Kılıcı Bilemek (Inias)

User avatar
GM - Dimensio
Game Master
Game Master
Posts: 1852
Joined: 31 Jan 2022, 13:20

22 Aug 2023, 12:11

Yükseliş Konağı’nda yaşadıklarının ardından, aradığın şeyi bulmak adına Aludir Üssü’ne dönmeye karar veriyorsun. Ancak geri dönüş için yine at arabasına ihtiyaç duyman nedeniyle, şu anda sana yardımcı olabilecek kişilerin kapıdaki askerler olduğunu düşünüyorsun. Bu amaçla kapıdaki askerlere durumu ilettiğinde, askerler sana araç ayarlayabileceklerini söylüyorlar. Sanki onlara hükmedebiliyormuşsun gibi içine dolan hisle birlikte, askerler bir kez daha birilerini yanlarına çağırıyor, onlara bir şeyler fısıldıyor ve gelen insan hızlıca ayrılıyor. Yaklaşık yarım saatlik bir beklemenin ardından ise orta yaşlarda bir adamın, buraya geldiğinde kullandığın at arabasından nispeten daha küçük bir at arabasıyla geldiğini görüyorsun. Orta yaşlı adam at arabasından inerken kapıdaki askerlere kimi götüreceğini sorduğunda, askerler seni işaret ediyor. Bunun üzerine orta yaşlı adam hızla kendine çekidüzen verip patavatsızlık yaptığını düşünerek çekingen bir tavırla “Bağışlayın Efendim. Yolculuğumuz nereye?” diye soruyor seni at arabasına buyur ederken.
Off Topic
Doğruca Aludir Üssü’ne gitmeyi tercih etmen halinde, üç günlük yolu detaysız ve hızlı bir şekilde geçebiliriz.
Off Topic
Bu konuda geçerli olan pasiflik süresi 72 saattir.

Bu konuda Geri Sarım Kartı kullanılabilir.
Bu hesaba atılan özel mesajlar kontrol edilmemektedir.
User avatar
Inias
Posts: 174
Joined: 20 May 2022, 16:48

24 Aug 2023, 14:05

"Hükümdara karşı hiçim elbette fakat Aludir olmak düşündüğümden daha üst bir mertebe olsa gerek." diye düşünüyor Inias.
İstediği yere istediği zaman giremiyor elbette ama ona yardımcı olmaktan çekinilmiyor. Bunu bilmek güzel. Bir kez daha at arabası geliyor. Belki bu sefer yolculuk daha keyifli olabilir. Sürücüyü başıyla selamlıyor Inias.

"Direkt Aludir Üssü'ne gidelim. Zaman kaybetmek istemem."
Image
KÜNYE
İsim: Inias
Cinsiyet: Erkek
Yaş: 24
Boy: 1.80
Kilo: 75
Sınıflar: Toplayıcı - Dengeli - Savaşçı
Mevcut GP/AGP/İGP: 5/0/5
Mevcut Para: 11.000

PROFİL
Güç: 6
Dayanıklılık: 6
Çeviklik: 6
İrade: 5
Zeka: 5

Aludir Statları
Görü: 5
Hakimiyet: 6
Mevcudiyet: 5

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
KÜNYE
İsim: Kho'Raktar
Cinsiyet: Erkek
Boy: Dokuz Metre
Kilo: Altı Yüz
Tür: Dev
Seviye: Razguk

PROFİL
Varlık: 8
Güç: 8
Dayanıklılık: 8
Çeviklik: 2
Arun: 2
Duren: 8
İrade: 8

YETENEKLER

Büyülü Beden

TEKNİKLER

Dörde Katla 1. Düzey
Kaynayan Beden
Kaçış Yok

İBLİSİN ÜZERİNDE TAŞIDIĞI EKİPMANLAR/EŞYALAR
User avatar
GM - Dimensio
Game Master
Game Master
Posts: 1852
Joined: 31 Jan 2022, 13:20

24 Aug 2023, 15:37

Nereye gitmek istediğini adama iletmenle birlikte, adam derhal hareketlenmek için hazırlıklarını tamamlıyor. Halinden uzun bir yolculuk yapacağını beklemiyor gibi dursa bile, Aludir Üssü'ne gidileceğini söylemene karşın en ufak bir tepki vermiyor. Sen de at arabasında yerini almanın ardından yolculuğun bir kez daha başlıyor. Ancak bu sefer, tersi istikamete...

