Elçi (Mihr)

User avatar
GM - Dimensio
Game Master
Game Master
Posts: 1852
Joined: 31 Jan 2022, 13:20

04 May 2023, 10:10

Şarap dolu şişeyi kulbundan kavrayıp elinle tarttığında, ağırlığının görünenden daha fazla olduğunu anlayabiliyorsun. Ancak bu ağırlığın esas kaynağının şarap değil, şişenin ta kendisi olduğunu hemen kavrıyorsun. Şişenin içine doğru baktığında ise, şarabın dibindeki tortuları görebiliyorsun. Bu tortular başta şarabı içme konusunda içinde şüphe uyandırmıyor değil. Ancak yine de, en azından şarabın tadını almak için bardağına doldurmaya başlıyorsun. Mümkün olduğu kadar yavaş bir şekilde ve tortuların bardağına gelmemesine dikkat ederek doldurduğun şarap şişesini Urilirn’e gösterdiğinde, yüzünü olabildiğince ekşiten Urilirn net bir şekilde şarap talebini reddediyor.

Bardağına şarabı doldurmanın ardından yavaşça tadını almak için ağzına doğru götürüyorsun. Elindeki kadeh burnuna yaklaştığı sırada içine dolduran ekşimsi bir koku başta hoş gelmese de, ardından çarpan aromatik kokuyla şaraba karşı iştahının arttığını söylemek mümkün oluyor. Yine de tereddütlerini ardından bırakmadan şarabından ufak bir yudum alıyorsun. Önce dilinde kekremsi bir ekşilik bırakan şarabın göründüğünden daha dolgun bir yapıda olduğunu anlıyorsun. Diline yerleşen ekşiliğin ardından bu kez ağzından yayılan şekerimsi ve keskin tat, tıpkı şarabı kokladığın zamandaki gibi diğer bir yudum için seni heveslendiriyor. Tam bu esnada Urilirn ile göz göze geliyorsun ve sanki Urilirn de şaraba karşı ne hissettiğini anlamaya çalışıyor. Bu soruyu elbette sen de kendine soruyor ve ona göre şarabı içip içmemeye karar veriyorsun.

Şarabını tatmanın ardından etten bir parça alırken, Urilirn’in eti tereddüt etmeden yediğini görüyorsun. Bu durum en azından et konusunda bir çekince yaşamaman gerektiğini sana söylüyor. Bunun yanında Urilirn’in karnını doyurması senin nezdinde konuşma olanağı yaratıyor ve bu fırsattan yararlanarak sorularını soruyorsun. Başta sorularına herhangi belirgin bir tepki vermese de son sorduğun sorunun ardından yüzü anlamsız bir ifadeye bürünen Urilirn soruyu tam olarak anlamadığını sana gösteriyor. Tabağına aldığı etten ufak bir parça daha alan Urilirn bunu yavaşça çiğnemesinin ardından ise “Valerin Aclania Ülkesi’nin başkentidir. Aslında şarabı daha ünlü olan yerler var, ancak bir ürünün Valerin’den geliyor olması beraberinde kalitesini de arttırır. Bu yüzden eğer ürün gerçekten Valerin’den geliyorsa, kalitesi konusunda pek endişe edilmesine gerek yoktur.” diyor. Bu sözlerinden sonra etinden bir parça daha keserken Urilirn “Tabi bu halkın genel kanısı. Bunun birçok tüccar tarafından istismar edildiğini rahatlıkla görebilirsin. Valerin’den olmayan bir ürün oradan gelmiş gibi satılabilir veya Valerin’den gelmiş olsa bile kalitesiz bir ürün sırf adıyla kaliteli gibi satılır. Doğal insan hareketleri yani…” diyor.

Urilirn kestiği son parça etini de iki lokma halinde yemesinin ardından, aslına bakarsan toplamda avuç içinden biraz daha büyük bir parça et yemiş olmasına rağmen doyduğunu gösterircesine çatal ve bıçağını tabağına hafifçe bırakıyor. Ardından geriye doğru yaslanıp sandalyesine sırtını dayarken “Yakın olmak derken?” diyerek diğer sorunu anlamadığını sözleriyle dile getiriyor.

