanızda dönen sorularla öylece kalakalıyorsunuz. Ancak bir şekilde, içinde bulunduğunuz tüm bu durumun pek de beklenen türden olmadığını anlayabiliyorsunuz. İşin vahim kısmı ise, bir şekilde varlığınızı hissediyor olsanız bile, tüm bu konuşmaların tamamen gerçek dışı bir tonda kulağınıza çalınması, bundan sonra olacaklar konusunda istemsizce tedirgin olmanıza neden oluyor. Ve tam bu esnada, hemen önünüzde duran duvarın sanki büyülü bir şekilde ışıldamaya başladığını ve ardından yok olduğunu görüyorsunuz. Tüm duvar bir anda yok olurken, duvarın ardında sizi karşılayan başka bir karanlık buluyorsunuz.

Haritadaki Konumlarınız
Image
Bu hesaba atılan özel mesajlar kontrol edilmemektedir.
User avatar
Seraph
Posts: 99
Joined: 05 Dec 2023, 21:09

28 Feb 2024, 19:06



Kasvet ve tuhaf bir yakınlık hissettiren karanlığa ansızın açtı gözlerini. Her şey ne tam olarak hatırladığı gibi, ne de tamamen alakasız gözüküyordu. Buz mavisi gözlerini istemsiz şekilde parlak duvarlarda gezdirdi Seraph. Karanlığın en sade ve en şık tonları ile dans edercesine sırıtığı bu nahoş tezatlık, tuhaf bir şekilde otantik ve nostaljik hissettiriyordu. Anlık bir refleks ile gerinmek için kollarını iki yana açtığında, her zamanki bol ve hafif perçemli ceketinin kadife dokusunu dirseklerinde hissetmediğini fark etti.

"Hımmm... normalde pijamasız uyumazdım halbuki.."

Yerinde hafifçe doğrulurken kafasını sağa sola çevirip etrafa baktı. Kendisi ile hemen hemen aynı boy ve kilodaki, kızıl saçlı kadına kilitledi bakışlardı. Onun da çıplak olmasının adil olduğunu düşündü önce, fakat vücut hatlarını incelediğinde bazı şeylerin ise adil olmadığını fark etti dudaklarını büzerek. Yerden tamamen kalktığında duvarlara bir kez daha baktıktan sonra kadının yanına doğru yürüdü.

"Neden seninle çıplak şekilde bu odada uyandım bilmiyorum ama, kadere karşı gelip iblis lordunu kızdıracak değilim."

Gülümseyerek dudaklarını yaladı. Ardından gözlerini kızıl saçlı kadının göğüslerinden ayırmadan yavaş adımlarla ona doğru yürürken, bir yandan da hafif dağınık şekilde saçını topluyordu. Aludir üssünde yaşama şansı olmayan şeyleri tatmak için en uygun yer elbette iblis diyarıydı. Nefes alış verişleri hızlanırken kadına doğru yürümeye devam ediyordu, fakat bir anda göklerde duyulan adamların sesleri, ardından da önlerinde beliren kıyafet sandığı ciddi anlamda tadını kaçırmıştı. Kollarını göğsünde birleştirdi ve tek kaşını kaldırarak memnuniyetsiz bir şekilde yukarı baktı.

"Öyle olsun.. bugün değil."

Sandıktaki siyah ve kasvetli kıyafetleri üzerine geçirirken adamların konuşmalarını dinledi. Duyduğu hiçbir şey Seraph'ı şaşırtmıyordu, ne de olsa Aludir'lerin bir kısmının gerçekten de işlevsiz orospulardan oluştuğunun farkındaydı. Araştırma bölüğünün, sırf çalışıyor görünmek için götlerinden uydurduğu projelerden biri olmalıydı bu. Adamların konuşması bittiğinde kadına baktı tekrar.

"Beraber ilerleyelim. Şurdan düüüüüümdüz gidersek bir yere varırız sanırım bence galiba umarım. Bu arada Seraph ben. Saçların da süpermiş."

Elini uzattı. Görebildiği tek gidiş noktasına doğru ilerleyecekti.