Üç gün süren yolculuğunda sadece kendi iç dünyana odaklanman nedeniyle, senin için hızlıca geçip gidiyor. At arabasını süren adam birkaç yerde mola verse bile, bu molalar dahi pek umurunda olmuyor. Yolda geçirdiğiniz uyuma anları da herhangi bir yerleşim yerinden uzak olacak şekilde, tamamen atın ve at arabasını süren adamın yorgunluğuna bağlı oluyor. Neticede, bu üç gün senin için neredeyse bomboş bir şekilde geçiyor ve sonunda Aludir Üssü'ne varıyorsun. Bu aşamadan sonra ise, kendini daha yalnız, daha düşüncelere boğulmuş ve güçlenmek için daha tutkulu hissediyorsun. Geriye kalan tek şey, tüm bu arzunu dindirebilecek birini veya birilerini bulmak oluyor.
Bu hesaba atılan özel mesajlar kontrol edilmemektedir.
User avatar
Inias
Posts: 174
Joined: 20 May 2022, 16:48

25 Aug 2023, 14:19

"Sonunda."

Inias, Aludir Üssü'ne gelince bir rahatlama ve özgür kalma hissiyatı yaşıyor. İçeri girmeden önce günlerdir hareket ettiremediği kaslarını var gücüyle geriyor çeşitli hareketler yapıyor. İyice açıldıktan sonra içeriye giriyor. İstediği yere varmak kolaydı ama istediği kişiyi nasıl bulacak? Daha yeni bir Aludir olduğundan kimseyi doğru düzgün tanımıyor. Hiçbir mertebe ve kurumu da. Aklına ilk gelen Azuldir oluyor ama kim bilir şu an nerede ve ne yapıyor. Uygun mu değil mi tam bir muamma. O sırada aklına beraber olduğu grubun iblisleri ile yaşadıkları geliyor. Bir grup maskeli ve ve kapşonlu eleman onlara bir odada boyut kapısı açmıştı, değil mi? Hatta oranın güçlenmek için olduğunda bile söz etmişlerdi. Nerede sorusunun yanıtı hazır en azından. Bu da bir şey olsa gerek.

"Hmmm..."

Düşünceli bir şekilde homurdanıyor Inias. Olduğu yerde düşünmeye çalışsa da tek başına varabileceği bir sonuç yok. Kesinlikle birilerine danışmalı.

"Agrupnia!"

Inias'ın beyninde şimşekler çakıyor. Aludirlerin Komutanı, dehşet güçlü Agrupnia! Onun kendi üzerindeki güçlü etkisi tüylerini diken diken ediyor ve ürpeti geliyor. Evet! O kadar etkili bir kişi Inias'ı yüceltebilir! Hemen hızlı adımlarla hareket etmeye başlıyor. Birilerini bulmalı ve Agrupnia'yı sormalı. Herkese sorup onu bulmalı. Zayıflığın karanlığından gücün aydınlığına çıkabilir artık!
Image
KÜNYE
İsim: Inias
Cinsiyet: Erkek
Yaş: 24
Boy: 1.80
Kilo: 75
Sınıflar: Toplayıcı - Dengeli - Savaşçı
Mevcut GP/AGP/İGP: 5/0/5
Mevcut Para: 11.000

PROFİL
Güç: 6
Dayanıklılık: 6
Çeviklik: 6
İrade: 5
Zeka: 5

Aludir Statları
Görü: 5
Hakimiyet: 6
Mevcudiyet: 5

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
KÜNYE
İsim: Kho'Raktar
Cinsiyet: Erkek
Boy: Dokuz Metre
Kilo: Altı Yüz
Tür: Dev
Seviye: Razguk