Off Topic
Dilersen yemek ve uyku fasıllarını biraz daha hızlı geçmemiz mümkün. Bunu belirtirsen bir sonraki turu ona göre yazabilirim.
Bu hesaba atılan özel mesajlar kontrol edilmemektedir.
User avatar
GM - Dimensio
Game Master
Game Master
Posts: 1852
Joined: 31 Jan 2022, 13:20

29 May 2023, 09:32

Off Topic
Oyuncunun pasif statüsüne geçmesi nedeniyle konu dondurulmuştur.

Oyuncunun tekrar aktif olması halinde genel kurgu çerçevesinde konunun ilerleyip ilerlemeyeceğine karar verilecektir.
Bu hesaba atılan özel mesajlar kontrol edilmemektedir.
User avatar
GM - Dimensio
Game Master
Game Master
Posts: 1852
Joined: 31 Jan 2022, 13:20

23 Nov 2023, 14:12

 ! Message from: GM - Dimensio
Karakterin aktif statüsüne geçmesiyle konu açılmıştır. Bu mesaj itibariyle geçerli pasiflik süresi içerisinde konuyu devam ettiren RP yazılması gerekmektedir.
Bu hesaba atılan özel mesajlar kontrol edilmemektedir.
User avatar
Mihr
Posts: 78
Joined: 22 Jun 2022, 15:18

27 Nov 2023, 00:24

Nasıl bir tatla karşılaşacağını bilmeden ağzına götürdüğü şarabın belli belirsiz görüntüsü beklentisinin oldukça düşmesine sebebiyet veriyordu. Öyle ki yine de bulunduğu ortamda ufak bir içkinin kötü olmayacağını düşünmüştü. Şarabın üstündeki tortular alışık olmadığı görüntüye güzellik katmıyordu. Hal böyle olunca gördüğü o tortulardan olabildiğince uzak durmaya çalışmıştı. İşini hallettikten sonra şarap şişesini Urilirn'e göstermişti. Bu talebini reddeden Urilirn ,zaten kasıntı olan kimliğini korumaya devam ediyordu.

Gözlerini tekrar bardağa doğru çevirdiğinde asıl hamlenin onu beklediğini biliyordu. Bilmecelerle saklı olan bu dünyada başka bir sorunun yanıtını bulmaya çok yakındı. İnsanların içmek için ölüp bittiği, her yemeğin yanında mutlaka bulunan bu egzotik içeceği içmek için hevesli olmadığını söylese yalan olurdu. Elleriyle bardağı kavradıktan sonra tadını almak için ağzına doğru götürdü. Burnuna yavaş yavaş gelen ekşi koku onu daha da meraklandırmaya yetmişti. Henüz bildiği bir tat hafızası yoktu. Neyi severdi? Ne tarz yemeklerden hoşlanıyordu? Bilmiyordu. "Peki ya..." diye düşündü. Tüm bu olayların geçmiş hayatıyla bir ilgisi olabilir miydi? Seveceği şeyler eskiden sevdiği şeylerle bağlantılı mıydı? Bu şarabı tattıktan sonra sevecek ve sevmeyecek olması çoktan belli miydi? Fazla düşünüyordu. Şarabın ağzına akmasına izin verdi. Ekşi tadın kendisi için tam yeterli olduğu o anda başka bir aromanın ağzına eklenmesiyle şarabın içindeki her şey sanki mükemmel bir şekilde onun sevmesi için tasarlanmış gibiydi. Elindeki bardağı masaya geri koydu. Her ne kadar içkiyi çok beğense de bunu içmeye devam etmeyecekti. Az önceki düşündüğü şeyler aklına geliyordu. Ya bunu eski hayatında sevdiği için seviyorsa?

Urilirn'le birlikte sıra etleri yemeye geldiğinde artık konuşmanın vakti geldiğini düşünüyordu.

Öğrendiği kadarıyla kaliteli ürünlerin çıktığı yer Valerin'di. Öyle ki Aclania Ülkesi'nin başkenti olduğunu da söylüyordu. Bu orasının ne kadar gelişmiş bir yer olduğunu belli ediyordu. Diğer bir sorusunu yanıtlamaya hazırlanan Urilirn, sandalyesine yaslanıp soruyu anlamadığını belli ediyordu. Aslında Mihr bu soruyu neden sorduğunu bilmiyordu. Acaba o da kendisi gibi etrafını anlamaya çalışmış mıydı bilmek istemişti. Fakat sanırsa ihtiyacı yoktu.