KÜNYE
İsim: Seraph
Cinsiyet: Dişi
Yaş: 23
Boy: 165
Kilo: 48
Sınıflar: Toplayıcı / Saldırgan / Elementalist
İtibar: 5
Mevcut GP/AGP/İGP: 15/0/15
Mevcut Para: 1.000

PROFİL
Güç: 1
Dayanıklılık: 2
Çeviklik: 2
İrade: 4
Zeka: 1

Aludir Statları
Görü: 1
Hakimiyet: 3
Mevcudiyet: -
KÜNYE
İsim: Vagrut
Cinsiyet: Erkek
Boy: 175
Kilo: 75
Tür: Hortlak
Yatkın Olduğu Teknik Sınıfı: Normal
Yatkın Olduğu Element: Karanlık / Toprak (Elemental)
Seviye: Razguk

PROFİL
Varlık: 4
Güç: 8
Dayanıklılık: 6
Çeviklik: 3
Arun: 2
Duren: 2
İrade: 6

YETENEKLER

Saf Öfke

TEKNİKLER

İBLİSİN ÜZERİNDE TAŞIDIĞI EKİPMANLAR/EŞYALAR

-
User avatar
Dina
Posts: 158
Joined: 13 Nov 2022, 05:50

01 Mar 2024, 03:39

Bir bulutun içerisinde seyahat ediyormuşcasına hafifti bedeni. En son gözlerini karanlığa dalmak adına kapattığında, titreyen vücudunun ısındığını ve kendi kendine hareket ettiğini fark etmişti. Karanlığa açmaya alıştığı göz kapakları, bu sefer bir o kadar gerçek başka bir zifiriye kapı aralamıştı. Dokusu, tadı ve nefesi olan bir gerçeklikti bu. Bir rüya olduğundan adı kadar emin olsa dahi, karanlığın git gide yerini netliğe ve hayatın içtenliğine bıraktığını fark ediyordu. Nefes alıyor, hissediyor ve bir şeyleri algılayabiliyordu. Sis perdesinin dağıldığını ve artık bulutların üzerinde olmadığını anlaması uzun sürmedi. Gerçeklik çırılçıplak bir şekilde önünde vuku bulurken, kendi bedeni de bundan farksız değildi. Farkındaydı olan bitenin. Garip bir rüyanın tam ortasında, hiç yaşamadığı bir şeyi yaşayacaktı. En azından eğlenceli olacağını biliyordu.

Yaşama refleksi en ilkel içgüdüsüydü Dina'nın. Kendisini iyice yokladı. Narin tenine dokunduktan sonra ellerini başka yerlerinde dolaştırdı. Biraz bacaklarını açtı ve ürkek bir ceylan gibi yavaş yavaş bir şeylerin orada olup olmadığını kontrol etti. Dokunabildiği kadar gerçek, gerçekliği kadar haz vericiydi. Her şeyin tamam olduğunu anladığı an gözlerini ovuşturdu. Yüzü gülüyordu. İlginçliğe açtığı gözleri yine ilginç bir şekilde etrafı tarıyor ve hiç bir korku emaresi göstermeyen suratı ile etrafı anlamlandırmaya uğraşıyordu. Ancak nafile. Karanlık. Onunla dost olmayı öğrenmişti ne de olsa.

Cızırtılarla dolu sesler kulağına iliştiği an tekrar ilkel içgüdüleri devreye girmişti. Bedenini kasmış ve etrafını taramaya başlamıştı. Cızırtılar yerini nefes alış verişlerine bıraktıkça o da kalbinin hızlandığını fark ediyordu. Yankı, sesin kaynağını bulmasını oldukça zorlaştırıyordu. Ardından bir ses yakaladı. Net bir erkek sesi. Sonrasında bir başka erkek sesi. Bir muhabbet. Sonunda, yaşadığını anlamıştı. Eğer uykusunda öldürülmediyse, bu geldiği yer de Aludir cenneti değil ise; gerçeklikten bir o kadar uzak; ancak yaşam kadar gerçeklik barındıran bir rüyaya yelken açmıştı. Dinledi. İki erkeğin muhabbetinden pek bir şey çıkaramamış olsa da tekrardan yaşamında önemli bir yer edinmiş olan planlardan birinin merkezindeydi. Bunu rahatlıkla anlayabiliyordu. İki erkek, dostlar. Başkaları da var. Büyük ihtimalle başka Aludirler. Aynı rüyayı mı paylaşıyorlar? Tam olarak neredeler? Biraz komiklik. Herkes onun gibi çıplak. Ardından bir geri sayım. Sonrasında ise aydınlığın o iç burkan ferahlığı. İçi burkulmuştu zira karanlıkta daha güvende hissettiğini farketmişti. Neticede, saklanabileceği bir boşluktu o. Ancak şimdi önünü daha rahat görebiliyordu. Duvarlara dikkat kesildi. Sarı, taştan yapılmış duvarlar. Ortam oldukça dardı. İkilinin muhabbeti ise sürüyordu. Ardından önünde beliren sandığa dikkat etti. Ne zamandır oradaydı? Birden bire gelmiş olsa gerek. Birisinin bu kadar kolay bir şekilde onu yönlendirebilecek olması, inanılmaz derecede sinir bozucuydu. Lakin bir o kadar ilginçti. Merak ediyordu. Ne amaçla buradaydı... Ne kadar burada kalacaktı? Dina, bunun bir deney mi yoksa bir oyun mu olduğunu bilmiyordu. Her iki şekilde de, merakını dindirebileceğini biliyordu.

