Ecanus
Posted: 27 Jul 2022, 16:36
İsim: Ecanus
Cinsiyet: Erkek
Yaş: 26
Boy: 1.83
Kilo: 75
Sınıflar: Sezici - Dengeli - Elementalist
PORTRE
Görünüm:
Tate No Yuusha Nariagri- Naofumi Iwatani
Kişilik:
Bu dünyada ne yapıyorsan yap, bunu iyilik ile yap!
Tam olarak Ecarus'un kişiliğini bu yönde belirtebiliriz. Kendisi kahraman mıdır? Hayır! Sadece, yaptığı veya yapacağı işlerde kendisinin iyi niyetler ile yaptığının bilinmesini ister. Kötü düşüncelerin ve kaosun bu dünyaya kökten zarar veren en büyük gerçek olduğunu düşünür. Varlıkların yaşadığı ve kendi vicdanlarıyla baş başa bırakıldığı bu imtihan içerisinde kendisi yerini doğru kararları vererek bulmak ister. Bu doğru, bir başkasının doğrusunu koruyan tarafta değildir. Ancak bu doğrunun olduğu tek taraf herkesin doğrusunu koruyan taraftır. Her ne kadar içten içe bu tarz duygulara, düşüncelere sahip olsa da uygulama hususunda veya yaşadığı olayları yorumlarken bu duygulardan yozlaştığı sıklıkla görülmektedir. Bunun sebebi her ne kadar iyilik ile yaklaşırsan yaklaşmış ol, bazı şeyler, zehrinin doğru kullanıldığında panzehir olmasıyla çözülür. Her şeyin bir dengesi ve tartısı vardır. Bu yaklaşım iyilikle olmalıdır ve ancak iyilik bu tartının ne kadar hassas olduğuna karar verir.
Kendi vicdan muhakemesini gerçekleştirirken her zaman hissettiği bir son vardır. Bu son, hayatına son verilen varlıkların günahlarının af olması süzgecine maruz kalır. Varlıklara şekil veren sadece kendi duygu ve düşünceleri değildir. Çoğu zaman varlıkları şekillendiren şeyler aynı zamanda yaşadıklarıdır. Bu yüzden bir yargıya vardığında bu sonuç ne olursa olsun her zaman vicdanında bir yerde karşısındakinin o terazide huzura erişmesini ister. Pişmanlık diye nitelendirilebilir ama başkaları için üzülmek veya onlara bir şans daha vermek hep aklının bir ucundadır.
Kendisinin bu dünyada özlem duyduğu veya beşerilerin kıvanç duyduğu herhangi bir özelliğe merakı yoktur. Onun için bu dünyada yaptıklarımız ve son anda dilediğimiz şeyler vardır. Bu yüzden varlığın yargılanması ve son anında diledikleri gerçekten önemlidir. Onun için hikayenin sadece sonu gerçek önem taşır. Çünkü bilir ki varlıklar yok anlarında, son anlarında gerçekliğine bürünür. Dünyevi olan her şeyin gelip geçici olduklarını anlamasıyla onların gerçeğe ermesi Ecanus için nihai amaçtır.
Son yolculuklarında varlıklara hak ettiklerini göstermeyi diler. Kimse için kötü söz söylediği, kötü bir son dilediği görülmemiştir ancak bu durum o da bir beşeri olduğu için duyguları tarafından düşünceleri yozlaştırılabilir. Kendisinin mükemmel olmadığının farkında olan, gün geçtikçe ve gerçeklerle yüzleştikçe onun özüne zarar veren tüm olayların ona bir uyarı olduğunu bilir. Elbette kızar, öfkelenir, küser veya lanet eder ancak o son yolculuğun bekçisi olduğu vakit her zaman yaptıklarından utanç duyacak hale gelir. Kimsenin başını belirleyemediği bir hikayede sonunda da aynı masumlukta, niyetle yolcu edilmesi gerektiğine inanır.
Felsefesi bir yana dursun; sosyal olarak kendisi insanların sessiz ama zarar gelmez olarak nitelendirdiği kişi olmak üzerine yaşar. Çoğu zaman böyle olmaktan dolayı nefret ediyor olsa da aslında kaçmaya çalıştığı kişinin nasıl biri olduğunun farkındadır. Canlıların ona çok fazla güvenmesini istemez çünkü kendisi de bir canlıdır. Ve her canlı bir gün mutlak sonu görecektir. En nihayetinde bu son bir bilinmez olsa da bildiği şey şudur ki son; başlangıç anına her daim yakındır. Bu yüzden kendine yaslanır ve dik yürür. İnsanların onun olduğu kişiden ötürü "umut" içermesi onun vicdanına zarar vermektedir zira kendisi mükemmel değildir.