"Boşver..."

Etrafına baktı. Gerçekliğe geri dönmenin zamanı gelmişti. Ciddi bir şekilde ekleyecekti.

"Burada mı konuşmak istersin bilmiyorum fakat öğrenmem gerekiyor."

"Bana ne olacak? Tüm detaylarıyla anlat."
KÜNYE
İsim: Mihr
Cinsiyet: Erkek
Yaş: 29
Boy: 187
Kilo: 80
Sınıflar: Toplayıcı-Dengeli-İllüzyonist
Mevcut GP/AGP/İGP:
Mevcut Para: 1000

PROFİL
Güç: 2
Dayanıklılık: 3
Çeviklik: 1
İrade: 5
Zeka: 5

Aludir Statları

Görü: 0
Hakimiyet: 3
Mevcudiyet: 1

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
KÜNYE
İsim: Rugorim
Cinsiyet: Erkek
Boy: 196
Kilo: 90
Tür: Ork
Seviye: Razguk


PROFİL
Varlık: 6
Güç: 5
Dayanıklılık: 5
Çeviklik: 10
Arun: 3
Duren: 3
İrade: 3

YETENEKLER

Çaresiz Haykırış

TEKNİKLER



İBLİSİN ÜZERİNDE TAŞIDIĞI EKİPMANLAR/EŞYALAR
User avatar
GM - Dimensio
Game Master
Game Master
Posts: 1852
Joined: 31 Jan 2022, 13:20

27 Nov 2023, 13:23

Urilirn, sorduğu sorunun bir şekilde boşa çıkmasından pek de memnun olmamış gibi yüzünü asarken, bu ifadesini sadece birkaç saniye tutup eski donuk bakışlarına geri dönüyor. Sözlerini dinlemesinin ardından ise masaya göz gezdiren ve sanki hala yemeğe devam edip etmeyeceğini kontrol eden Urilirn bu taramasını bitirdikten sonra yavaşça ayağa kalkarken “Her şeyi zamanı geldiğinde öğreneceksin, merak etme.” diyor. Hemen ardından ise gözü merdivenlere doğru kayarken “Şu kıyafet işini halledelim ve sabahı bekleyelim. Sonrasında tekrar yola çıkacağız.” diyor. Bu sözlerinden sonra ise bakışlarıyla garsonu bulmasının ardından ona doğru ilerleyen Urilirn, elinde tepsi tutan garsonu bulmasının ardından onunla bir şeyler konuşuyor ve ardından tekrar masaya doğru geliyor. Urilirn yanına geldiğinde “Odayı ayarladım. Kıyafetleri de halledeceğim.” diyor. Bu sözleriyle senin de masadan kalkma vaktinin geldiğini belli eden Urilirn yavaş adımlarla merdivene doğru ilerliyor.

Urilirn ile birlikte merdivenleri çıkmanızın ardından, sizi sağlı sollu odalarla dolu bir koridor karşılıyor. Koridorda birkaç adım atmanızın ardından üzerinde diğerleri gibi ayırt edici bir ibare bulunmayan ahşap bir kapıya geldiğinizde Urilirn “Burada kalacaksın. Ben de hemen karşı odanda olacağım.” diyor. Odanın dışarıdan bir kilidi olmaması sayesinde Urilirn kapıyı araladığında, odanın içindeki pek de yeni olmayan yatağı görebiliyorsun. Urilirn odanın kapısını açık bırakmasının ardından sana kıyafet getireceğini söyleyerek yanından ayrılıyor ve sen de odanın içine giriyorsun.