PROFİL
Varlık: 8
Güç: 8
Dayanıklılık: 8
Çeviklik: 2
Arun: 2
Duren: 8
İrade: 8

YETENEKLER

Büyülü Beden

TEKNİKLER

Dörde Katla 1. Düzey
Kaynayan Beden
Kaçış Yok

İBLİSİN ÜZERİNDE TAŞIDIĞI EKİPMANLAR/EŞYALAR
User avatar
GM - Dimensio
Game Master
Game Master
Posts: 1852
Joined: 31 Jan 2022, 13:20

28 Aug 2023, 10:31

Aludir Üssü’nün kapısı gelişinle birlikte yavaşça aralanmışken, zihninde nereye veya kime gideceğin düşünceleri dönmeye başlıyor. Birkaç saniyelik bu düşünce faslıyla birlikte hedefin Agrupnia’yı bulmak neticesinde netleştiği anda, geriye kalan tek şey onu bulmak oluyor. Üssün içerisinde attığın birkaç adım sonunda, daha önce kısada olsa sohbet etme imkanı bulduğun bir kişiye denk geliyor ve hızlı bir hal hatır sorma faslının ardından ona Agrupnia’yı nerede bulabileceğini soruyorsun. Adam sana Agrupnia’nın en son Serbest Bölge’de olduğunu bildiğini söylüyor. Aldığın cevapla birlikte artık gideceğin yer de kafanda kesinleşiyor.

Ulrasil’in daha önce Serbest Bölge’nin nerede olduğuna dair sözleri ve burayı unutmaman yönündeki telkinlerinin bu kadar hızlı karşılık bulması yüzünde hafif bir tebessüm yaratırken, adımlarını doğruca Serbest Bölge’ye açılan odaya yönlendiriyorsun. Serbest Bölge’nin bulunduğu koridora hızlıca çıkıyor ve giriş yapılacak kapının önüne kadar geliyorsun. Ancak tam bu esnada Ulrasil’in değişik bir anahtar ile odanın kapısını açtığını ve böyle bir anahtara sahip olmadığını anımsıyorsun. Bu durum ufak bir hayal kırıklığı yaşamana neden olurken, kapıyı yumruklama veya tıklama gibi bir hareketle kapının açılıp açılmayacağını düşünmeye başlıyorsun. Ne var ki aklından bunlar geçtiği sırada kapının bir anda hafifçe aralanması, sanki ilahi bir gücün yanında olduğunu gösteriyor. Aralanan kapıdan içeriye girdiğin anda ise karşında 11 maskeli adamı bir kez daha görüyorsun. Odaya tamamen girmenin ardından ise kapı bir anda kapanıyor ve 11 maskeli adamın tüm dikkatleriyle sana baktığını hissedebiliyorsun.
Bu hesaba atılan özel mesajlar kontrol edilmemektedir.
User avatar
Inias
Posts: 174
Joined: 20 May 2022, 16:48

28 Aug 2023, 11:22

"Bu gerçekten rahatsız edici."

Inias bu maskeli havari takımının ne kadar gizem ve mistik bir havası olduğunu anımsıyordu pek tabii fakat hepsinin bakışlarını ona dikmesinin bu kadar gergin hissettireceğini beklemiyordu. Tam ağzını açıp Agrupnia'yı soracakken, kendisini durduruyor ve düşünmeye başlıyor. Söylemesi gereken bir takım sözler yok muydu? Ulrasil miydi neydi adı, onları tembihlemişti. Hmmm...

"Evrenin kurucularından, 11 Havari'nin Efendisi, Aclania'nın Hükümdarı, Aludirlerin ve Savaşçıların Lideri Eletha "Visyn" Norkian'ın..."

Inias bir an yavaşlıyor ve elini yumruk yapıp dudağına dayanarak hafızasını zorluyor.

"Dördüncü buyruğu uyarınca Serbest Bölge'ye giriş talep ediyorum?"

