Doğmuşlardan Yok Olanı (Yofie)

User avatar
GM - Dimensio
Game Master
Game Master
Posts: 1852
Joined: 31 Jan 2022, 13:20

15 Jun 2022, 23:27

Neden buradasın?

Sağ bacağında hissettiğin acı, tarifsiz bir acıyı barındırıyor. Bacağına geçen dişlerin arasından süzülen kendi sıcak kanın, adeta tüm bacağının uyuşmasına neden oluyor. Bununla birlikte, bacağına yapışan sıcak ve yağlı iblis salyası, kanınla harmanlanarak mide bulandırıcı bir koku yayıyor. Dişlerin birbirine daha da kenetlenerek etini koparmaya çalışması, yaşadığın acının artmasına neden oluyor. Gözlerinin önündeki iblislerin her biri, etinden ufak da olsa bir parça alabilmek için kudurmuşçasına sana doğru yönelirken, kendinden başka hiçbir insanı göremez bir duruma düşüyorsun. Ne kırmızı saçlı adamı ne de diğer uzun boyluyu…

Neden bu haldesin?

Hiçbir şeyi hatırlayamayan zihnin, güçlü olup olmadığını bile cevaplayamıyor. Sıktığın yumrukların sadece sıkılmış olmak için varlarmış gibi geliyor sana. Ne kolunu savurmak ne de kendini savunmak için gücün varmış gibi hissediyorsun. Tek yapabildiğinin, acıya karşı haykırmak olduğunu düşünüyorsun. Ve bir de, birkaç saniye sonunda her bir iblisin dişleyeceği vücudunda var olacak acı. Ölümünün hızlı olmasını diliyorsun sadece…

Neden ölüyorsun?

Acının tek göstergesi sadece gırtlağından gelen bağırtı olmuyor. Gözlerin, dökülen yaşlarla birlikte acını belirginleştirirken, bir anda esas hissettiğinin acı olmadığını anlıyorsun. Giderek bacağında hissettiğin sıcak kan ve dişlere dair hislerin yok olduğunu idrak ediyorsun. Bakışlarının arasında var olan iblislerin iştahına karşı, ne korku ne de kendine dair bir acı hissettiğini fark ediyorsun. Gözlerinden dökülen yaşların ve bedenini hareketsiz kılanın acı olmadığını anlıyorsun. Tüm bu tepkilerin saf bir öfkeden ibaret olduğunu anlıyorsun!

Ölmeli misin?

Kendini ilk kez bulmuşçasına açılan gözlerinle birlikte, birkaç saniye önce etini koparmak için birbirlerini ezen iblislerin her birinin bir cesetten farksız şekilde yere yığılmaya başladıklarını görüyorsun. Bakışlarını hangi yöne çevirirsen çevir, bitmek bilmeyen bir ceset yığını içinde buluyorsun kendini. Aynı yöne, aynı şekilde onlarca kez çevirsen de başını, her bir tarafındaki cesetlerin tekrar tekrar varoluşuna şahitlik ediyorsun. Buradan kurtulup, onlarca kilometre koşsan bile, tüm bu cesetlerden kurtulamayacağını düşünmeye başlıyorsun. Tüm bu gördüklerinin bir yerden sana tanıdık geldiğini düşünmeden edemiyorsun. Kaçıncı kez bakmamaya çalıştığını bilmek bile istememeye başlıyorsun. Birbirini takip eden sahneleri ardında bırakmak ve belki de bir kez daha yeniden doğmak.

Tüm bu vahşetin içinde duyduğu daha da vahşi bir bağırtı, tüm odağının yok olmasına ve sesin kaynağına yönelmene sebep oluyor. İblislerden duyduğun bağırışlardan çok daha gür ve çok daha vahşi bu gürleme, bir anda tüm iblislerin arasından geçmeye başlıyor! İblislerin teker teker etrafa savrulmasıyla başlayan bu sahne, bu kez iblislerin acı haykırışlarıyla taçlanıyor. Tüm iblisler, bir anda gerçek vahşetin çağrısını duymuş gibi korkakça etrafa kaçışmaya başlarken, karanlığın içinde parlayan iki kehribar rengi gözü görüyorsun. İki gözün parıldamasıyla bile karanlığı yaran vahşet, bir anda iki metrelik boyu ile kendini belli ederken, ağzındaki iblis uzuvlarını da bir hiçmişçesine midesine indiriyor. Karşındaki iblis, onlarca iblisi kendine yem yapıp, diğerlerinin de kaçışmasına neden oluyor. Sonunda ise, karanlığın içinde bu vahşi iblis ile baş başa kaldığını fark ediyorsun.