Sandığın içindeki kıyafetleri hiç hız kesmeden giymeye başladı. Pek sorgulamadı zira bunlar kendi kıyafetleriydi. Bilinçaltının bir ürünü olsa gerek. Bu soyut evrenin bir parçası olduğunu biliyordu. Bilinci buraya ait gibiydi. Ancak kontrol onda değildi. Bu noktada bir şeyler yapamayacağını, en azından şimdilik biliyordu. Dinlemeye devam etti. Başlangıç düdüğü çalınmış gibiydi. Neye başlayacağı konusunda bir fikri olmasa dahi duvarların parlayarak yok oluşu onu biraz tedirgin etmişti. Burada gerçekten hiç bir kontrolü yoktu. Hep piyon gibi hissettiği konusunda üzülürdü lakin şu an bu acıyı daha net yaşıyordu. En azından, karanlığa ilk adımı atmadan önce kafasında bir şey netti. Eksik bir parçadan bahsetmişlerdi esprili bir şekilde. Burayı kusursuz hale getirecek bir parça mı? Bir ödül mü? Yoksa bir çıkış anahtarı mı? Bilmiyordu. En azından bu oyunun anahtarının ilerlemek olduğunu anlamıştı. Dina, hiç bir zaman karanlığa adımlamaktan korkmamıştı. En iyi bildiği şeyi yaptı. Ellerini ileri uzattı. Karanlığın el verdiği ölçüde ilerleyecekti yavaş adımlarla. Görüş mesafesi düşer ve bir yere çarparsa diye ellerini ilerlediği esnada önünde tutmaya devam edecek ve yavaş yavaş ilerleyecekti. Bu esnada bilincini kontrol etmenin vakti de gelmişti. Zira kendi zihni ve bedeni buradaysa, içindeki vahşi gerçeklik de burada bir yerde olmalıydı. Şimdi onun kapısını çalmanın, yoklamanın zamanıydı. İlerlemeye devam etti, dümdüz.

"Vybukh, nerede olduğumuzu biliyor musun? Buraya nasıl geldik? Sende burada mısın?"
Image
Karakter - Künye
Image
İsim: Dina
Cinsiyet: Kadın
Yaş: 21
Boy: 165
Kilo: 48
Sınıflar: Toplayıcı - Saldırgan - Elementalist
Mevcut GP/AGP/İGP: -
Mevcut Para: 9.550
İtibar: 6


Profil
Güç: 1
Dayanıklılık: 2
Çeviklik: 3
İrade: 6
Zeka: 7

Aludir Statları
Görü: 4
Hakimiyet: 6
Mevcudiyet: 2

Ekipmanlar/Eşyalar
-
İblis - Künye
Image
İsim: Vybukh
Cinsiyet: Erkek
Boy: 2.25
Kilo: 217
Tür: Yaratık
Seviye: Razguk

Profil
Varlık: 5
Güç: 6
Dayanıklılık: 8
Çeviklik: 6
Arun: 7
Duren: 4
İrade: 5

Yetenekler
Element Yaratıcısı

Teknikler

Azgın Canavar - C Rank
Misket Bombası - C Rank
Kuyruk Kırbacı - B Rank

Ekipmanlar/Eşyalar
Bel Çantası
3 adet Cam Fanus
2 adet Yağ Matarası
40 adet Demir Bilye
User avatar
Gadiel
Aclanian Aludir
Aclanian Aludir
Posts: 198
Joined: 05 Jun 2023, 02:04