Odanın için, ağır bir alkol kokusu ve havasızlıkla doluyken, odadaki ufak pencerenin aralanmasıyla dahi bu kokudan kurtulabileceğini düşünmüyorsun. Bunun yanında giriş kapısının hemen yanında bulunan gaz lambasının odayı ancak loş bir kıvama getirmesi de, odanın kasvetini birkaç ton arttırıyor. Aludir Üssü’nde kaldığın odayla kıyaslanamayacak bir kalitede olan odadaki yatağa baktığında ise, yer yer kusmuk izlerinin onlarca yıkamaya rağmen çıkmamış olduğunu fark edebiliyorsun. Bununla birlikte yatakta muhtelif lekelerin, insanlardan çıkan ter veya benzeri sıvalar olduğunu düşünüyorsun. Aklına bu noktada kötü düşünceler ve bu düşüncelere bağlı çirkin hayaller gelse bile, yatağı kullanmak dışında elinde bir seçenek olmadığını anlayabiliyorsun. Birkaç dakika sonunda ise çalan kapı, odanın kahrından seni ayırırken, kapının hemen önünde Urilirn’in elinde bu ana kadar gördüğün sıradan yerel halkın giydiği kıyafetlere benzer kıyafetlerle bulunduğunu görüyorsun. Urilirn kıyafetleri sana uzatırken “Sabah erken güneş doğmadan tekrar yola çıkarız.” diyerek ilerleme vaktinizi de belirttikten sonra, karşındaki odanın kapısını açıp içeri girmeye hazırlanıyor.
Bu hesaba atılan özel mesajlar kontrol edilmemektedir.
User avatar
Mihr
Posts: 78
Joined: 22 Jun 2022, 15:18

28 Nov 2023, 20:48

Urilirn, Mihr'in sorusundan kaçmaya devam ediyordu. Öyle ki böyle şeyler onun için oldukça önem arz ediyordu. Yine de bazı şeylerin zamanı geldiğinde anlamanın onun için daha yararlı olacağı konusunda kendini ikna etmeye çalıştı. Öte yandan genelde dengede tutamadığı sinirini bastırmaya çalışıyordu. Başka şeyler düşünüyor, odaklanacak başka şeyler arıyordu. Aksi takdirde başına neyin geleceğini az çok biliyordu. Tekrar bir kontrol kaybında bu sefer başına neler gelebileceğini kestirmiyordu. Urilirn ortamdan ayrılıp tekrar yanına geldiğinde masadan ayrılma vaktinin geldiğini anlıyordu. Gizliliğe fazla önem verdiğini söyleyemezdi. Bir hanın ortasında oturmuş yemek yiyorlardı. Fakat bir şeylerin her an tetiklenebileceğinden korkuyordu, bunu hissetmişti. Şimdilik onun sözlerine itaat etmesi onun için en iyi seçenek olacağını biliyordu. Lakin bunun da bir süresi vardı. Aludirlerden kaçmasının sebebi bir başkasının boyunduruğuna girmek değildi.

Urilirn ile beraber merdivenlere çıkmasının ardından onun odasını gösterip nerede kalacağını da ekliyordu. Ayrı odalarda kalmak mantıklı mıydı bilmiyordu. Mahremiyete saygısı elbette vardı fakat tekrar kontrol kaybı geçirecekse onu nasıl durduracaktı? Düşünmemeye çalıştı. Yanında Urilirn varken buna biraz ara verebilirdi. En azından o, Mihr'i öldürmek istemiyordu. "Hayır, hayır,hayır.." Kimseye güvenemezdi. Urilirn'e bile... Bu yola tek başına çıkmıştı. "Herkes birer basamaktan ibaret."

Odaya girmesiyle birlikte burnuna gelen alkol kokusu oda hakkında keskin bir görüş sağlıyordu. Gaz lambasıyla birlikte odanın içine yayılan loş ışık tüm kasvetiyle birlikte odaya bambaşka bir hava katıyordu. Öyle ki kokuyu görmezden gelirse Mihr, odanın bu havasını sevmişti. Yine de yatağın üstündeki lekeler ve anlamlandıramadığı şeyler bu görüşüne fazla devamlılık sağlamıyordu. Yine de burada uyumak zorundaydı. Ne zamandır bir yatakta yatmıyordu? Belki de güzel bir uyku ona iyi gelebilirdi. Yine de...

Aklına gelen fikir bulutlarını dağıtan kişi içeri giren Urilirn oluyordu. Elinde tuttuğu kıyafetlerle birlikte kendisine sabah ne zaman yola çıkacaklarını da söylüyordu. Kıyafetleri alıp Urilirn'in çıkmasını bekleyecekti.