Image

İblis, yaydığı tüm vahşetle gözlerini sana kilitliyor ve birkaç saniye önce tüm iblisleri kaçırmaya başlayan böğürtüsüyle yerinden fırlayarak üzerine doğru gelmeye başlıyor. Vücudunda yayılan öfke, sanki bu iblisi durdururmuşçasına yerinde hareketsiz bir şekilde kalıyorsun. Sanki saf öfkenle bile bu iblisi parçalara ayırabileceğini düşünüyorsun. İblisinkinden daha vahşi olan bakışlarını iblisin gözlerine diktiğin anda, iblisle aranızda birkaç metre kaldığını ve iblisin de önce hızını kestiğini görüyorsun. İblis, birkaç adım sonunda ilerlemeyi keserken, bakışlarını seninkinden hiç kaçırmadan gözlerine bakmaya başlıyor. Tam bu anda, tok ve kendinden emin bir ses duyuyorsun iblisten gelen.

“İnsan… Benim dünyamda ne arıyorsun?”

Off Topic
Konuda pasiflik süresi 72 saattir. Önceki konunun devamı niteliğinde olması nedeniyle, önceki konuda -varsa- yapılan pasiflik(ler) bu konu için de geçerlidir.
Bu hesaba atılan özel mesajlar kontrol edilmemektedir.
User avatar
Yofie
Posts: 38
Joined: 15 May 2022, 21:37

18 Jun 2022, 15:58

İblisler üzerlerine doğru gelirken yapabileceği çok bir şeyleri olmadığını biliyordu, her şeyin farkındaydı. İblislerden birine kafa atmaya çalışan adamın kolunun şiddetle ısırıldığına tanık oldu. Kanlar fışkırırken acıyla öyle bir inlemişti ki genç kız korkuyla yerinden zıpladı. Tüm bunlar, bu yaşadıkları haksızlık o kadının yanına mı kalacaktı? Kalmamalıydı. Bugün burada ölse bile ruhu, hatırında öfke ve nefretle kalan o kadına sonsuza dek musallat olacaktı. Öyle bir musallat olacaktı ki o kudretli kurdu bile onu koruyamayacaktı. Tam o esnada kızıl saçlı adamın acı dolu çığlıkları gelmeye başlamıştı. Genç kız refleksle onu kolundan tutup yere düşmesini engellemek istedi. Sıra ona geliyordu. Bu korkunç karanlıkta merhamet yoktu. Bacağında hissettiği korkunç acıyla çığlık attı. Ciğerlerindeki bütün havayı bir anda kullanmıştı sanki. Gözlerinin yaşlarla dolmasına engel olamadı. Bu haksızlıktı, böyle olmamalıydı. Önce bin bir hakarete uğramış, insan yerine konulmamıştı. Sonra da böyle acı dolu bir ölüme mahkum edilmişti. En azından hızlı ve acısız ölseydi. Yere çöktü ve yüzükoyun bir şekilde başını karanlık zemine gömdü. Yumruklarını sıktı. Acizliği ve yalnızlığı daha da öfkelenmesine sebep oluyordu. "Bu yanına kalmayacak!" Ses kendisinden mi çıkıyordu bunu bile idrak edemeyecek hale gelmişti. Ne söylediğinin de farkında değildi. Sadece çok canı yanıyordu, çok.

Etrafındakilerin görüntüsü yavaş yavaş silinmeye başlamıştı. Attığı çığlıkları kimse duymuyordu. Elini uzatsa tutunabileceği kimse yoktu. Tek başına, kendi kan kokusunda, iblis salyasına bulanmış bir şekilde akşam yemeği olacaktı. Cesedi bile kalmayacaktı geriye. Kimse ona ulaşamayacaktı. Belki de bir yerlerde onu merak eden ailesi ve dostları vardı ancak onun başına ne geldiğini bilmeyeceklerdi bile. Burada yaşanan her şey burada kalacaktı ve Vadlena kimseye hesap vermeyecekti. Daha birkaç dakika veya saattir hatırladığı dünya, şimdiden oldukça adaletsiz bir mekan gibi görünmeye başlamıştı gözüne. Ölmeyi diledi. Büyük bir gücün onun canını bir an önce almasını diledi. Kurtulup gitmek istedi. Yorulmuştu. Acı çekmekten de yorulmuştu. Tüm bedeni uyuşmaya başlarken gözlerinden akan yaşların ıslaklığı dışında hiçbir şeyi hissedememeye başlamıştı. Artık zamanı gelmiş olmalıydı. Acı dinmişti. Her şey hafifliyordu. Nihayet gitme vaktiydi. Gittiğini anlamıştı ya, artık korkmuyordu da.