Ses tonu sona doğru soru sorar bir hava alıyor. Acaba doğru mu anımsıyor? Pek emin değil ancak sorun çıkmayacağını umuyor. Öte yandan, Agrupnia'yı görmeye çalışıyor. Acaba karşı tarafa mı geçti?
Image
KÜNYE
İsim: Inias
Cinsiyet: Erkek
Yaş: 24
Boy: 1.80
Kilo: 75
Sınıflar: Toplayıcı - Dengeli - Savaşçı
Mevcut GP/AGP/İGP: 5/0/5
Mevcut Para: 11.000

PROFİL
Güç: 6
Dayanıklılık: 6
Çeviklik: 6
İrade: 5
Zeka: 5

Aludir Statları
Görü: 5
Hakimiyet: 6
Mevcudiyet: 5

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
KÜNYE
İsim: Kho'Raktar
Cinsiyet: Erkek
Boy: Dokuz Metre
Kilo: Altı Yüz
Tür: Dev
Seviye: Razguk

PROFİL
Varlık: 8
Güç: 8
Dayanıklılık: 8
Çeviklik: 2
Arun: 2
Duren: 8
İrade: 8

YETENEKLER

Büyülü Beden

TEKNİKLER

Dörde Katla 1. Düzey
Kaynayan Beden
Kaçış Yok

İBLİSİN ÜZERİNDE TAŞIDIĞI EKİPMANLAR/EŞYALAR
User avatar
GM - Dimensio
Game Master
Game Master
Posts: 1852
Joined: 31 Jan 2022, 13:20

28 Aug 2023, 13:52

Eletha’nın 4. buyruğunu dile getirmenin ardından, daha önce tecrübe ettiğin üzere maskeli adamların geriye çekilmesini ve içlerinden birinin de seni iblis diyarına ulaştıracak kapıyı açmasını bekliyorsun. Ancak buyruğu dile getirmene rağmen, 11 maskeli adamdan hiçbirinin harekete geçmemesi ortada bir sorun olup olmadığını sorgulamana neden oluyor. Zira buyruk gereği talebinin yerine gelmemesinin doğrudan Eletha tarafından yargılanmak olduğunu bildiğin için 11 maskeli adamın buyruğa aykırı hareket etmesine anlam vermek senin için oldukça güç oluyor.

Odadaki hareketsizlik fazlasıyla rahatsız edici bir hal alırken, ne yapman gerektiğini düşünmeye başlıyorsun. Bundan sonra atman gereken adımın ne olacağına karar vermek için düşüncelerinin arasında gezindiğin esnada, odanın hemen sağ tarafında iblis diyarına açılan bir kapının belirmesi, tüm odağının buraya kaymasına neden oluyor. Ancak bu odağın, bir anda iblis diyarından gelen yoğun baskın bir havayla darmadağın oluyor. Sanki on binlerce iblisin soluksuz bir şekilde üzerine saldırıyormuş gibi odaya dolmaya başlayan hava ürpermene neden olurken, kapıda bir anda beliren Agrupnia kısa boyuna rağmen tüm heybetiyle odaya girmek için adımlamaya başlıyor. Agrupnia kapıdan geçip tamamen odaya girdiği anda, kapıyı kapatmaksızın bakışlarını önce sana, sonra da 11 maskeli adama çeviriyor. Bakışlarındaki genel çatıklık hali süregelirken Agrupnia “Neden onun girmesi için kapı açılmadı?” diyor ansızın. Bu soru üzerine 11 maskeli adam hafifçe eğilerek Agrupnia’yı selamlamasının ardından, tam ortalarında duran biri öne çıkarak “Efendi Agrupnia… Haddimizi bağışlayın, lakin kendisi 4. buyruk üzerine giriş talep etti.” diyor. Bu cevabın ardından Agrupnia yüzündeki hoşnutsuz bakışları sana çevirirken “Dördüncü buyruk yeni Aludir olanlar içindir. Serbest Bölge’ye girmek için Beşinci Buyruk dile getirilmeli. Ulrasil size bunu söylemedi mi?” diyor. Agrupnia’nın sözlerinden Ulrasil’in bu konuda size bilgi vermiş olduğunu ancak senin yanlış buyruğu dile getirdiğini kastettiğini açıkça anlayabiliyorsun. Ancak bir cevap vermek için ağzını açmak istediğin anda Agrupnia hafifçe sağ elini havaya kaldırıp seni sustururken “Önemi yok, bundan sonra daha dikkatli ol yeter.” demekle yetiniyor.