04 Mar 2024, 10:38

Uyku, tüm hükmüyle onu sarmalamış koca bir yılan gibi hissettirdi ona ilk başta. Uykuya daldığı o an ile gözlerini açtığı bu o an arasındaki bağlantıyı ilk birkaç saniye sağlayamadı. Usulca etrafında dolanan bakışları ilk anda bulunduğu ortamı algılayamamasının bir sonucuydu. Birkaç kez göz kapaklarını hızlıca kapatıp açtı ve bir kez daha etrafına baktı. Halen tam olarak bulunduğu ortamı idrak edemediğini fark ettiğinde, çareyi gözlerini elleriyle ovuşturmakta buldu. Derin bir nefesle dolan ciğerlerini gene derin bir içle boşalttı.
Şaşkınlık ile etrafına baktı.

Ardından sesler kulağına doğru doldu. Birbirleri arasında konuşan iki cızırtı dolu sese ilk başta anlam veremedi. Daha sonra kendi kendine bu aralar hiçbir şeye anlam veremediğini düşünerek çokta bunun üzerine düşünmek için kafasını yormadı.

Seslerden bir tanesi çıplak olduklarını belirttiklerinde en başından beri kontrol etmeyi ihmal ettiği vücuduna göz ucuyla baktı ve bir anda özel bölgeni hışımla kapattı. Anadan üryan çıplak olmak ve birileri tarafından izlendiğini hissetmek onu o an oldukça rahatsız etti ve inanılmaz bir utançla etrafına baktı.

Daha sonra utanç yerini kızgınlığa bıraktı ve; “Piç kuruları. Sizde kimsiniz?” diye yüksek sesli bir şekilde hayıflandı.

Ardından bir anda önünde beliren sandıktan çıkan kıyafetleri bir hışımla giydi ve kulağına karmaşık gelen sesleri dinledi. Seslere anlam vermekte zorlansa da çok dikkat etmedi. Ne söylerse söylesinler şu an söyledikleri her şey ona karmaşık gelecekti. Bundan dolayı etrafına bakındı. Dört duvar arasına sıkışmış, sarı taş duvarlar arasındaydı an itibari ile. Neden burada olduğunu sorguluyor olsa da buna bir cevap bulamıyordu.

Sesler kesilince;

“Nueamsa.” Diye fısıldadı. “Beni duyuyor musun? Neler olduğuna dair bir fikrin var mı?” diyerek sürdürdü konuşmasını.
Image
KARAKTER
KÜNYE
İsim: Gadiel (Gad’iil)
Cinsiyet: Erkek
Yaş: 25
Boy: 1.72
Kilo: 70
Sınıflar: Sezici - Dengeli - Elementalist
İtibar: 7
Mevcut GP/AGP/İGP: AGP 10 / İGP 5
Mevcut Para: 3.000 Aclania Pulası

PROFİL
Güç: 7
Dayanıklılık: 7
Çeviklik: 7
İrade: 16
Zeka: 7

Aludir Statları
Görü: 10
Hakimiyet: 8
Mevcudiyet: 4

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
İBLİS
KÜNYE
İsim: Nuemsa (Hırçın Çocuk)
Cinsiyet: Kadın
Boy: 172
Kilo: 26
Tür: Peri
Yatkın Olduğu Teknik Sınıfı: İllüzyon
Yatkın Olduğu Element: Işık – Doğa (Elemental)
Seviye: Razguk

PROFİL
Varlık: 7
Güç: 4
Dayanıklılık: 8
Çeviklik: 4
Arun: 13
Duren: 13
İrade: 5

YETENEKLER
Çaresiz Haykırış

TEKNİKLER
Kutsal Boynuz (A seviye)
Kör edici Işık (C seviye)
Peri Dokunuşu (D seviye)
Öfkeli Peri (C seviye)
Doğanın Yargısı (A-rank / Karakteristik teknik)

İBLİSİN ÜZERİNDE TAŞIDIĞI EKİPMANLAR/EŞYALAR
User avatar
Zenahpuryu
Aclanian Aludir
Aclanian Aludir
Posts: 297
Joined: 17 May 2022, 20:29

04 Mar 2024, 10:47

Akşam yazacağım.
Image

KÜNYE
İsim: Zenahpuryu
Cinsiyet: Erkek
Yaş: 20
Boy: 1.98
Kilo: 98
Sınıflar: Toplayıcı - Saldırgan - Savaşçı
Mevcut GP/AGP/İGP: 0 GP / 0 AGP / 5 İGP
Mevcut Para: 13250
İtibar: 8