Etkileyici olmayı başarabilen ve zaten bunu isteyen birisi değildir. Oldukça sessiz, sakin ve düşünceli bir yapısı vardır. Onun için dış dünyaya yansıttıklarımızdan çok iç dünyamızdaki kargaşalar kişinin özüdür. Herkes elini taşın altına koyabilir ama kimisi destek olmak için kimisi ise köstek olacağı zamanı beklemek için. Güvensizlik duygusu buradan kaynaklanmaktadır ve aksiyonların söylemlerden daha önemli olduğuna inanır. Soğuk bir yapıya sahip olsa da bunun sadece onun içerisindeki duyguları koruyan bir kimlik olduğunu unutmamak lazım. Kimilerine göre bir taş duvar olsa dahi kimilerine o duvar, çiçek açmayı bilir. Yaşamının değerini bir başka yaşamın sonlanışında bulur ve bu yüzden birileri öldüğü, hayatını kaybettiği zaman o güne kadar bir değeri yoksa hayatının en azından son anında, birileri için değerli olması gerektiğine inanır. Bu yüzden "değer" kavramı onun için bambaşka bir noktadadır. Hiçbir şeyin seçilemediği ve seçilmiş olanlardan da kaçılamadığı bu dünyada yapabileceği tek şeyin doğruluğa, adalete ve son an gelene kadar değerli olan şeyler için gerekirse kaçmaya, gerekirse savaşmaya devam etmenin hayatın kendisini anlamlandıran kuramlar olduğuna inanır.
PROFİL
Güç:1
Dayanıklılık:1
Çeviklik:2
İrade:4
Zeka:2
Aludir Statları
Görü:2
Hakimiyet: 1
Mevcudiyet: 0
Cinsiyet: Erkek
Yaş: 26
Boy: 1.83
Kilo: 75
Sınıflar: Sezici - Dengeli - Elementalist
PORTRE
Görünüm:
Tate No Yuusha Nariagri- Naofumi Iwatani
Ecanus, her yöne dağılan kısa siyah saçları, keskin yeşil gözleri var ve insanlara kötü bir izlenim vermek nedeniyle sık sık kaşlarını çatıyor. Bej bir fanila, siyah pantolon ve kahverengi çizme giymektedir. Üstünde onu çevreleyen yeşil bir ceket vardır. Bu ceketin kol kısımları bulunmamaktır bir pelerin gibi uzundur. Dik yakalı gömleği ve etrafını sarmalayan o yumuşak yün parçası onun dinlenirken ki yastığı gibidir. Üstündeki eşyaları pek de sıkı olmayan iki kemer yardımıyla destekler, zaman zaman bu kemerleri genişletip veya sıkıp havaya uygun hale getirir. Genellikle üşüdüğü için üstünü e kalın giyindiği bilinmektedir ancak üstündekileri çıkardığında geriye kalan tek şey kısa kollu bir shirt olur. Bunun sebebi ise kendini uzun kollu giydiği zaman boğuluyormuş gibi hissetmesidir.
Kişilik:
Bu dünyada ne yapıyorsan yap, bunu iyilik ile yap!
Tam olarak Ecarus'un kişiliğini bu yönde belirtebiliriz. Kendisi kahraman mıdır? Hayır! Sadece, yaptığı veya yapacağı işlerde kendisinin iyi niyetler ile yaptığının bilinmesini ister. Kötü düşüncelerin ve kaosun bu dünyaya kökten zarar veren en büyük gerçek olduğunu düşünür. Varlıkların yaşadığı ve kendi vicdanlarıyla baş başa bırakıldığı bu imtihan içerisinde kendisi yerini doğru kararları vererek bulmak ister. Bu doğru, bir başkasının doğrusunu koruyan tarafta değildir. Ancak bu doğrunun olduğu tek taraf herkesin doğrusunu koruyan taraftır. Her ne kadar içten içe bu tarz duygulara, düşüncelere sahip olsa da uygulama hususunda veya yaşadığı olayları yorumlarken bu duygulardan yozlaştığı sıklıkla görülmektedir. Bunun sebebi her ne kadar iyilik ile yaklaşırsan yaklaşmış ol, bazı şeyler, zehrinin doğru kullanıldığında panzehir olmasıyla çözülür. Her şeyin bir dengesi ve tartısı vardır. Bu yaklaşım iyilikle olmalıdır ve ancak iyilik bu tartının ne kadar hassas olduğuna karar verir.