Agrupnia havaya kaldırdığı elini yavaşça indirirken bakışlarını 11 maskeli adamdan ortada kalana çeviriyor ve “Aludirlerin Komutanı Agrupnia olarak, Evrenin Kurucularından, 11 Havari’nin Efendisi, Aclania’nın Hükümdarı, Aludirlerin ve Savaşçıların Lideri Eletha “Visyn” Norkian’a sunduğum yemin üzerine, Inias’ın iblis diyarına girişini ve bu hususta refakatçisi olmayı talep ediyorum.” diyor. Agrupnia’nın bu sözleri üzerine 11 maskeli adamın her biri hafifçe eğilerek Agrupnia’yı selamlıyor ve Agrupnia da hemen arkasında bulunan iblis diyarına açılan kapıdan geçmek için adımlamaya başlarken sana dönüyor. Bakışlarını gözlerine sabitleyen Agrupnia “Ruhunun haykırışını diğer tarafta söylersin.” diyerek açık olan kapıdan iblis diyarına geçiyor ve senin de gelebilmen için kapıyı açık bir şekilde tutuyor.
Bu hesaba atılan özel mesajlar kontrol edilmemektedir.
User avatar
Inias
Posts: 174
Joined: 20 May 2022, 16:48

28 Aug 2023, 15:59

Inias bir kez daha güç kavramının anlamını deneyimliyor. Bu muazzam bir şey! Sadece var olmakla beraber gelen bu etkinin asıl güçle kıyaslanamayacağı gerçeği var bir de. Inias doğru kararı verdiği kanaatine varıyor. Küçük bir yanlışı olmuş. Olsun. Mazur görülüyor ve konu kapanıyor. Yetmiyor, Koskoca komutan onu yanına alıyor ve dinlemeyi kabul ediyor. Ne büyük bir fırsat! Ne büyük bir olanak! Inias önce havarilere başıyla selam veriyor. Ardından komutanının peşinden karşıya geçiyor. İlk defa bu boyuta olumlu duygu ve düşünce yoğunluğu ile, büyük bir istekle giriyor. İstediğini almaya o kadar yakın hissediyor ki kendini. Karşı tarafa geçtikten sonra da içini döküyor.

"Bana tevazu gösterdiğiniz için teşekkür ederim, efendim. Sizin için uygunsa, yardımınızı istemeye geldim. Güç için. Güçsüz olduğum için başarısız oldum. Şimdi güçlenmek zorundayım. Bu yüzden sizi aradım. Bana yol gösterecek birisi gerekiyor. Hükümdar beni destekledi ama istediğimi vermedi. Umuyorum, siz verirsiniz."
Image
KÜNYE
İsim: Inias
Cinsiyet: Erkek
Yaş: 24
Boy: 1.80
Kilo: 75
Sınıflar: Toplayıcı - Dengeli - Savaşçı
Mevcut GP/AGP/İGP: 5/0/5
Mevcut Para: 11.000

PROFİL
Güç: 6
Dayanıklılık: 6
Çeviklik: 6
İrade: 5
Zeka: 5

Aludir Statları
Görü: 5
Hakimiyet: 6
Mevcudiyet: 5

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
KÜNYE
İsim: Kho'Raktar
Cinsiyet: Erkek
Boy: Dokuz Metre
Kilo: Altı Yüz
Tür: Dev
Seviye: Razguk

PROFİL
Varlık: 8
Güç: 8
Dayanıklılık: 8
Çeviklik: 2
Arun: 2
Duren: 8
İrade: 8

YETENEKLER

Büyülü Beden

TEKNİKLER

Dörde Katla 1. Düzey
Kaynayan Beden
Kaçış Yok

İBLİSİN ÜZERİNDE TAŞIDIĞI EKİPMANLAR/EŞYALAR
User avatar
GM - Dimensio
Game Master
Game Master
Posts: 1852
Joined: 31 Jan 2022, 13:20