PROFİL
Güç: 10
Dayanıklılık: 10
Çeviklik: 10
İrade: 15
Zeka: 8

Aludir Statları
Görü: 11
Hakimiyet: 6
Mevcudiyet: 7

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar

Şarap Matarası (1 Litre Bal Şarabı)
KÜNYE
İsim: Shyrlonay
Cinsiyet: Erkek
Boy: 1.10
Kilo: 90
Tür: Ejderha
Seviye: Razguk

PROFİL
Varlık: 13
Güç: 6
Dayanıklılık: 6
Çeviklik: 5
Arun: 8
Duren: 2
İrade: 9

YETENEKLER

Korkulu Bakış

TEKNİKLER

Metal Ejderinin Öfkesi (5. Düzey)
Metal Ejderinin Onuru (1. Düzey)
Keskin Metal
Metal Hükümdarının Silüeti
Hükümdar (0. Düzey)

İBLİSİN ÜZERİNDE TAŞIDIĞI EKİPMANLAR/EŞYALAR
User avatar
Esther
Aclanian Aludir
Aclanian Aludir
Posts: 251
Joined: 17 May 2022, 16:06

04 Mar 2024, 12:12

Birkaç saate yazmış olurum.
Image

KÜNYE
İsim: Esther
Cinsiyet: Kadın
Yaş: 22
Boy: 178
Kilo: 54
Sınıflar: Etkileyici - Defansif - Elementalist
Mevcut GP/AGP/İGP: 0/40/0
Mevcut Para: 8000
İtibar: 7

PROFİL
Güç: 10
Dayanıklılık: 10
Çeviklik: 9
İrade: 20
Zeka: 10

ALUDİR STATLARI
Görü: 5
Hakimiyet: 10
Mevcudiyet: 13

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar

---------------------------------------------------

Image

KÜNYE
İsim: Dia (Masum kişi/kişiler anlamına gelmektedir)
Cinsiyet: Kadın
Boy: 1.02
Kilo: 20
Tür: Peri
Seviye: Razguk

PROFİL
Varlık: 8
Güç: 5
Dayanıklılık: 6
Çeviklik: 6
Arun: 9
Duren: 6
İrade: 10

YETENEKLER
Tatlı Tebessüm

TEKNİKLER
Peri Dokunuşu (5. Düzey)
Peri Salınımı
Rüzgarlı Gün (5. Düzey)
Mutlak Olan (Karakteristik Teknik) (2. Düzey)
Peri Kabusu


İblisin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
-
User avatar
Esther
Aclanian Aludir
Aclanian Aludir
Posts: 251
Joined: 17 May 2022, 16:06

04 Mar 2024, 12:29

Zifiri karanlıkta, üzerinde tek parça dahi kıyafet olmaksızın gözlerini açmasıyla birlikte kısa süreli bir kalp krizi geçirdi. Buraya nasıl veya neden geldiğini hatırlamıyor oluşu genç kızı rahatsız etse de bu düşünceleri kafasından atarak hızlıca harekete geçti. Önce uzandığı zeminden kalkarak yere birkaç kez yavaşça vurdu. Ayak tabanlarının zeminle temas ettiği anda çıkardığı ses, zeminin betondan yapıldığını anlamasına vesile olmuştu. Hemen ardından dümdüz ilerleyerek bir duvara erişmeyi umsa da duyduğu cızırtılı ses etrafta yankılanmaya başlayınca duraksadı. Cızırtılar kısa bir süre sonra yerini iki kişinin sesine bıraktı. Alaycı bir ses tonuyla konuşan ikiliyi kısa bir süre dinledikten sonra ışıklar açıldı.

Etrafı sarı taş duvarlarla çevrilmiş, nereden geldiği belli olmayan ışıklarla kaplı bir odada olduğunu fark etti. Görünürde herhangi bir çıkış olmadığını görmesi ilk aşamada kendisini rahatsız etse de içinden bir his buradan çıkabileceğini söylüyordu. Nitekim kısa bir süre sonra önünde beliren sandık ve adamların konulmaları bir nevi bu düşüncesini kanıtlar nitelikteydi.

Esther sandıktan kıyafetleri alıp üzerine geçirdiği vakit sandık bir anda ortadan kayboldu.

