Azuldir’in sorusuna karşılık Agthar ile buluşmanız gerektiğini dile getirmenin ardından, Azuldir başını sözlerini onaylarcasına hafifçe hareket ettirmesinden sonra, geldiğiniz yöne doğru adımlamak ister gibi hareketleniyor. Ancak bu anda sözlerinin devam etmesiyle birlikte, Azuldir olduğu yerde durmakla yetiniyor. Vücudunu Raldrin’e dönüp sözlerini sarf etmenin üzerine Raldrin yerdeki kafasını zar zor kaldırır gibi kaldırıp bakışlarını sana çeviriyor ve ardından hiçbir şey söylemeden donuk bakışlarını bir kez daha gökyüzüyle buluşturmak ister gibi kafasını geriye atıyor. Yüzünü Azuldir’e döndüğünde ise ilk olarak yüzün sıçrayan kanı parmağınla alıyor ve kanı daha çok hissetmeye başlıyorsun. Normal bir insan kanına göre çok daha yoğun ve kıvamlı olarak hissettiğin kan, pek de ilgi çekici bir görüntü ve hoş bir tat sunmuyor gibi görünüyor. Bunu ardından parmağını ağzına götürdüğünde, yoğun ekşi ve acımtırak bir tat doğrudan ağzının içini kalaylıyor! Refleks olarak öğürmek istesen bile, içinde bulunduğun durumun ciddiyeti ve kafanda geçen düşünceler, buna bir şekilde engel olmanı sağlıyor. Fakat yaladığın kan, sanki damağınla diline yapışmış gibi genzine bile dolmaya başlarken, ömründeki en büyük hatalardan birini yaptığını düşünmeden edemiyorsun. Bugüne kadar tattığın belki de en kötü tattan kurtulmanın kolay olmayacağını bilerek konuşmana devam ettiğinde ise, Azuldir’in sadece şaşkınlıkla sana baktığını görüyorsun.
Yüzündeki ciddiyet ile Azuldir’in şaşkınlığı karşı karşıyayken tamamladığın cümlelerinin ardından Azuldir sakince “Az önce… Yani gerçekten… İblis kanını mı yaladın sen?” diyor gördüklerine inanmıyor gibi. Bu anda yüzündeki ve kelimelerindeki şaşkınlığı fark etmiş gibi olan Azuldir hafifçe bir nefes alıp olağan ifadesine dönüş yapmak isterken “Bunca yıldır... Bir kez bile... Aklıma gelmedi…” diyor yaptığı eyleme dair. Fakat hemen ardından, bu olayı unutmak ister gibi kafasını salladıktan sonra “Doğruyu söylemek gerekirse Diniel, öngörmek benim açımdan pek bir hafif kalır.” diyor sorduğun soruya istinaden. Yüzüne tekrar yapışan gülümsemesiyle birlikte Azuldir bakışlarını seninkilerden ayırmıyorken “Yine de aklında kalsın diye söyleyeyim… Ben bir şeyleri öngörmem. Ben, Diniel, onları bilirim!” diyor. Bu sözlerini dile getirirken yüzündeki gülümsemeye rağmen Azuldir’in keskin bakışları doğrudan dikkatini çekse bile, Azuldir anlık bu ifadesini bir anda silip armasının ardından iki kolunu yana açarak “Sadece neler yapabileceğini görmek istedim. Zaten onları halledeceğini…” diyor ve iki kolunu kapattıktan sonra “…biliyordum.” diyerek konuşmasını sonlandırıyor. Bu sözlerinin ardından Azuldir, tek gözünü sana kırpmasının ardından geldiğiniz yöne doğru adımlamaya başlıyor.
Yüzündeki ciddiyet ile Azuldir’in şaşkınlığı karşı karşıyayken tamamladığın cümlelerinin ardından Azuldir sakince “Az önce… Yani gerçekten… İblis kanını mı yaladın sen?” diyor gördüklerine inanmıyor gibi. Bu anda yüzündeki ve kelimelerindeki şaşkınlığı fark etmiş gibi olan Azuldir hafifçe bir nefes alıp olağan ifadesine dönüş yapmak isterken “Bunca yıldır... Bir kez bile... Aklıma gelmedi…” diyor yaptığı eyleme dair. Fakat hemen ardından, bu olayı unutmak ister gibi kafasını salladıktan sonra “Doğruyu söylemek gerekirse Diniel, öngörmek benim açımdan pek bir hafif kalır.” diyor sorduğun soruya istinaden. Yüzüne tekrar yapışan gülümsemesiyle birlikte Azuldir bakışlarını seninkilerden ayırmıyorken “Yine de aklında kalsın diye söyleyeyim… Ben bir şeyleri öngörmem. Ben, Diniel, onları bilirim!” diyor. Bu sözlerini dile getirirken yüzündeki gülümsemeye rağmen Azuldir’in keskin bakışları doğrudan dikkatini çekse bile, Azuldir anlık bu ifadesini bir anda silip armasının ardından iki kolunu yana açarak “Sadece neler yapabileceğini görmek istedim. Zaten onları halledeceğini…” diyor ve iki kolunu kapattıktan sonra “…biliyordum.” diyerek konuşmasını sonlandırıyor. Bu sözlerinin ardından Azuldir, tek gözünü sana kırpmasının ardından geldiğiniz yöne doğru adımlamaya başlıyor.