28 Aug 2023, 16:40

İblis diyarı… Her zamankinden daha karanlık ve daha vahşi bir şekilde seni içine çekerken, Agrupnia açtığı kapıyı kapatmak için sağ elini kaldırıyor. Sıktığı yumruğu ile birlikte insan diyarı ile olan bağlantınız koptuğu anda, ruhun hiç olmak istemediği ama ebediyen varlığını sürdürmeyi arzuladığı bir karanlığa kapanıyor. Ne var ki, tüm bu olumsuz duygularına rağmen kendini bir şekilde ait olduğun yerde hissediyorsun. Tüm bu karanlık ve içindeki dalgalanmalar, esas varlığının sebebi gibi geliyor. Olağan korkutuculuğuna rağmen, en büyük korkularını bir anda dost edinebilecek gibi hissediyorsun. Fakat tüm bu hisler sana oldukça yabancı geliyor. Bir şekilde, ruhunda hissettiğin bu duyguların zihninde var olmadığını fark ediyorsun. Zihnin ve ruhun, iki ayrı Inias’ı var eder gibi… Hangisine sarılacağını veya hangisinin seni saracağı bile belirsizken, Agrupnia’nın delici bakışları tüm bu karmaşayı bitirmeye yetiyor. Gözlerin onunkiyle yüzleştiğinde, sanki kendini aciz bir kul gibi hissediyorsun. Gaddar bir ifadenin altında ezilmemek için omuzlarını dik tutmaya çalışsan bile vücuduna söz geçirmenin ne denli güç olduğunu fark ediyorsun. Bakışların, mahcup ve acizce önüne düşüyor sadece…

Bir göz açıp kapamayla son buluyor her bir nefes… Bu anlarda ondan farksız oluyor. Belki saniyenin bile yetmediği bir anda, belki de yüzyıllardır içinde bulunduğun azap tek bir nefesle sonlanıveriyor. Ne karanlık ne de Agrupnia sana dokunamaz oluyor. Esasen bakışlarını hiçbir zaman Agrupnia’dan kaçırmadığını anladığında, tüm bu dalaverenin nedenini Agrupnia olarak görüyorsun başta. Ancak onun vakur ve herhangi bir oyundan uzak bakışları, tüm yaşadıklarının içinde olduğunu fısıldıyor sana. Kudreti bir damla su kadar olan Inias’ın acizliği…

Omuzlarını dikleştirdiğin anda, yüzüne daha ciddi bir ifade geliyor ansızın. Sözlerin ağzından bir hışımla dökülürken, konuşanın gerçek Inias olması çalkantılı ruhunu huzursuz ediyor. Ancak bu vakitten sonra, o çalkantının sebebini de ve hatta silinmeyecek varlığını da biliyorsun. Her bir adımında seninle olanı, aldığın nefesi hissedeni, baktığını göreni ve uyuduğunda bile gözünü senden bir anlığına dahi ayırmayanı… Kho’Raktar!

İblis diyarına girmenle birlikte varlığını daha baskın bir şekilde hissettirebilen Kho’Raktar’ın kudreti altında söylediğin sözlere karşılık, Agrupnia hafifçe kafasını sallıyor sadece. Arzunu ve isteğini anlayan babacan bir tavırdan öteye gitmeyen bu baş sallamanın ardından Agrupnia iki kolunu arkada birleştirirken yavaşça adımlamaya başlıyor karanlığın içinde. Bastığı her bir yer daha da kararıp daha da yeşerirken Agrupnia kendi kendine söylenir gibi “Hükümdarımız seni desteklememiş olsa burada olabilir miydin Inias? Hayat dediğimiz şey tesadüflerin bir araya gelmesi değildir. Senin buraya tekrar dönmen, kapıların sana açılması ve benim burada olmam… Bunların hiçbiri tesadüf değil Inias.” diyor. İlahi bir gücün emirlerine itaat eden bir münzevi gibi dile getirdiği sözlerinin ardından bakışlarını sana çeviren Inias “Hükümdarımız daha kudretli bir Inias görmeyi arzuladığı için buradayım…” diyerek tüm bu olan bitenin açıklamasını yapıyor.