O an fark etti. Bu hissettiği şey acı ve yorgunluktan daha fazlasıydı. Bu gözyaşları acıdan dökülmüyordu. Öfkeliydi. Çok ama çok öfkeliydi. Bütün bir dünyayı yakmak isteyecek kadar, ona haksızlık eden kişiyi güdüsel bir şekilde vahşice öldürmek isteyecek kadar öfkeliydi. Bu yüzden çok canı yanıyordu. Acizdi çünkü. Öfkeliydi çünkü. Hırsını alamamıştı çünkü. O kadının yüzündeki alaycı gülümsemeyi yok edememişti çünkü.

Gözlerini açtı. Doğruldu. Üzerine doğru gelmekte olan iblislerin tek tek yere düştüklerini fark etti. Her yerde iblislerden oluşan bir ceset denizi vardı. Ayağa kalkmaya çalıştı. Kaçmalı mıydı? Bu sahne neden ona ürpertici bir biçimde tanıdık geliyordu? Üstelik bu tanıdıklıktan doğan içgüdüleri ona kaçmanın beyhude bir çaba olacağını söylüyordu. Cesetler yığılmaya devam edecekti ve o bu sahneden kurtulamayacaktı. Onları kendisi mi öldürmüştü? Kan damlaları var mı diye avuçlarını kaldırıp kontrol edecekti ki duyduğu şiddetli gürültü ile yerinden sıçradı. Büyük ve hızlı bir şey ona doğru ilerliyordu. Üstelik iblislerin çığlıklarından anlaşılıyordu ki bu şey epey vahşiydi. Sonrasında o gözleri gördü. Keskin, kehribar gözler ona kilitlenmişti. Sanki yüzyıllardır bu gözleri göreceği anı bekliyormuş gibi donakaldı genç kız. O kadar kudretli ve büyüleyici bir varlıktı ki nefesini kesmişti.

Bir çeşit hayvana benziyordu ancak ne olduğunu bir türlü çıkaramıyordu. Timsah değildi, kurt hiç değildi, kertenkeleye benziyordu ama fazla büyüktü. Derisi oldukça pullu ve sert görünürken dişleri de oldukça keskin gibiydi. Üstelik pençeleri de vardı. O kadar iriydi ki sırf kuyruğunu savursa birkaç can alabilirdi. Genç kız gözlerini ona dikti. İlk kez korkmuyordu. Bu yaratık onu öldürmeye geldiyse buna pişman olacaktı. Canına tak etmişti artık. Vahşi hayvanlardan korkmamak gerektiğini biliyordu, nereden bildiğini hatırlamasa da. Gözlerini onun gözlerinden kaçırdığı anda üzerine atlardı. Bu bir dominantlık savaşıydı ve kendisi galip gelmeliydi. O esnada konuştu hayvan. Burada ne işi olduğunu soruyordu. İlgisini çekmeyi başarmıştı. Karşılaştıkları anda akşam yemeği olmadığına göre bir şansı vardı. "Burası senin dünyan mı? Pis ve vahşi bir yermiş... ama benden daha vahşi değil. Beni öldürebileceğini sanıyorsan yanılıyorsun, deneme bile! Biraz evvel burada ölmek istemediğime karar verdim. En azından o çirkin kadına gününü gösterene kadar." Kadından bahsederken içindeki öfkenin daha da büyüdüğünü fark etti. "Nesin sen? İblis misin? Onlardan daha farklı görünüyorsun." dedi etraftaki cesetleri işaret ederek.
Image

Karakter
KÜNYE
İsim: Yofie
Cinsiyet: Kadın
Yaş: 25
Boy: 1.70
Kilo: 60
Sınıflar: Etkileyici - Saldırgan - Savaşçı
Mevcut GP/AGP/İGP: 0
Mevcut Para: 4000

PROFİL
Güç: 2
Dayanıklılık: 1
Çeviklik: 3
İrade: 2
Zeka: 2

Aludir Statları
Görü: 1
Hakimiyet: 0
Mevcudiyet: 2

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar

İblis
KÜNYE
İsim: Ashabura
Cinsiyet: Erkek
Boy: 2.0
Kilo: 150
Tür: Yaratık
Seviye: Razguk