Esther seslerin kesilmesinin ardından odadaki çıkıştan dışarıya doğru ilerlemeye başladı. Burada kendisi haricinde birileri olduğunu biliyordu ve onlardan olabildiğince uzak durması gerektiğini hissediyordu.
Image

KÜNYE
İsim: Esther
Cinsiyet: Kadın
Yaş: 22
Boy: 178
Kilo: 54
Sınıflar: Etkileyici - Defansif - Elementalist
Mevcut GP/AGP/İGP: 0/40/0
Mevcut Para: 8000
İtibar: 7

PROFİL
Güç: 10
Dayanıklılık: 10
Çeviklik: 9
İrade: 20
Zeka: 10

ALUDİR STATLARI
Görü: 5
Hakimiyet: 10
Mevcudiyet: 13

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar

---------------------------------------------------

Image

KÜNYE
İsim: Dia (Masum kişi/kişiler anlamına gelmektedir)
Cinsiyet: Kadın
Boy: 1.02
Kilo: 20
Tür: Peri
Seviye: Razguk

PROFİL
Varlık: 8
Güç: 5
Dayanıklılık: 6
Çeviklik: 6
Arun: 9
Duren: 6
İrade: 10

YETENEKLER
Tatlı Tebessüm

TEKNİKLER
Peri Dokunuşu (5. Düzey)
Peri Salınımı
Rüzgarlı Gün (5. Düzey)
Mutlak Olan (Karakteristik Teknik) (2. Düzey)
Peri Kabusu


İblisin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
-
User avatar
GM - Dimensio
Game Master
Game Master
Posts: 1852
Joined: 31 Jan 2022, 13:20

04 Mar 2024, 12:35

Seraph; Yanındaki kızıl saçlı kıza karşı kurduğun cümlelere karşılık, boş iki bakış dışında hiçbir şey elde edemiyorsun. Ardından ise, sanki ondan sonsuza kadar bir cevap gelmeyeceğini düşünerek ileriye doğru uzattığın ellerinle ileriye doğru hareketlenmeye başlıyorsun. Odanın içindeki ışıkların açılmasıyla birlikte, önünde yok olan duvara doğru ilerliyor ve kendini karanlığa bırakıyorsun.

Karanlığa giriş yaptığın anda, gizemli bir şekilde bulunduğu yer bir anda aydınlanıyor ve sarı duvarlar bir kez daha senin adına görünür oluyor. Sağ ve sol taraf tamamen duvarla çevrilmiş gibiyken, önündeki ve ardındaki açıklığı hissedebiliyorsun. Her ne kadar önün halen karanlık olsa bile, adımlamaya başlamanla birlikte ışığın bir şekilde seni takip ediyor olması, adımlarını da aralıksız atmana neden oluyor. Ancak yarım dakika kadar sonra, bir anda karanlığın sağına ve soluna da yayıldığını görebiliyorsun. Bu da sana tam olarak bir yol ayrımına geldiğini işaret ediyor.

Dina; Önünde yok olan duvardan karanlığa doğru ilerleme başlıyorsun. Ellerini ileriye doğru uzatarak kendine bir yol açmayı hedeflemiş olsan bile, karanlığa adım attığın anda bir anda ortama ışığın gelmesi, bu hareketini gereksiz bir hale getiriyor. Adımlarınla birlikte sadece sarı duvarları ve boş bir koridoru görsen bile, ışığın bir şekilde seni takip etmesi şimdilik işine yarayan bir durum gibi görünüyor. Ancak koridorun ucunun karanlık olması, halen adımlarının nereye varacağı konusunda seni şüpheye düşürüyor. Bu sıralarda Vybukh’a seslendiğinde ise, Vybukh hırıltılı bir şekilde zihninde dile geliyor ve“Buradayım elbette et parçası! Halimle dalga mı geçiyorsun yoksa? Nereye düştüğümüz konusunda da bir fikrim yok, sivri zekanla halledersin!”diyor.

Vybukh’un bu cümlelerinin ardından yaklaşık yarım dakika kadar yürümenin sonunda ise seni takip eden ışıkla birlikte, tam bir karanlığın ortasında kalıyorsun. Bu ana kadar sağında ve solunda sarı duvarlar olsa da, şu anda bu duvarların olmaması bir yol ayrımına geldiğini ve dört yöne de gidebileceğini sana gösteriyor.