Sözlerinin ardından üzerinde tuttuğu bakışlarıyla tepkini ölçmeye çalışan Agrupnia, zihninde düşünceler dönerken ve henüz konuşma imkanı bulamamışken “Ama bunlar mevzu bahis değil. Öyle ya, bunun bir önemi de yok.” diyor. Bu aşamada giriş bölümünü geçmeyi arzuladığını anladığın Agrupnia aldığı birkaç nefesin ardından “Daha kudretli olman için ne yapmamı istersin Inias? Burada iblislerimizi ölümüne bir dövüşe sokmak mı? Her yenildiğinde daha güçlü ayağa kalkman için seni bir öncekinden daha fazla bozguna uğratmamı mı? Bunu nereye kadar yapabilirsin? Ruhun her bir yenilgide güçlenir mi yoksa her bir yenilgi güçsüzlüğü daha sert mi yüzüne vurur? Söylesene Inias… Bedeninden oluk oluk akacak olan kan mı seni daha güçlü yapar yoksa ruhuna kazıdığım acizliğin mi?” diyor. Cümlelerinin her birini sanki en sert yumruktan beter bir tonlamayla dile getiren Agrupnia henüz daha seni yere sermemiş gibi sana doğru adımlarken, aurasını da daha fazla salmaya başlıyor. Artık Agrupnia, yaşlı bir adamdan ziyade başına buyruk vahşi bir hayvan gibi görünmeye başlarken “Konuş Inias! Acizliğine son verecek kelamı söyle! Benim sana bahşedeceğim ve hayatın boyunca anmaktan dahi çekineceğin yaralarınla mı daha güçlü olacaksın!? Kırılmış ruhunun paramparça olması için bir dilenci gibi avuç mu açacaksın senden üstün gördüklerine? Konuş ey dilenci! Gökteki yok olmuş tanrıların yere inmesini mi bekleyeceksin yoksa azıcık ışığıyla hala seni ayakta tutan varlığına mı sığınacaksın?” diyor. Boyu senden kısa, senden çok daha çelimsiz ve bitik görünen yaşlı Agrupnia, bir anda gözlerinin önünde yıkılmaz bir dağa dönüşürken, her bir bakışta yüzüne savurduğu kelimelerin acısıyla dişlerini sıkıyorsun. Agrupnia birkaç santim önüne kadar geldiğinde ise tüm karanlığı yırtan ses tonundan vazgeçip, karanlığın sizi hiçbir şekilde duyamayacağı bir ses tonuyla “Konuş Inias! Bir dilenci gibi mi yaşayacaksın yoksa her bir dilencinin yapmacık bir şekilde andığı Tanrıların bir lütfu mu olacaksın?” diyor.
Bu hesaba atılan özel mesajlar kontrol edilmemektedir.
User avatar
Inias
Posts: 174
Joined: 20 May 2022, 16:48

28 Aug 2023, 20:11

Hani, bazı hayvanlar vardır ya; çok tatlı, şirin, savunmasız dururlar. Arkadaş canlısıdırlar, sıcakkanlıdırlar ama köşeye sıkıştıklarında kuduza dönmüş gibi içlerinden vahşet dolu bir şey çıkar. O kadar şaşırırsınız ki, tepki veremezsiniz. Korkmazsınız, endişe etmezsiniz, bunlar sonradan gelir. Sadece şaşırırsınız. İnanmakta güçlük çekersiniz. "Ne oldu öyle?" "Ne oldu az önce?" diye düşünüp durursunuz ve bir daha asla aynı gözlerle bakamazsınız hayvana. Şimdi bunu Inias üzerinden göreceksiniz çünkü kendisini o kadar köşeye sıkışmış, o kadar beklediğin farklı bir yaklaşım görüyor, o kadar tehlikede hissediyor, yine o acizliği iliklerine kadar işlendiğini biliyor ve ardı arkası kesilmeyen sorulara yanıt veremeyecek kadar yavaş kalıyor ki, ilkel içgüdülerinin ona "Kaç ya da SAVAŞ!" olarak sunduğu seçeneklerden "SAVAŞMAYI" seçiyor.