PROFİL
Varlık: 6
Güç: 8
Dayanıklılık: 3
Çeviklik: 8
Arun: 0
Duren: 3
İrade: 2

YETENEKLER
Savaşçı Öfkesi

TEKNİKLER

İBLİSİN ÜZERİNDE TAŞIDIĞI EKİPMANLAR/EŞYALAR
User avatar
GM - Dimensio
Game Master
Game Master
Posts: 1852
Joined: 31 Jan 2022, 13:20

20 Jun 2022, 11:38

Gözlerinden fışkıran vahşiliği ile bakışlarını sana kilitlemiş olan iblise karşı cümlelerini kurmaya başladığın anda, iblisin bir an için duraksamış olduğunu fark edebiliyorsun. Beklenmedik cümlelerin karşısında uğradığı şaşkınlığı gözlerinde gizlemeye çalışan iblis, sivri dişlerini daha belirgin hale getirerek zafiyetini gizlemeye çalışır gibi duruyor. Ancak tüm bu çabasına rağmen konuşmanı sürdürüyorsun ve iblis herhangi bir aksiyona girmeden seni dinliyor. Sözlerini bitirdiğin anda ise iblisin vahşiliği ve öfkesini gözlerinden okumayı sürdürüyorsun. İblis ise bu durumu tescil etmek istercesine “O işe yaramazlarla beni bir tutmaya kalkma sakın insan! Ben bir parça ısırık almak için budala olanlardan değilim!” diyor gururlu ve sözlerinin bir anda gerçeğe dönüşebileceğini belli eden bir ses tonuyla.

Bakışlarıyla etraftaki iblis cesetlerini küçümser gibi duran iblis “Onlar sadece yem olmak için varlar. Bir de tabi sizin gibi aciz varlıkların buradan uzak durması için.” diyerek konuşmasına devam ediyor. Bir an için iblisin sözlerinde sana da yönelmiş bir aşağılama hissetsen de, iblisin az önceki iblislerle seni aynı kefede tutmadığını idrak edebiliyorsun. Ancak iblis sözlerini sürdürmek için hafifçe hırlamaya başlarken, bir yandan da bu durum hoşuna gitmiş gibi yavaş adımlarla sana yaklaşmaya başlıyor. Avını ürkütmemek için yavaş ilerleyen bir vahşi gibi burnundan soluduğu sıcak havayı bile gizlemek isteyen iblis “Madem senin kadar vahşi bir yer değil, bana gerçek vahşetini göster insan!” diyor sana meydan okurcasına.
Bu hesaba atılan özel mesajlar kontrol edilmemektedir.
User avatar
GM - Dimensio
Game Master
Game Master
Posts: 1852
Joined: 31 Jan 2022, 13:20

25 Jun 2022, 20:13

Off Topic
Birinci bildirilmemiş pasiflik uyarınızı almış bulunmaktasınız.
Bu hesaba atılan özel mesajlar kontrol edilmemektedir.
User avatar
Yofie
Posts: 38
Joined: 15 May 2022, 21:37

26 Jun 2022, 14:48

Off Topic
Çok özür dilerim şehir dışına çıkmak durumunda kaldım ve rahatsızdım haber veremedim.
Başarmıştı, bu oyunu kazanmıştı. Yaratığı bir süreliğine şaşkınlığa uğratmıştı. Dişlerini gösterip onu korkutmaya çalışarak üste çıkmaya çalışıyordu, ama nafileydi çoktan kaybetmişti. En azından bir süreliğine. Genç kız ona zayıflığını belli edene dek bu oyun sürebilirdi. Yaratık, iblis olduğunu kabul etmişti ancak onu yemeye çalışanlar kadar düşük olmadığını ifade etmişti. Bunu oldukça tehditkar bir ses tonuyla söylemesi genç kızı bir anlığına korkuyla zayıf düşürecek oldu ancak hızlıca toparladı kendini. Şimdi olmazdı, sırası değildi. Etrafındaki iblislerin onun yalnızca yemeği olduğunu söylemişti. Bir de kendisi gibi "acizleri" uzak tutmak için varlardı. Genç kız gözlerini devirdi. Bugün duyduğu ilk aşağılama değildi bu neyse ki. Ayrıca aciz bir varlık olduğu ima edilse de "aşağılık" kabul ettiği iblislerle bir değildi en azından.