Her ne kadar sıradan bir handa olduklarını düşünse de kendisini güvende hissetmiyordu. Burada böylece uyuyamazdı. Güvenlik açısından bir şeyler yapmalıydı. Fakat bu ne olabilirdi? Odanın içinde bardak aradı Eğer odanın içinde bulamazsa aşağıya inip bir tane alacak veya çalacaktı. Bir şekilde bir bardağa sahip olması gerekiyordu. Bardağı elde ettiği takdirde odasına döndüğünde iç kısımdaki kapı kolunun üstüne bardağı yerleştirecekti. Öyle ki birisi kapıyı açmaya çalıştığı takdirde bardak yere düşecek ve kırılma sesini duyabilecekti.

Bardağın olmadığı senaryoda kapının önüne birkaç eşya koymayı düşünebilirdi. Fakat yine de bunların hiçbiri ona derin bir uyku sözü vermiyordu. Henüz kendisini buna alıştıramazdı. Hala bilmediği çok şey varken etrafındakilere güvenemezdi. Özellikle yardıma muhtaçken...
KÜNYE
İsim: Mihr
Cinsiyet: Erkek
Yaş: 29
Boy: 187
Kilo: 80
Sınıflar: Toplayıcı-Dengeli-İllüzyonist
Mevcut GP/AGP/İGP:
Mevcut Para: 1000

PROFİL
Güç: 2
Dayanıklılık: 3
Çeviklik: 1
İrade: 5
Zeka: 5

Aludir Statları

Görü: 0
Hakimiyet: 3
Mevcudiyet: 1

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
KÜNYE
İsim: Rugorim
Cinsiyet: Erkek
Boy: 196
Kilo: 90
Tür: Ork
Seviye: Razguk


PROFİL
Varlık: 6
Güç: 5
Dayanıklılık: 5
Çeviklik: 10
Arun: 3
Duren: 3
İrade: 3

YETENEKLER

Çaresiz Haykırış

TEKNİKLER



İBLİSİN ÜZERİNDE TAŞIDIĞI EKİPMANLAR/EŞYALAR
User avatar
GM - Dimensio
Game Master
Game Master
Posts: 1852
Joined: 31 Jan 2022, 13:20

29 Nov 2023, 11:34

Urilirn’in kendi odasının kapısını kapatmasının ardından, odana dönüyor ve odanın içinde bir bardak arıyorsun. Ancak odanın içinde eşya namına pek bir şey olmaması, bu kez diğer planını uygulamaya koymana neden oluyor. Odandaki sessizlikten ayrılıp tekrar aşağıya inerek cümbüşe ulaştığında, gözünle size servis yapan garsonu arıyor ve birkaç saniye içinde masaların karasında kendisini buluyorsun. Garsona gitmek yerine onunla göz göze gelmek için birkaç saniye beklemenin ardından garsonu gördüğün anda onu çağırıyorsun. Garson sana eliyle biraz beklemen gerektiğini belirtmesinin ardından, elindeki tepsinin üzerindeki yiyecek ve içecekleri masalara dağıtmasını bekliyorsun. Yaklaşık iki dakika sonunda ise garson elindeki boş tepsiyle yanına gelirken seni beklettiği için pek de samimi olmayan bir özür diliyor. Garsondan bir bardak istemen üzerine, garson kendi kafasında ne yapacağını sorgulasa bile sana bu isteğini ikiletmiyor ve hemen mutfak kısmına geçiyor. Bir bardak alıp getirmenin süreceği süreden epey fazla olacak şekilde beklemenin ardından garsonun elinde bir adet silindirik bir cam bardak ile küçük bir testi görüyorsun. Garson bardağı sana uzatmasının ardından testiyi de sana uzattığında, testinin içindeki şarap kokusu doğrudan burnuna geliyor. Bu esnada garson şarabın müesseseden olduğunu gururlu bir şekilde dile getirmesinin ardından, bardakla testiyi sana verip işinin başına dönüyor.

Aldığın bardak ve testiyle birlikte odana çıkmanın ardından göz ucuyla Urilirn’in bulunduğu odayı kontrol ettiğinde, içeriden herhangi bir ses gelmediğini duyuyorsun. Kafanı istemsizce odanın kapısına biraz daha yaklaştırdığında bu sessizliğin hala varlığını koruduğunu anlıyorsun. Ardından odana dönüyor, kapını kapatıyor ve bardağı dikkatli bir şekilde kapının kolunun üzerine yerleştiriyorsun. Testiyi de odada uygun gördüğün bir yerde bırakmanın ardından vücudunun yorgunluğunu hissetsen bile, hem yatağın durumu hem de zihninde dolanan düşünceler bu yorgunluğa direnmene neden oluyor. Ancak yine de, yorgunlukla yapılacak yolcuğun ve savrulacağın bilinmezliğin sana daha fazla zarar vereceğini düşünerek ve kapıya koyduğun bardağa güvenerek yatağa doğru adımlıyorsun.

