Azuldir’in adım sesleri, her biri zihnine saplanan bir ok gibi odada yankılanırken, çıkışını yapmasının ardından kapanan kapının çıkardığı ses de, tüm zihnini kilitliyor. İçine düştüğün durum ve zihnine dolan düşünceler her bir zerreni esaret altına almışken, prangalanmış bileklerini saklamaksızın Eletha’ya dönüyorsun. Bu ana kadar yüzünde katı bir ifade barındıran Eletha’nın, bakışları kapıda kilitlenmiş bir şekilde öyle durduğunu görmek, yüzünün hangi şekle girmesi gerektiğini bilememene neden oluyor. Eletha, sanki sadece kalbinden değil ruhunda birkaç parça kırılıp kopmuş gibi dalan bakışlarla öylece kapanan kapıya dalmış duruyor. Karşında duranın Hükümdar Eletha “Visyn” Norkian veya Hükümdar Eletha veyahut çiçek bahçesindeki Eletha olmadığını tek bir bakışınla bile anlayabiliyorsun. Sanki zihninde dolanan düşüncelerin katbekatı arasında boğulup kalmış ve nefes almanın bile zül geldiğini belli eden bakışlarıyla sessizce duran Eletha, yarım dakikayı bulan bir sessizliğin ardından öne düşen başına engel olamıyor. Bir an için Eletha’nın bayılıp bayılmadığını kontrol etmek için hızlıca kendini ileriye atmak istesen bile, Eletha birden aldığı derin bir nefesin ardından sanki iyi olduğunu göstermek istercesine bakışlarını sana çeviriyor.
Yarım dakikayı biraz daha aşan bir nefes aralığı içerisinde kendini toparlayabilen Eletha, yavaşça oturduğu tahtından kalkıyor ve basamaklara doğru ilerlemeye başlıyor. İlk basamağa geldiği anda, sanki o ilk karşılaştığınız andaki gibi bir anda kendini yere bırakan Eletha, hızlıca olduğu yere oturuveriyor. Bu haliyle bıkkınlığı ve çöküklüğü yadsınamaz bir şekilde görünürken, Eletha yüzüne yerleştirdiği hafif bir tebessüm ile başını sana doğru kaldırıyor. Eletha’nın gözlerinin ardında gizlenen ışık, onun Hükümdar maskesini yere oturduğu anda fırlatıp attığını gösterirken Eletha“Herkes her şeyi yapabileceğime inanıyor. Ama ben daha kıçımın nerede rahat edeceğini bile bilemiyorum ki!”diyor derin bir nefesi ardına ekleyerek. Ciğerlerinden gelen bu sözlerinin ardından kafasını mahcup bir şekilde eğen Eletha“Kabalığım içi bağışla, çıkıverdi ağzımdan.”diyor. Ancak bu sözlerinden sonra dudaklarının kenarı yukarıya doğru kıvrılıyor ve birkaç saniye içinde oluşan tebessüm kahkahaya dönüşürken“Bağışlanmayı dileyen bir Hükümdar! Unutulmuş Yüce Tanrı Gyton adına! Günün birinde gerçekten bir Hükümdar olabilecek miyim acaba!?”diyor, daha önce Aludir Üssü’nün kapısının önünde sarf ettiği cümleleri andırır şekilde.
Yarım dakikayı biraz daha aşan bir nefes aralığı içerisinde kendini toparlayabilen Eletha, yavaşça oturduğu tahtından kalkıyor ve basamaklara doğru ilerlemeye başlıyor. İlk basamağa geldiği anda, sanki o ilk karşılaştığınız andaki gibi bir anda kendini yere bırakan Eletha, hızlıca olduğu yere oturuveriyor. Bu haliyle bıkkınlığı ve çöküklüğü yadsınamaz bir şekilde görünürken, Eletha yüzüne yerleştirdiği hafif bir tebessüm ile başını sana doğru kaldırıyor. Eletha’nın gözlerinin ardında gizlenen ışık, onun Hükümdar maskesini yere oturduğu anda fırlatıp attığını gösterirken Eletha“Herkes her şeyi yapabileceğime inanıyor. Ama ben daha kıçımın nerede rahat edeceğini bile bilemiyorum ki!”diyor derin bir nefesi ardına ekleyerek. Ciğerlerinden gelen bu sözlerinin ardından kafasını mahcup bir şekilde eğen Eletha“Kabalığım içi bağışla, çıkıverdi ağzımdan.”diyor. Ancak bu sözlerinden sonra dudaklarının kenarı yukarıya doğru kıvrılıyor ve birkaç saniye içinde oluşan tebessüm kahkahaya dönüşürken“Bağışlanmayı dileyen bir Hükümdar! Unutulmuş Yüce Tanrı Gyton adına! Günün birinde gerçekten bir Hükümdar olabilecek miyim acaba!?”diyor, daha önce Aludir Üssü’nün kapısının önünde sarf ettiği cümleleri andırır şekilde.