Gözünü bir anlığına iblis cesetlerine çevirmişti ki yaratığın ona yavaşça yaklaştığını fark etti. Onu avlamaya çalışıyordu herhalde. Genç kız inanılmaz rahatsızlık duymuş bir vaziyette olsa da dik duruşunu sürdürdü. Gözleri ile iblisi takip etmeye başladı. Ondan gerçek vahşetini göstermesini istemişti. Daha bir saattir hayattaydı, ne vahşetinden bahsediyordu bu hayvan? "İnan bana görmek istemezsin." dedi tehditkar bir sesle tıslayarak. Yaratığın bu yaptığı hiç hoş değildi. Yemekle oynamak çocuksu bir hareketti. Ona ondan daha olgun olduğunu gösterecekti. "Ben vahşetimi öyle durduk yere göstermekten hoşlanmam, bunu hak etmen gerekir. Hem öyle sürekli göstersem bu beni çok kaba saba bir insan yapardı." dedi öfkesini koruyan ancak öncekine göre daha soğukkanlı bir sesle. "Beni yemezsen vahşetimi görebilme şansın olur, hem benim etim lezzetli değildir." dedi başını iki yana sallayarak. Ciğerlerine derin bir nefes çekti. Etraftaki cesetleri gösterdi. "Bu iblislerin yalnızca yemek için olduğunu söylemiştin, değil mi? Peki sen burada ne yapıyorsun? Ne için varsın? Bana ismini bahşetmek ister misin? Önce ben söylemek isterdim ancak ne yazık ki kim olduğumu hatırlamıyorum." dedi konuşmayı daha medeni şartlarda sürdürmek istediğini belli eder bir ses tonuyla.
Image

Karakter
KÜNYE
İsim: Yofie
Cinsiyet: Kadın
Yaş: 25
Boy: 1.70
Kilo: 60
Sınıflar: Etkileyici - Saldırgan - Savaşçı
Mevcut GP/AGP/İGP: 0
Mevcut Para: 4000

PROFİL
Güç: 2
Dayanıklılık: 1
Çeviklik: 3
İrade: 2
Zeka: 2

Aludir Statları
Görü: 1
Hakimiyet: 0
Mevcudiyet: 2

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar

İblis
KÜNYE
İsim: Ashabura
Cinsiyet: Erkek
Boy: 2.0
Kilo: 150
Tür: Yaratık
Seviye: Razguk

PROFİL
Varlık: 6
Güç: 8
Dayanıklılık: 3
Çeviklik: 8
Arun: 0
Duren: 3
İrade: 2

YETENEKLER
Savaşçı Öfkesi

TEKNİKLER

İBLİSİN ÜZERİNDE TAŞIDIĞI EKİPMANLAR/EŞYALAR
User avatar
GM - Dimensio
Game Master
Game Master
Posts: 1852
Joined: 31 Jan 2022, 13:20

27 Jun 2022, 10:52

İblis, durumundan gayet hoşnut bir şekilde sana doğru sokulmasının ardından senden gelecek cevapları beklemeye koyuluyor. İlk sözlerinin ardından ise bir çocuğa gösterilen sahte gurur bakışlarıyla yüzüne bakmaya başlıyor. Ancak bu aşamaya kadar söylediğin sözlerin iblisin hoşuna gittiğini de bir nebze de olsa anlayabiliyorsun. Kafanı vücudundan tek seferde ayırmamasının nedeninin de bu olduğunu düşünerek diğer cümlelerini kurmaya başlıyorsun.

Etraftaki diğer cesetleri gösterdiğin anda, iblis dünyanın en önemsiz detayına göz ucuyla bakar gibi cesetlere bakıyor ve hemen ardından bakışlarını bir kez daha senden sabitliyor. Sorularını sormaya başladığın anda, konu isim mevzusuna geldiğinde ise, iblisin bir çığlığı andıran vahşi gürlemesiyle kulaklarının zarının titremeye başladığını hissediyorsun. Bir an için kulaklarından fışkırması muhtemel kanı ellerinle engellemek için ellerini kulaklarına doğru istemsizce hareket ettiriyorsun. İblis ise vahşi çığlığının ardından keskin dişlerini, saniyeler içinde en keskin formuna sokmak için bilemiş gibi sana doğru göstermeye başlıyor. Gürlemesini takip eden hırıltısı sırasında dişlerinin arasından akan salyalarıyla tehditkar bir şekilde gözlerinin içine bakan iblis “Sen kim oluyorsun da bana ismimi sorabiliyorsun!?” diyor. Hemen ardından ise “Burası en vahşinin hayatta kalabileceği topraklar ve ben de en vahşi olanım! Ancak benim vahşetimi yok edebilirsen ismimi öğrenebilirsin insan!” diyor küçümser, ancak yine de az önceki cümlelerinden dolayı meraklı bir şekilde. Ne var ki, iblisin tüm bu küçümsemesi ve merakı altında ciddi bir tehdidin yattığını da son derece rahat bir şekilde fark edebiliyorsun.
Bu hesaba atılan özel mesajlar kontrol edilmemektedir.
User avatar
Yofie
Posts: 38
Joined: 15 May 2022, 21:37