Yatağa girmeden önce üzerindeki kıyafetleri değiştirmenin ardından, pek de rahat olmayan yatağa oturduğun anda çıkan ufak gıcırtılar, bir an önce vücudunu yataktan kaldırma isteği uyandırıyor. Ancak yine de yatağa sanki ona kıyamıyormuş gibi yavaşça uzanıp vücudunu biraz da olsa rahatlatmaya çalışıyorsun. Tüm olumsuzluklara rağmen gözlerinin yavaşça kapanmasına engel olamıyorsun ve derin olmayan bir uykuya kendini bırakıyorsun.

Gözlerin yatağında açıldığı anda, henüz daha Güneş’in doğmadığını fark ediyorsun. Gözlerin hemen kapıya yöneldiği anda, bardağın hala yerli yerinde durduğunu görüyorsun. Hızlıca gözlerin odayı taradığında ise, bıraktığın testi dahil olmak üzere her şeyin yerli yerinde olduğunu görerek odana herhangi birinin girmediğinden emin oluyorsun. Yatağından doğrulup havanın genel durumuna baktığında ise, ancak birkaç saatlik bir uyku çekmiş olduğunu ve Güneş’in de iki saate kadar doğacak olduğunu görebiliyorsun. Urilirn’in hareket zamanı da aklına geldiğinde, odanın dışındaki durumu kestirmek için adımlarını odanın kapısına yönlendiriyorsun. Bardağı eline alıp kapıyı açtığında, çöken derin sessizlik seni sarmalasa bile, gözlerin bir anda Urilirn’in odasının kapısının bulunduğu duvara dayanmış şekilde yatan bir kızı görmenle kocaman açılıyor. Bir anlığına adımların geriye doğru gidip kapıyı hızlıca kapatmak istesen bile, kızın kapalı gözleri hala uyuduğunu sana gösteriyor. Bembeyaz uzun saçları olan 150 santim boylarında, en fazla 40 kilo ağırlığında ve 18 yaşına yakın olan kızın kısa solukları, uykusunun en güzel yerlerinde olabileceğini sana işaret ediyor. Bu ortama pek de uygun görünmeyen kızın dışında koridorda hiçbir hareket göremiyorsun.

Uyuyan Kızın Görünümü
Image
Bu hesaba atılan özel mesajlar kontrol edilmemektedir.
User avatar
Mihr
Posts: 78
Joined: 22 Jun 2022, 15:18

04 Dec 2023, 21:34

Bardağı hancıdan aldıktan sonra tüm planını uygulamak için yola koyulmuştu. Aslıda buna plan diyemezdi. Sadece gece bir nebze daha rahat uyuması için yapması gereken bir şeydi. Komik olan ise onca gördüğü şeyden sonra aldığı bu önlem hiçbir şeydi. O iblisler buraya gizlice girmek istese onları kimse durduramazdı. Peki bu bardak ne içindi? Evet, hiç yoktan iyiydi fakat yine de işini şansa bırakması gerekiyordu. Ve bundan nefret etmeye başlamıştı. Öyle ki şans hiçbir zaman onun yanında olmamıştı. Bardakla beraber odasına son adımları atarken bir yandan Urilirn'e bakma isteği doğmuştu içinde. Her şey yerli yerindeydi. Mekandaki sessizlik anlamsız bir şekilde ona her şeyin yolunda olduğunu söylüyordu sanki. Belki de yaşadığı anormal hayat yüzünden şu an gördüğü tüm normal şeyler ona batmaya başlamıştı.

Yatağa girmeden üzerindeki kıyafetleri değiştirmişti. Bardağı da kapı koluna yerleştirdikten sonra uyumanın vakti geldiğini düşünüyordu. Yine de gördüğü yatağa girmeye çekiniyordu. Öylesine pis ve öylesine rahattan uzak gözüküyordu ki! Fakat her şeye rağmen vücudunun da bir sınırı olduğunu biliyordu. Başka çaresinin olmadığını bilmesiyle birlikte yatağa çekinerek girmesi onun için işten bile değildi.