"Bilmiyorum! Kahretsin! Yerle yeksan olsun ki, bilmiyorum! Sorun da bu zaten! Nasıl güçleneceğimi bilmiyorum! İki gün önce ne ve kim olduğumu da bilmiyordum zaten! Gözümü açıyorum, kimliğim yok, türüm yok, garip canavarlar karşıma çıkıyor. Sonra, sanki bir şey öğrenmiş gibi çok daha büyük bir tehlikenin karşısına çıkıyorum. Yaşamımın mücadelesini verip tarafıma absürt bir boyutta iblis alıyorum ama ne yapacağımı bilmiyorum. Aludir olmak ne demek? Ona komut mu vereyim? Onunla omuz omuza mı savaşayım? Biri kalkıp iblislere zarar veremezsiniz, onlar da size diyor. Sonra iblislerden biri beni paramparça ediyor! Kho'Raktar'ın başına gelenleri söylemiyorum bile. O daha kötü bir duruma düştü! Hiçbir şey bilmiyorum ben! Bu yüzden insan gibi birisine danışmaya ve yol bulmaya çalışıyorum! Sen neden bu kadar güçlüsün? Nasıl bu kadar güçlü oldun? Bunun yolu yordamı ne? Sıradan bir şekilde güçlenemeyeceğim belli. Ortada çok daha farklı bir durum ve arka planda çok daha akıl almaz bir şeyler dönüyor. Seni defalarca kez yenmem mi seni güçlendirecek Inias? İblisini gebertmem gerek belki de Inias! Tanrılar, Aludirler, Hükümdar, Komutan, Kader, bunların hiçbirini aklım almıyor! Bildiğim tek şey güçsüz olduğum ve güçlü olmak zorunda olduğum! Eğer bana yardım edeceksen yemeğinle oynar gibi bana hakaret etme ve bir şeyler yap! Yoksa, siktir olup gideceğim ve kendime başka yollar arayacağım! Sen de kurtulursun ben de!"

Inias'ın kolları, bacakları, kafası çılgınca hareket ediyor konuşma boyunca. Sanki ağzı değil bedeni konuşuyormuşçasına. Nefese nefese kalıyor adeta. Göz bebekleri küçülüp büyüyor.

"Anasını avradını bellediğim iblislerini ben katledeceksem bunu çıplak ellerimle mi yapacağım? Kho'Raktar böcek gibi ezip bedenlerini ikiye ayıracaksa, ona nasıl yardım edeceğim? Tezahürat mı yapayım? Aklının derinliklerinde durmadan vıdı vıdı konuşma mı yapayım? Kendi haline bıraktığım zaman ne yaşandığı ilk sıradan izlemiş oldum ve bir daha asla böyle bir şey olmasını istemiyorum. Bana Aludir olmayı öğret! Bana gücü öğret! Bana iblisleri öğret! Her şeyi bilmek zorundayım! Her şeyi uygulamak zorundayım!"

Inias köşeye sıkışandan saldıraya geçene dönüşüyor. Karşısındakinin ne kadar üstün olduğu veya kendisine ne olacağını düşünemeyecek kadar sinirleniyor veya bıkıyor veya umursamıyor artık.

"Varlığım herkese diz çöktürmek zorunda, saldırılarım herkesi yok etmek zorunda, savunmam herkesi hiç kılmak zorunda, sesim herkesi tir tir titretmek zorunda! Benim seçme şansım yok! Başka bir yaşama biçimim de yok! Ya üstün olacağım ya da gebereceğim!"

"BANA İSTEDİĞİMİ VER!"
Image
KÜNYE
İsim: Inias
Cinsiyet: Erkek
Yaş: 24
Boy: 1.80
Kilo: 75
Sınıflar: Toplayıcı - Dengeli - Savaşçı
Mevcut GP/AGP/İGP: 5/0/5
Mevcut Para: 11.000

PROFİL
Güç: 6
Dayanıklılık: 6
Çeviklik: 6
İrade: 5
Zeka: 5

Aludir Statları
Görü: 5
Hakimiyet: 6
Mevcudiyet: 5

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
KÜNYE
İsim: Kho'Raktar
Cinsiyet: Erkek
Boy: Dokuz Metre
Kilo: Altı Yüz
Tür: Dev
Seviye: Razguk

PROFİL
Varlık: 8
Güç: 8
Dayanıklılık: 8
Çeviklik: 2
Arun: 2
Duren: 8
İrade: 8

YETENEKLER

Büyülü Beden

TEKNİKLER

Dörde Katla 1. Düzey
Kaynayan Beden
Kaçış Yok

İBLİSİN ÜZERİNDE TAŞIDIĞI EKİPMANLAR/EŞYALAR
Locked

Return to “Aludir Üssü”