Alamara’da yaşanan katliamın ardından, tüm Aclania bu olayla çalkalanmaya başlamıştır. Halkın bu zamana kadar Aclania’ya duyduğu sonsuz güven ilk kez bu denli kırılmış ve yönetimsel yetersizlikler ilk kez yüksek sesle dile getirilmeye başlanmıştır. Ancak, Hükümdar Vearis’in yaşananların sorumlusu olarak eski hükümdar Eletha “Visyn” Norkian’ı göstermesi ve bu sürece ilişkin kısa bir bildiri yayımlaması, halkın bu güven duygusunu daha da dibe çekmiştir. Özellikle böyle bir ihanetin beklenilmediği göz önüne alındığında, halkın özellikle Aludirlere olan güveni ciddi oranda sarsılmış durumdadır.
Öte yandan, halk arasında Alamara’ya geç müdahale edildiği dedikoduları da hızla yayılmış ve bu hususta özellikle yeni hükümdar Vearis’in yeterliliği sorgulanmaya başlanmıştır. Halk arasında ondan daha iyi bir hükümdar olabileceği söylentileri, birkaç ismin dillere düşmesiyle daha da ayyuka çıkmıştır. Aynı zamanda Aludirlere olan güvenin sarsılmasıyla, ordu taraftarlarının sayısı artmaya başlamış ve bu durum da Aclania içerisinde bir ikiliğin başlangıcı olmuştur.
Ordu tarafında ise, özellikle hükümdarın kendilerinden habersiz bir şekilde seçilmiş olmasından başlayan süreçte, Alamara’da yaşanılanların geç bildirilmesi Aludirlere duyulan güveni hemen hemen yok etmiştir. Rütbeli birkaç kişi arkasına aldığı destekle orduyu teyakkuza geçirmeye çalışmışsa da, ordu komutanları tarafından bu girişimler sorunların diyalog yoluyla çözüleceği garantisiyle bastırılmıştır. Ne var ki, bu diyalog kanallarının farklı yollara sapması da kuvvetle muhtemel görünmektedir. Bu anlamda da Aclania ciddi bir yol ayrımının eşiğine düşmüştür.
Yaşanan hadise sonrasında Alamara tamamen tahliye edilmiş ve katliamdan sağ kurtulmayı başaran kişiler çevre yerleşkelere yerleştirilmiştir. Resmi olarak bir açıklama yapılmasa da, katliamda Alamara nüfusunun %70’inin öldürüldüğü, %15’lik bir kesimin ise az veya çok yaralı olarak kurtulduğu haberleri yapılmaya başlanmıştır. Tüm bu hususlar, Aclania’nın üzerine büyük bir kara bulutun çökmesine neden olmuştur.
Tüm bu sorunların yanında, özellikle Alamara’ya yakın konumda olan Yustria ve Ludrenia Ülkeleri, sınır bölgelerine askeri yığınaklar yapmaya başlamıştır. Yustria bu olayın tamamen sınır güvenliğine yönelik olduğunu duyursa da, Ludrenia Ülkesi askerlerinin birkaç kez sınır ihlali yaparak Alamara’ya yaklaştığı tespit edilmiştir. Bu konuda Ludrenia Ülkesi yaşanan güvenlik sorunlarının bertaraf edilmesi amacıyla bu operasyonların yapıldığını duyurmuşsa da, askeri yığınakların her geçen gün arttırılması Ludrenia Ülkesi’nin olası bir işgalini de gündemde tutmaktadır.
Yaşanan hadiseye ilişkin olarak Clevania Ülkesi yaşanan olayları ve neticelerini dikkatle takip edeceklerini ve duruma göre konum alacaklarını belirtmişlerdir. Geblonia ve Regrielia Ülkeleri ise, yaşanan bu elim olaydan duydukları üzüntüleri paylamıştır ve Aclania Ülkesi’ne mümkün olduğunca destek olmaya çalışacaklarını belirtmişlerdir. Ne var ki, Yustria, Ludrenia ve Clevania Ülkeleri güvenlik gerekçesiyle Aclania Ülkesi’yle olan tüm ilişkileri kestiklerini, herhangi bir ticari faaliyete girilmeyeceğini, sınır noktalarından giriş ve çıkış yapılmayacağını duyurmuştur. Geblonia ve Regrielia Ülkeleri ise, Alamara’da bulunmuş kişileri ülkelerine kabul edebileceklerini, ancak bunun dışında herhangi bir sınır geçişi yapılmayacağını, zorunlu ihtiyaçlar dışında da ticari ilişkilerin askıya alındığını duyurmuştur. Tüm bu hususlar da Aclania’nın ekonomisine ciddi bir darbe vurmasına neden olmuş ve bu aşamada Alamara’nın yeniden inşasının derhal yapılmasının mümkün olmadığı belirtilmiştir.