Gözlerini tekrar açtığında Güneş'in henüz doğmadığını, böylelikle fazla da uyumadığını tahmin ederek gözlerini kapı koluna çevirdi. Bardak hala yerindeydi. Kimse içeri girmeye çalışmamıştı. Ya da en azından normal biri içeri girmeye çalışmamıştı. Etrafındaki her şey normal gözüküyordu. Uyuduğu bu birkaç saatlik uyku ona ne kadar yetecekti bilmiyordu. Ne kadar enerji kaybettiğini ve bu enerjiyi nasıl geri kazandığını bir türlü anlayamamıştı. Doğru düzgün yemek bile yemiyordu. Belki de içinde bulunduğu bu vücudun çalışma şekli böyleydi. Gerçi neyi düşünüyordu ki? O bir tanrıydı.

Urililrn ile konuştuklarına göre kısa bir süre sonra dışarı çıkmak için hareket etmeleri gerekiyordu. Hal böyle olunca daha fazla yerinde durmak istemiyordu. Her ne kadar her şey normal gözükse de etrafa bakmamak için herhangi bir sebebi yoktu. Son dakika bir şey yaşanmasını istemiyordu. Kapı kolundaki bardağını alıp dışarıya doğru hareketlendiğinde koridorun sessizliğiyle birlikte anormal bir şey onu karşılıyordu. Urililrn'in odasının kapısının bulunduğu duvara yaslanmış bir şekilde yatan kız hakkında ne düşünmesi gerektiğini ilk başta kestirememişti. Odaya geri girecekti. Kalbi hızlanmaya başlamıştı. Neden bilmiyordu fakat bunun bir tehdit olabileceğini düşünüyordu. Sakin olmaya çalıştı. Kesinlikle buraya uygun durmuyordu. Ne yapması gerekiyordu? Yastığını aldı. Yastığın ortasına cam bardağını koyup yastığı katladıktan sonra üstüne ayaklarıyla basacaktı. Amacı cam bardağı olabilecek en kolay ve sessiz bir şekilde kırmaktı. Cam bardağı kırdıktan sonra oluşan parçalardan en keskini ve tutulabilir olanı bulup alacaktı. Gyugnal denen herifle yaptığı dövüşte iblislerin insanlara karşı aslında pek bir etkisi olmadığını anlamıştı. Bu da demek oluyordu ki bu yaşadığı dünyadan bir şey gerekiyordu ona. Kapıdan tekrar dışarı çıktığında cam parçasını kızın boğazına dayayacaktı. Bir eliyle kafasını kavradıktan sonra uyanması için hafifçe dürtebilirdi. Kız kendisini kesmesin diyerek kafasını bilerek sabitleyecekti. Kız uyandıktan sonra sözlerini sakince ve olabildiğince sessiz aktaracaktı.

"Gecenin bir yarısı, koridorun ortasında senin gibi birinin bulunuyor olması nedense bana doğru gelmiyor. "

Bağıracak ya da çığlık atacak olursa eğer eliyle ağzını kapatmayı deneyecekti.

"Yaşadığım onca şeyin üstüne bir de sen lütfen benimle oynamaya kalkma ve lütfen seni öldürmeden önce söyle, neden buradasın?"
KÜNYE
İsim: Mihr
Cinsiyet: Erkek
Yaş: 29
Boy: 187
Kilo: 80
Sınıflar: Toplayıcı-Dengeli-İllüzyonist
Mevcut GP/AGP/İGP:
Mevcut Para: 1000

PROFİL
Güç: 2
Dayanıklılık: 3
Çeviklik: 1
İrade: 5
Zeka: 5

Aludir Statları

Görü: 0
Hakimiyet: 3
Mevcudiyet: 1

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
KÜNYE
İsim: Rugorim
Cinsiyet: Erkek
Boy: 196
Kilo: 90
Tür: Ork
Seviye: Razguk