27 Jun 2022, 13:13

İsmini sorduğu anda iblis öyle bir çığlık atmıştı ki genç kız işitme yetisini kaybetmek üzere olduğuna neredeyse emindi. Çığlığı duymaya devam etmiyor olsa kesinlikle emin olacaktı. Kulak zarının patlayıp kulağının kanlar içinde kalmasına engel olmak için ellerini kulaklarına götürdü. İblis ise halinden memnun olacaktı ki sivri dişlerini gözüne sokmuştu yeniden. Ağzından akan salyalara bakılırsa bu sefer onu fena kızdırmıştı. Bu iblisin ciddi öfke kontrol problemleri olmalıydı. "Tamam yahu söyleme. Tanışmak istedim kötü bir niyetim yoktu ki." dedi biraz önce yaşananlardan etkilenmemiş gibi görünmeye çalışarak. "Kim olduğumu hatırlamadığımı söyledim zaten. Bilsem söylerdim." Soğukkanlılığını korumaya çalışıyordu. Bu duruşunu sürdürmediği sürece karşısındaki vahşi yaratığa yem olması birkaç saniye sürerdi. Çok da acılı bir ölüm olurdu. Ondan korkmadığını yaratığın gözüne sokmaya devam edecek ancak kendini de bir adım geriye atarak öfkesinden sakınmaya çalışacaktı. "O zaman sana Kudretli İblis diyeyim. Sen de bana istediğini de. Memnun oldum Kudretli İblis. Beni tehdit ettiğini biliyorum ama bana bu numaraların sökmez bilesin. Ben dirayetli birisiyim, vahşetim de buradan geliyor." Kollarını göğsünde kavuşturdu. "Becerikliyim yani. Fırtına gibiyim. Çetin dalgaların altını kesip açarsan huzurlu bir deniz bulursun. Vahşet her zaman öfkeli olmak zorunda değil ya. Kim olduğumu hatırlamasam da kendimle ilgili bu kadar şey biliyorum. Ha bir de gururlu bir insanmışım sanırım. Kendimi sana bu kadar tanıtabilirim Kudretli İblis." dedi oldukça soğuk bir ses tonuyla. "Peki o zaman tanışma faslını da geçtik. Bu kadar kedi fare oyunu oynadığımız yeter. Benimle ne yapmak istiyorsun?" dedi öfkelenmeye başladığını ima eden bakışlarını yaratığın üzerinde gezdirerek.
Image

Karakter
KÜNYE
İsim: Yofie
Cinsiyet: Kadın
Yaş: 25
Boy: 1.70
Kilo: 60
Sınıflar: Etkileyici - Saldırgan - Savaşçı
Mevcut GP/AGP/İGP: 0
Mevcut Para: 4000

PROFİL
Güç: 2
Dayanıklılık: 1
Çeviklik: 3
İrade: 2
Zeka: 2

Aludir Statları
Görü: 1
Hakimiyet: 0
Mevcudiyet: 2

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar

İblis
KÜNYE
İsim: Ashabura
Cinsiyet: Erkek
Boy: 2.0
Kilo: 150
Tür: Yaratık
Seviye: Razguk

PROFİL
Varlık: 6
Güç: 8
Dayanıklılık: 3
Çeviklik: 8
Arun: 0
Duren: 3
İrade: 2

YETENEKLER
Savaşçı Öfkesi

TEKNİKLER

İBLİSİN ÜZERİNDE TAŞIDIĞI EKİPMANLAR/EŞYALAR
User avatar
GM - Dimensio
Game Master
Game Master
Posts: 1852
Joined: 31 Jan 2022, 13:20

28 Jun 2022, 10:51

İblisin yarattığı tüm tehdit ortamına rağmen sakinliğini ve soğukluğunu koruyarak cevaplarını veriyorsun. Tüm bu sakinliğin ve soğukluğun iblisin sanki geri adım atmış gibi görünmesine neden oluyor. En azından bilediği dişlerini göstermek yerine sadece öfkeli bir şekilde nefes alıp vermekle yetiniyor. Aslında bu haliyle de durumundan pek memnun görünmeyen iblis, yine de sen dinlemeyi sürdürüyor. Göğsüne kavuşturduğun kollarının ardından yaptığın konuşmayı dinleyen iblisin giderek ilgisinin azaldığını ve memnuniyetsiz bir hale büründüğüne de anlamaya başlıyorsun. Bu sebeple sözlerini biraz daha hızlı bir şekilde dile getiriyor ve sorunu sorarak konuşmanı sonlandırıyorsun.

