Kalp atışların, gözlerini kapatarak yarattığın karanlığın içinde, kurtulduğun karanlıktaki dalgalanmaları anımsatır gibi hissettirmeye başlıyor. Ancak bu kez öncekinden farklı olarak, karanlık adeta kalp atışlarınla birlikte damarlarından vücuduna pompalanmaya başlıyor. Bu sayede, birkaç saniye veya belki asırlardır hissettiğin tüm o çaresizlik ve korku hislerinden hızlıca sıyrıldığını hissedebiliyorsun. Ancak bir hırıltı, tüm bu olması gerekenleri oldurmaz kılıyor. Zira kalp atışlarınla yarattığın bu yeni dünyada, zihnin hala iblislerin varlıklarıyla çalkalanıyor ve gözlerin yer yer istemsizce açılıp iblisler ile yüzleşiyor. Her bir yüzleşme yeni bir başlangıcı, her bir başlangıç da yeni bir çaresizlik ve korku doğuruyor. Fakat buradan yalnız olmadığını bilmek ve hepsinden önemlisi, tüm çaresizlik ve korkularına karşın kalp atışlarının hala daha artarak devam etmesi, sana ne kadar olursa olsun denemeni söylüyor.
Her bir denemenin ardından tek yapabildiğin bir şeylerin değişmesini ummak ve Melades’in söylediği gibi bir iblis bulmak oluyor. Ancak istemsiz açılan gözlerinle etrafına biraz bakındığında değişen hiçbir şeyin olmadığını görmek, seni adeta daha da kendine çekiyor. Gözlerini bir kez daha kapatıyor ve etrafından kendini soyutluyorsun. Fakat gözlerini her açışın, senin için yeni bir hayal kırıklığı oluyor. İblislerin halen var olduklarını ve tüm azgınlıklarıyla üzerine doğru gelmekte olduklarını görebiliyorsun. Bu durum içinde bulunduğun her iki karanlığın da güvensizlik yaratmasına neden olsa bile, tüm bunlar içten içe seni daha da kamçılıyor ve iblis bulma konusunda daha ümitsiz olmana neden oluyor. Bu ümitsizlik hissi ise, derinlerde gezinen çaresizlik ve korkunu şehvetli ellerle besliyor. Ancak denemekten vazgeçmenin sonun olacağını bildiğin için bir kez daha kendine kapanıyor ve kalp atışlarının tüm vücudunda hissetmeyi bekliyorsun.
Vücudun, artık neredeyse kalp atışlarına ayak uydurmaktan bitap düşüyor. Aklından geçirdiği iblis bulma düşüncesi, seni daha da sonu olmaz uçurumlara atıyor. Karanlığa dair anıların, kalp atışlarının sertliği ve Melades’in sözleri onlarca ve binler kez zihninde dönüp, hiç var olmamış gibi oluyor. Tutunabildiğin tek dalın, ısrarlı ve kararlı bir şekilde belki de binlerce yıldır belki de birkaç saniyedir seni hayatta tutan kalp atışların oluyor. Fakat kalp atışların hızlandıkça beliren ufak teklemeler, bin yıllık yorgunluğu ve bir saniyeye bile dayanamayan güçsüzlüğünü açığa çıkartıyor. Gözlerin bir kez daha açılıyor, hiç kapanmamayı arzular gibi. Bir kez daha iblisleri görüyor, son defa görmek ister gibi. Ve son kez kapanıyor gözlerin, hiç açılmamak ister gibi…
Her bir denemenin ardından tek yapabildiğin bir şeylerin değişmesini ummak ve Melades’in söylediği gibi bir iblis bulmak oluyor. Ancak istemsiz açılan gözlerinle etrafına biraz bakındığında değişen hiçbir şeyin olmadığını görmek, seni adeta daha da kendine çekiyor. Gözlerini bir kez daha kapatıyor ve etrafından kendini soyutluyorsun. Fakat gözlerini her açışın, senin için yeni bir hayal kırıklığı oluyor. İblislerin halen var olduklarını ve tüm azgınlıklarıyla üzerine doğru gelmekte olduklarını görebiliyorsun. Bu durum içinde bulunduğun her iki karanlığın da güvensizlik yaratmasına neden olsa bile, tüm bunlar içten içe seni daha da kamçılıyor ve iblis bulma konusunda daha ümitsiz olmana neden oluyor. Bu ümitsizlik hissi ise, derinlerde gezinen çaresizlik ve korkunu şehvetli ellerle besliyor. Ancak denemekten vazgeçmenin sonun olacağını bildiğin için bir kez daha kendine kapanıyor ve kalp atışlarının tüm vücudunda hissetmeyi bekliyorsun.
Vücudun, artık neredeyse kalp atışlarına ayak uydurmaktan bitap düşüyor. Aklından geçirdiği iblis bulma düşüncesi, seni daha da sonu olmaz uçurumlara atıyor. Karanlığa dair anıların, kalp atışlarının sertliği ve Melades’in sözleri onlarca ve binler kez zihninde dönüp, hiç var olmamış gibi oluyor. Tutunabildiğin tek dalın, ısrarlı ve kararlı bir şekilde belki de binlerce yıldır belki de birkaç saniyedir seni hayatta tutan kalp atışların oluyor. Fakat kalp atışların hızlandıkça beliren ufak teklemeler, bin yıllık yorgunluğu ve bir saniyeye bile dayanamayan güçsüzlüğünü açığa çıkartıyor. Gözlerin bir kez daha açılıyor, hiç kapanmamayı arzular gibi. Bir kez daha iblisleri görüyor, son defa görmek ister gibi. Ve son kez kapanıyor gözlerin, hiç açılmamak ister gibi…
“Ne sikim dönüyor lan burada?”
Bir anda açılan gözlerin ile birkaç metre önünde beliren 175 santim boylarında, kırmızı derisi olan, düzensiz bir diş yapısına sahip, gri dağınık saçları olan, gözlerinin akı sarıya dönmüş ve parlak kırmızı gözlere sahip, oldukça vahşi ve korkutucu bir görüntüye sahip iblisle karşılaşıyorsun. İstemsizce bir anda çekindiğin iblisin yüzündeki korkutucu ifadeye kalmak sebepsiz bir şekilde seni rahatsız ediyor. Az önce gördüğün ve üzerine gelmekte olan iblislerden dolayı halen daha bir tehlike altında olup olmadığını kontrol etmek için etrafını kolaçan ettiğinde, birkaç saniye önceki gördüğün iblislerden hiçbirinin yerinde olmadığını fark ediyorsun. Tıpkı Melades gibi… Karşındaki iblis ise, sinirli bir şekilde, her an sıradışı parmak yapısıyla seni parçalamak ve o çarpık dişlerini vücuduna geçirmek ister gibi bakışlarını sana kilitlemiş bir şekilde bekliyor.
Off Topic
Konuda pasiflik süresi 72 saattir.
Bu konuda Geri Sarım Kartı kullanılamaz.
Bu konuda Geri Sarım Kartı kullanılamaz.