Gadiel; Her ne kadar hayıflansan da, konuşan kişilerin kim olduklarını alenen açıklamayacakları yönündeki fikrin birkaç saniye içinde gerçeğe de dönüşüyor. Seslerin kesilmesiyle birlikte, önünde açılan duvara rağmen etrafına bakınıyor ve bu esnada Nuemsa’ya sesleniyorsun. Nuemsa, zihninin içindeki karanlığı aralayan sesiyle konuşmaya başladığında ise“Hiçbir fikrim yok Gadiel. Ancak bu iyi hissettirmiyor.”demekle yetiniyor.

Esther; Önünde açılan duvara doğru ilerlemeye başlıyor ve kendini karanlığa bırakıyorsun. Bu esnada, bulunduğun noktada bir anda ışığın adeta yoktan var olması, çevrenin bir parça aydınlanmasına olanak sağlıyor. Adeta iki kişinin yan yana yürümesinin imkansız olduğu bir koridorda kendini buluyor, sağında ve solunda bulunan sarı taş duvarlara karşın önünde ilerleyebileceğin bir karanlık olduğunu görüyorsun. Karanlığa doğru her attığın adım, bulunduğu yeri aydınlatmaya yetse bile, sonunda karanlığın sağ tarafına doğru ilerlediğini ve önüne sarı taş duvarın çıktığını görüyorsun. Bu yolu takip etmenin ardından ise, bir süre sonra sarı duvarlar bir kez daha karşına çıkıyor ve bu kez sağında ve solunda karanlığı görüyorsun. Bu durum da sana bir yol ayrımına geldiğini gösteriyor.

Off Topic
Etkinlik konusuna ilişkin bilgilendirmede de belirtildiği üzere, etkinlik konularında bildirilmiş pasiflik bulunmamaktadır.

Theo, Zenahpuryu ve Diniel pasiflik uyarısı almış durumdadırlar ve oldukları yerde durdukları kabul edilmiştir.
Bu hesaba atılan özel mesajlar kontrol edilmemektedir.
User avatar
Seraph
Posts: 99
Joined: 05 Dec 2023, 21:09

04 Mar 2024, 21:25



Daha önce kötü geçen randevuları olmuştu muhtemelen, hatta birkaç kez de olsun reddedildiğini tahmin ediyordu. Fakat muhtemelen iki hayatında da böylesine hayaletlenmemişti. Kızıl saçlı kadının ölü veya komada olmasını diledi. Tek mantıklı açıklaması bu olabilirdi. İlerledi. Yavaş başlayan adımları, ritmik bir şekilde koşu temposuna gelmişti kısa süre içinde. Klostrofobik hissetmiyordu, hatta etrafın ışıklandırmasını sevdiği bile söylenebilirdi.

"İblis frekansı deneme bir iki! Alo Alo... Mavi civcivden kırmızı kaplana. Ses deneme SSSSE. SE. VAGRUT ORDASIN Dİ Mİ????"

Koşmaya devam ederken yolun sonunun nereye çıkacağını hiç düşünmemişti, fakat tam ortadan ikiye ayrılmasını gerçekten beklemiyordu. Birkaç saniyeliğine durdu. Kafasını önce sağa, sonra sola çevirdi. Verdiği kararların sonuçlarını öngörebilen biri değildi, bu yüzden böylesine körleme bir ikilemde kalmak Seraph için bir dezavantaj sayılmazdı.

"Bana bak! Ben ekibin beyniyim, sen kaslarısın. Anlaşıldı mı? Üzerimize bağırarak koşan bir şeyler görürsen yumrukla. Veeeee sağdan gidiyoruz."

Sağ taraftaki boşluğa doğru aynı hızla koşmaya başladı.

KÜNYE
İsim: Seraph
Cinsiyet: Dişi
Yaş: 23
Boy: 165
Kilo: 48
Sınıflar: Toplayıcı / Saldırgan / Elementalist
İtibar: 5
Mevcut GP/AGP/İGP: 15/0/15
Mevcut Para: 1.000

PROFİL
Güç: 1
Dayanıklılık: 2
Çeviklik: 2
İrade: 4
Zeka: 1

Aludir Statları
Görü: 1
Hakimiyet: 3
Mevcudiyet: -
KÜNYE
İsim: Vagrut
Cinsiyet: Erkek
Boy: 175
Kilo: 75
Tür: Hortlak
Yatkın Olduğu Teknik Sınıfı: Normal
Yatkın Olduğu Element: Karanlık / Toprak (Elemental)
Seviye: Razguk