İblis, beklediğinden farklı bir durumun ortaya çıkmasının getirdiği anlık şaşkınlığın içinde öfkeli bakışlarıyla seni süzüyor. Ardından ise gürlemeye benzer ses tonuyla konuşmaya başlayarak “Seninle ne mi yapmak istiyorum?” diyor ve hemen ardından dişlerini bir kez daha sana geçirmek için gösterirken “Belki karnımı doyurmak… Belki de sadece dişlerimle kemiklerini ezmek. Ne fark eder ki?” diyor değersizliğini hissettirmek ister gibi. Hemen ardından ise “Anlattığın vahşetin hiç de cezbedici değil. Bu yüzden senin de diğer varlıklardan pek farkın yok!” diyor. Bu sözlerinin ardından ise niyetini ortaya koymuş gibi kafasını hafifçe havaya kaldıran iblis ağzını büyükçe açarak seni kafandan kavramak ister gibi hareketlendiriyor! Bu haliyle, iblisin tek lokmada seni yutabileceğini düşünmeden edemiyorsun. Ancak iblisin az önceki sözlerini de dikkate aldığında, sadece seni yutarak bu işi halledeceğini düşünmüyorsun.
Bu hesaba atılan özel mesajlar kontrol edilmemektedir.
User avatar
Yofie
Posts: 38
Joined: 15 May 2022, 21:37

30 Jun 2022, 11:35

"Esas cezbedici olmayan sensin!" dedi öfkeyle, ona doğru hareketlenmekte olan iblise karşı. "Sürekli böyle tehditkar takılman hiç ilgi çekici değil. Üstelik korkunç da değilsin." dedi ifadesiz bir yüz ifadesiyle. Kendisine karşı bir bok parçasıymış gibi davranılmasından bıkmıştı. Önce o beyaz saçlı kadın, şimdi de bu yaratığımsı iblis ona kendisinin nasıl da bir hiç olduğunu hatırlatıp durmuşlardı. Bu doğru muydu ki? Genç kız kendisinin o kadar ezik ve değersiz olduğunu düşünmüyordu. Aksine, ona göre buraya gelebilmiş ve bu kadar hayatta kalabilmiş olduğu için becerikli olmalıydı. İblisle kendi yöntemleriyle anlaşamamış olması içinde buruk bir hayal kırıklığı oluşturmuştu. Tavrını sertleştirmeye karar verdi. Böyle oynamak istiyorsa ona da vardı, tepesinin tasını yeterince attırmıştı. Burada ölecekse bile bu iblisin gururunu ayaklarının altına alarak ölecekti. "Tüm iblislerden de insanlıktan da üstün olduğunu sanıyorsun ama sana acı verici bir gerçeği söyleyeyim, değilsin. Ben senden hiç ama hiç etkilenmedim. Üstelik bana aksini kanıtlayamayacak kadar da acizsin. Elinden bir şey gelmeyince de öfkeden çıldırıp zavallı tehditlerle beni korkutmaya çalışıyorsun." Omuzlarını silkti ve iblise karşı küçümseyici bir ifadeyle bakmaya başladı. Gardını aldı. Burada canı uğruna bir savaş vermeden kaybetmeyecekti. "Gel dene bakalım yemeyi! Sıkıysa!" Yaratık ona saldırmaya çalışırsa bir şekilde kenara doğru yuvarlanıp çenesine bir tane tekme atmayı planlıyordu. Bunu yapabilir miydi bilmiyordu, yumrukların iblislere işlemediğine gözleriyle tanık olmuştu ama yine de denemeye değerdi.
Image

Karakter
KÜNYE
İsim: Yofie
Cinsiyet: Kadın
Yaş: 25
Boy: 1.70
Kilo: 60
Sınıflar: Etkileyici - Saldırgan - Savaşçı
Mevcut GP/AGP/İGP: 0
Mevcut Para: 4000

PROFİL
Güç: 2
Dayanıklılık: 1
Çeviklik: 3
İrade: 2
Zeka: 2

Aludir Statları
Görü: 1
Hakimiyet: 0
Mevcudiyet: 2

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar

İblis
KÜNYE
İsim: Ashabura
Cinsiyet: Erkek
Boy: 2.0
Kilo: 150
Tür: Yaratık
Seviye: Razguk