Kendi vicdan muhakemesini gerçekleştirirken her zaman hissettiği bir son vardır. Bu son, hayatına son verilen varlıkların günahlarının af olması süzgecine maruz kalır. Varlıklara şekil veren sadece kendi duygu ve düşünceleri değildir. Çoğu zaman varlıkları şekillendiren şeyler aynı zamanda yaşadıklarıdır. Bu yüzden bir yargıya vardığında bu sonuç ne olursa olsun her zaman vicdanında bir yerde karşısındakinin o terazide huzura erişmesini ister. Pişmanlık diye nitelendirilebilir ama başkaları için üzülmek veya onlara bir şans daha vermek hep aklının bir ucundadır.
Kendisinin bu dünyada özlem duyduğu veya beşerilerin kıvanç duyduğu herhangi bir özelliğe merakı yoktur. Onun için bu dünyada yaptıklarımız ve son anda dilediğimiz şeyler vardır. Bu yüzden varlığın yargılanması ve son anında diledikleri gerçekten önemlidir. Onun için hikayenin sadece sonu gerçek önem taşır. Çünkü bilir ki varlıklar yok anlarında, son anlarında gerçekliğine bürünür. Dünyevi olan her şeyin gelip geçici olduklarını anlamasıyla onların gerçeğe ermesi Ecanus için nihai amaçtır.
Son yolculuklarında varlıklara hak ettiklerini göstermeyi diler. Kimse için kötü söz söylediği, kötü bir son dilediği görülmemiştir ancak bu durum o da bir beşeri olduğu için duyguları tarafından düşünceleri yozlaştırılabilir. Kendisinin mükemmel olmadığının farkında olan, gün geçtikçe ve gerçeklerle yüzleştikçe onun özüne zarar veren tüm olayların ona bir uyarı olduğunu bilir. Elbette kızar, öfkelenir, küser veya lanet eder ancak o son yolculuğun bekçisi olduğu vakit her zaman yaptıklarından utanç duyacak hale gelir. Kimsenin başını belirleyemediği bir hikayede sonunda da aynı masumlukta, niyetle yolcu edilmesi gerektiğine inanır.
Felsefesi bir yana dursun; sosyal olarak kendisi insanların sessiz ama zarar gelmez olarak nitelendirdiği kişi olmak üzerine yaşar. Çoğu zaman böyle olmaktan dolayı nefret ediyor olsa da aslında kaçmaya çalıştığı kişinin nasıl biri olduğunun farkındadır. Canlıların ona çok fazla güvenmesini istemez çünkü kendisi de bir canlıdır. Ve her canlı bir gün mutlak sonu görecektir. En nihayetinde bu son bir bilinmez olsa da bildiği şey şudur ki son; başlangıç anına her daim yakındır. Bu yüzden kendine yaslanır ve dik yürür. İnsanların onun olduğu kişiden ötürü "umut" içermesi onun vicdanına zarar vermektedir zira kendisi mükemmel değildir.
Etkileyici olmayı başarabilen ve zaten bunu isteyen birisi değildir. Oldukça sessiz, sakin ve düşünceli bir yapısı vardır. Onun için dış dünyaya yansıttıklarımızdan çok iç dünyamızdaki kargaşalar kişinin özüdür. Herkes elini taşın altına koyabilir ama kimisi destek olmak için kimisi ise köstek olacağı zamanı beklemek için. Güvensizlik duygusu buradan kaynaklanmaktadır ve aksiyonların söylemlerden daha önemli olduğuna inanır. Soğuk bir yapıya sahip olsa da bunun sadece onun içerisindeki duyguları koruyan bir kimlik olduğunu unutmamak lazım. Kimilerine göre bir taş duvar olsa dahi kimilerine o duvar, çiçek açmayı bilir. Yaşamının değerini bir başka yaşamın sonlanışında bulur ve bu yüzden birileri öldüğü, hayatını kaybettiği zaman o güne kadar bir değeri yoksa hayatının en azından son anında, birileri için değerli olması gerektiğine inanır. Bu yüzden "değer" kavramı onun için bambaşka bir noktadadır. Hiçbir şeyin seçilemediği ve seçilmiş olanlardan da kaçılamadığı bu dünyada yapabileceği tek şeyin doğruluğa, adalete ve son an gelene kadar değerli olan şeyler için gerekirse kaçmaya, gerekirse savaşmaya devam etmenin hayatın kendisini anlamlandıran kuramlar olduğuna inanır.
PROFİL
Güç:1
Dayanıklılık:1
Çeviklik:2
İrade:4
Zeka:2
Aludir Statları
Görü:2
Hakimiyet: 1
Mevcudiyet: 0