PROFİL
Varlık: 4
Güç: 8
Dayanıklılık: 6
Çeviklik: 3
Arun: 2
Duren: 2
İrade: 6

YETENEKLER

Saf Öfke

TEKNİKLER

İBLİSİN ÜZERİNDE TAŞIDIĞI EKİPMANLAR/EŞYALAR

-
User avatar
Theo
Posts: 161
Joined: 15 May 2022, 21:39

04 Mar 2024, 21:27

Ne olduğu hakkında bir fikrim yok ama acayip mutluyum. Dün gece yatmak için kafamı yatağa koydum ama şimdi bambaşka bir yerde bambaşka bir şekilde uyandım. Bu bilinmezlikten çok fazla eğlenceli şeyler çıkacağını düşünüyorum. Üzerimde hiçbir giysi olmaması ilk etapta beni biraz tedirgin edip şaşırmama sebep olsa da hızlı bir kontrol ile her vücut parçamın yerli yerinde olduğundan emin olduktan sonra artık maceraya çıkmaya hazırım.

Etrafta belli belirsiz cızırtı seslerinden sonra yalnız olmadığımı anladım. Burada olan diğer kişilerde benim gibi neden burada oldukları hakkında bir fikirleri yok veya olmadığı hakkında numara yapıyorlar. İşlerin giderek ilginçleşmesi hoşuma gitmeye başladı.

Cızırtılardan sonra iki erkek kendi aralarında konuşmaya başladılar. Genel olarak kendi aralarında yaptıkları küçük bir girişten sonra ışıkları yaktılar. ışık sayesinde sarı dört duvar arasında bir yerde olduğumu görüyorum. Etrafı incelemeye fırsatım olmadan konuşan arkadaşlar sayesinde önümde parlak bir sandık belirdi. Sandıktaki giysileri giydikten sonra ise sandık aniden yok oldu. Bizimle konuşan arkadaşlar bunu nasıl yapıyorlar emin değilim ama ya çok güçlüler ya da bizi çok iyi kandırmayı başardılar. İblisler ve Aludirlerin olduğu yerde hiçbir şeye artık şaşırmam diyordum ama yoktan bir şeyler var edip tekrardan yok etme çok ilgimi çekti. Bunun nasıl yapıldığını öğrenebilirsem çok değişik şekillerde kullanabilirim.

İkilinin konuşması bittikten sonra sarı duvarlar önce parlayıp ardından da yok oldular. Bu kadar konuşmayı sadece bize kıyafet vermek için mi yaptılar anlamadım. Tekrardan etrafın karanlık olmasından ise rahatsız oldum. Bu yüzden olduğum yerde boş boş beklemektense etrafı keşfetmek için yürümeye karar verdim. Belki konuşan arkadaşları bulabilirsem şu numaraları nasıl yaptıklarını öğrenebilirim. Karanlıkta ne yöne gittiğim çok da önemli değil ama yine de etrafa bakarak herhangi bir aydınlık fark edip fark etmediğime bakacağım. Aydınlık bir yer fark edersem oraya doğru gideceğim. Yok eğer her taraf zifiri karanlık ise dikkatli bir şekilde sabit bir yöne doğru gitmeye çalışacağım. Etraf karanlık olsa bile eninde sonunda bir yere veya duvara denk gelirsem daha rahat bir şekilde ilerleyebileceğimi düşünüyorum.
Image
Karakter
KÜNYE
İsim: Theo
Cinsiyet: Erkek
Yaş: 22
Boy: 1.80
Kilo: 80
Sınıflar: Elemantalist – Defansif- Toplayıcı
Mevcut GP/AGP/İGP: 0/5/90
Mevcut Para: 7000

PROFİL
Güç: 4
Dayanıklılık: 4
Çeviklik: 4
İrade: 6
Zeka: 8

Aludir Statları
Görü: 3
Hakimiyet: 3
Mevcudiyet: 6

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
İblis
Image
KÜNYE
İsim: Ghozza
Cinsiyet: Cinsiyetsiz
Boy: 1.20
Kilo: 20
Tür: Ruhani
Seviye: Razguk

PROFİL
Varlık: 3
Güç: 2
Dayanıklılık: 3
Çeviklik: 3
Arun: 7
Duren: 7
İrade: 5

YETENEKLER
Dehşetin Gülüşü

TEKNİKLER

İBLİSİN ÜZERİNDE TAŞIDIĞI EKİPMANLAR/EŞYALAR

Image
Locked

Return to “Geçmiş Etkinlikler”