PROFİL
Varlık: 6
Güç: 8
Dayanıklılık: 3
Çeviklik: 8
Arun: 0
Duren: 3
İrade: 2

YETENEKLER
Savaşçı Öfkesi

TEKNİKLER

İBLİSİN ÜZERİNDE TAŞIDIĞI EKİPMANLAR/EŞYALAR
User avatar
GM - Dimensio
Game Master
Game Master
Posts: 1852
Joined: 31 Jan 2022, 13:20

01 Jul 2022, 09:27

Sözlerini söylemeye başladığın anda iblis bir anda olduğu yerde kalıyor ve ağzını kapatarak sana bakmaya başlıyor. Yüzündeki şok ifadesinden dolayı sözlerinin iblise dokunduğunu hissedebiliyorsun. Ancak bu durum şu an için senin işine geliyor, zira iblis sana karşı bir hamle yapmak yerine sözlerini dinlemeye koyuluyor. En azından iblisin şok ifadesi içerisinde dinlediğini düşünmek istiyorsun ve bu haliyle cümlelerine devam ediyorsun. Ne var ki, ağzından dökülen her bir sözcük iblisin yüzündeki şok ifadesini arttırıyor ve giderek bu ifadeye öfke de eklenmeye başlıyor. Bu yeni eklenen öfke ise öncekilerden farklı olarak, kudurmuşluğun yarattığı bir etki olarak görünüyor gözüne. İblisin burnundan daha derin soluduğunu ve keskin kuyruğunu sallamaya başladığını görebiliyorsun. Tüm bu durum ise, sözlerinin iblisi ziyadesiyle etkilediğini gösteriyor sana.

Konuşman sonlandığında iblis derin bir gürlemeyle karanlığı yırtmaya çalışır gibi duruyor. Ancak bu gürlemesi seni korkutmak veya ürkütmek için değil, daha çok kudurmuşluğun dışarı yansıması olarak görünüyor gözüne. İblis öfkeden parıldayan gözlerini sana doğru diktiğinde “Nasıl korkunç değilim!?” diyor. Herhangi bir cevap beklemeyen bu sorunun ardından iblis “Ben herkesten ve her şeyden üstünüm! En vahşi olanım ve piramidin tepesindeyim! Ben tehdit etmem!” diyor ve bir anda arkasından duran bir iblis cesedine yönelip tek lokmada cesedi bir hiçmiş gibi alıp dişliyor ve sonrasında iki parça halinde midesine indiriyor! İblis tüm cesedi yutmasının ardından “Herkes benim besinimdir tamam mı?” diyor. Bu sözlerinin ardından bir nebze daha kendine gelmiş gibi duran iblis, dişlerini bir kez daha sana karşı gösterirken “Madem bu kadar çok istiyorsun, seni de mideme indireceğim!” diyor öfkeli bir şekilde!

Sözlerinin ardından hiçbir duraksama göstermeden sana doğru ağzını açarak saldırıya geçiyor iblis. İblisin herhangi bir saldırısına karşı kendini hazırlamış ve karşı saldırı planını da geliştirmiş olsan da, iblisin hızı senin tepki vermenin ötesinde oluyor! Bir anda kafanın üstünden gelen ısırık hamlesine karşı tepki vermen mümkün olamıyor! İblisin kapanmaya başlayan ağzıyla vücudunun yarısının iblisin ağzının içinde kalmasıyla, bir anda neye uğradığını şaşırıyorsun. Keskin dişlerini vücudunu birkaç salise içinde delip geçecek olmasının yarattığı şokla, olduğun yerde durmaktan ve iblise yem olmaktan başka bir şey yapamıyorsun. Dişlerin bedenine temas ettiğini hissettiğin anda ise, acı ve ölüm duygusuyla gözlerini istemsizce kapatıyorsun.

Kapattığın gözlerini boğulmaktan yeni kurtulmuş bir insan gibi nefes nefese açtığın anda, iblisin dişlerinin hala bedenine temas ettiğini görebiliyorsun. Ancak bedenin ilginç bir şekilde sana hiçbir acı sinyali göndermiyor. Tüm teması ve iblisin dişleriyle yaptığı baskıyı hissetsen bile, vücudunda hiçbir acı oluşmuyor. Bu durum karşısında iblis sanki dev bir kayayı dişleriyle bastırarak parçalamak ister gibi, uyguladığı basıncı kademe kademe arttırıyor. Ne var ki, iblis ne kadar çabalarsa çabalasın, dişler bedenine geçmiyor ve sen de hiçbir acı hissetmiyorsun.
Bu hesaba atılan özel mesajlar kontrol edilmemektedir.
Locked

Return to “Diğer Bölgeler”