Öte yandan, halk arasında Alamara’ya geç müdahale edildiği dedikoduları da hızla yayılmış ve bu hususta özellikle yeni hükümdar Vearis’in yeterliliği sorgulanmaya başlanmıştır. Halk arasında ondan daha iyi bir hükümdar olabileceği söylentileri, birkaç ismin dillere düşmesiyle daha da ayyuka çıkmıştır. Aynı zamanda Aludirlere olan güvenin sarsılmasıyla, ordu taraftarlarının sayısı artmaya başlamış ve bu durum da Aclania içerisinde bir ikiliğin başlangıcı olmuştur.
Ordu tarafında ise, özellikle hükümdarın kendilerinden habersiz bir şekilde seçilmiş olmasından başlayan süreçte, Alamara’da yaşanılanların geç bildirilmesi Aludirlere duyulan güveni hemen hemen yok etmiştir. Rütbeli birkaç kişi arkasına aldığı destekle orduyu teyakkuza geçirmeye çalışmışsa da, ordu komutanları tarafından bu girişimler sorunların diyalog yoluyla çözüleceği garantisiyle bastırılmıştır. Ne var ki, bu diyalog kanallarının farklı yollara sapması da kuvvetle muhtemel görünmektedir. Bu anlamda da Aclania ciddi bir yol ayrımının eşiğine düşmüştür.
Yaşanan hadise sonrasında Alamara tamamen tahliye edilmiş ve katliamdan sağ kurtulmayı başaran kişiler çevre yerleşkelere yerleştirilmiştir. Resmi olarak bir açıklama yapılmasa da, katliamda Alamara nüfusunun %70’inin öldürüldüğü, %15’lik bir kesimin ise az veya çok yaralı olarak kurtulduğu haberleri yapılmaya başlanmıştır. Tüm bu hususlar, Aclania’nın üzerine büyük bir kara bulutun çökmesine neden olmuştur.
Tüm bu sorunların yanında, özellikle Alamara’ya yakın konumda olan Yustria ve Ludrenia Ülkeleri, sınır bölgelerine askeri yığınaklar yapmaya başlamıştır. Yustria bu olayın tamamen sınır güvenliğine yönelik olduğunu duyursa da, Ludrenia Ülkesi askerlerinin birkaç kez sınır ihlali yaparak Alamara’ya yaklaştığı tespit edilmiştir. Bu konuda Ludrenia Ülkesi yaşanan güvenlik sorunlarının bertaraf edilmesi amacıyla bu operasyonların yapıldığını duyurmuşsa da, askeri yığınakların her geçen gün arttırılması Ludrenia Ülkesi’nin olası bir işgalini de gündemde tutmaktadır.
Yaşanan hadiseye ilişkin olarak Clevania Ülkesi yaşanan olayları ve neticelerini dikkatle takip edeceklerini ve duruma göre konum alacaklarını belirtmişlerdir. Geblonia ve Regrielia Ülkeleri ise, yaşanan bu elim olaydan duydukları üzüntüleri paylamıştır ve Aclania Ülkesi’ne mümkün olduğunca destek olmaya çalışacaklarını belirtmişlerdir. Ne var ki, Yustria, Ludrenia ve Clevania Ülkeleri güvenlik gerekçesiyle Aclania Ülkesi’yle olan tüm ilişkileri kestiklerini, herhangi bir ticari faaliyete girilmeyeceğini, sınır noktalarından giriş ve çıkış yapılmayacağını duyurmuştur. Geblonia ve Regrielia Ülkeleri ise, Alamara’da bulunmuş kişileri ülkelerine kabul edebileceklerini, ancak bunun dışında herhangi bir sınır geçişi yapılmayacağını, zorunlu ihtiyaçlar dışında da ticari ilişkilerin askıya alındığını duyurmuştur. Tüm bu hususlar da Aclania’nın ekonomisine ciddi bir darbe vurmasına neden olmuş ve bu aşamada Alamara’nın yeniden inşasının derhal yapılmasının mümkün olmadığı belirtilmiştir.