PROFİL
Varlık: 6
Güç: 5
Dayanıklılık: 5
Çeviklik: 10
Arun: 3
Duren: 3
İrade: 3

YETENEKLER

Çaresiz Haykırış

TEKNİKLER



İBLİSİN ÜZERİNDE TAŞIDIĞI EKİPMANLAR/EŞYALAR
User avatar
GM - Dimensio
Game Master
Game Master
Posts: 1852
Joined: 31 Jan 2022, 13:20

06 Dec 2023, 12:11

Odana geçip cam bardağı sessizce kırmanın ardından, eline aldığın keskin bir parçayla dışarıya çıkıyor ve uyuyan kızın boğazına ramak kalacak şekilde dayıyorsun. Kızı hafifçe dürttüğün anda, bir anda göz göze gelmenizle birlikte kız istemsiz bir çığlık atsa bile, sanki tehdit altında olduğunu anlar gibi kendi çığlığını kendisi dindiriyor. Yüzüne endişeli ve korkmuş bir hal çöken kız sana karşı hiçbir direnç gösterme girişiminde dahi bulunmadan sorularını dinledikten sonra “E-endişe… Et-etmeyin…” diyor kekeleyerek. Bakışlarını istemsizce boğazına dayanmış cam parçası ve bakışların arasında gezdiren kız “Lord Urilirn acil bir işi olduğu için ayrılmak zorunda kaldı ve sizle ilgilenmem için beni bıraktı. Adım Yreona…” diyor. Sesini olabildiğince kısık bir şekilde tutarak olası bir rahatsızlık kendi başına engelleyen kız hemen ardından bakışlarını cam parçasına doğrulturken “Şunu çekip konuşsak olmaz mı?” diyor.
Bu hesaba atılan özel mesajlar kontrol edilmemektedir.
User avatar
Mihr
Posts: 78
Joined: 22 Jun 2022, 15:18

07 Dec 2023, 12:22

Beklediği tepki bu olduğunu söylese yalan olurdu. Yine de şaşkınlığını gizleyerek hareketine devam etmeyi sürdürmüştü. Kızın dediğine göre kendisi Urilirn'in yerine bakacak olan kişiydi. Bu da demek oluyordu ki Urilirn'in, Mihr'den daha önemli bir işi çıkmıştı. Derin bir nefes aldı. Sinirlenmemeye çalıştı. Tüm öfkesini kapalı bir kutuda saklamaya çalıştı. Aksi takdirde neler olacağını biliyordu. Bir nefes daha aldı. Kız oldukça zararsız gözüküyordu. Mihr tekrar kontrolü kaybettiğinde onu durdurabileceğini inanmak güçtü.

Kıza tekrar baktı. Ona hala tamamen güvenmiyordu fakat elindeki çam parçasını çekmeye karar verdi. Kafasıyla odanın içerisini gösterdikten sonra kızın odaya geçmesini bekleyecekti. Bu kızın Urilirn kadar ketum olacağını düşünmüyordu. Onu konuşturabilirdi. Kızla odada yalnız kaldığından emin olduktan sonra kapıyı kapayacaktı. Ardından ekleyecekti.

"Urilirn ile daha önce konuştum. Kendinizden bahset bakalım, kimsiniz siz? Dediklerin onunkilerle eşleşiyor mu, göreceğiz."

Belki ağzından bir şeyler koparabilirdi.
KÜNYE
İsim: Mihr
Cinsiyet: Erkek
Yaş: 29
Boy: 187
Kilo: 80
Sınıflar: Toplayıcı-Dengeli-İllüzyonist
Mevcut GP/AGP/İGP:
Mevcut Para: 1000

PROFİL
Güç: 2
Dayanıklılık: 3
Çeviklik: 1
İrade: 5
Zeka: 5

Aludir Statları

Görü: 0
Hakimiyet: 3
Mevcudiyet: 1

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
KÜNYE
İsim: Rugorim
Cinsiyet: Erkek
Boy: 196
Kilo: 90
Tür: Ork
Seviye: Razguk


PROFİL
Varlık: 6
Güç: 5
Dayanıklılık: 5
Çeviklik: 10
Arun: 3
Duren: 3
İrade: 3

YETENEKLER

Çaresiz Haykırış

TEKNİKLER



İBLİSİN ÜZERİNDE TAŞIDIĞI EKİPMANLAR/EŞYALAR
Locked

Return to “Diğer Bölgeler”